Muğla‘nın Yatağan ilçesindeki Deştin ile, Menteşe ilçesindeki Bayır köyleri yakınlarına yapılması istenen entegre çimento fabrikasına karşı verilen mücadele, yargının fabrika için verilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunu iptal etmesiyle doğa ve köylüler lehine sonuçlandı.
Muğla 2’nci İdare Mahkemesi, bilirkişi raporlarını ve bu raporlara yapılan itirazları inceleyerek “itirazların bilirkişi raporunu kusurlandıracak nitelikte olmadığını” belitti ve “bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporunun hükme esas alınabilecek yeterlilikte” olduğuna karar verdi.
Mahkeme, Muğla Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş.‘nin yapmak istediği Entegre Çimento Fabrikası ve Hammadde Ocakları projesinin çevre üzerinde yol açacağı tahribata dikkati çekerek “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine” varma gerekçelerini;
Deştin Çevre Platformu Eş Sözcüsü Haluk Özsoy, dava sonucunu Yeşil Gazete‘ye değerlendirdi.
Özsoy, “Bu kararı bekliyorduk, hatta geç bile verilmiş bir karar bu” dedi: “Çünkü bütün oklar bizim doğruluğumuzu ve haklılığımızı gösteriyordu. Bilirkişiler 9’da 9 buraya ‘olmaz’ dedi, ek rapor istediler, ek raporda da 9’da 9 geldi. Sonra mahkeme Tarım ve Orman Bakanlığına sorular sordu. Bütün o soruların cevapları da bizim lehimize geldi. Yani karşı tarafın herhangi bir tutunabileceği bir dalı yoktu burada. Dolayısıyla bu şekilde olumlu bir kararı bekliyorduk.”
Deştin’deki ekoloji mücadelesinin başarıya ulaşmasının ardındaki temel gücün halkın birlik içerisinde hareket etmesi olduğuna vurgu yapan Haluk Özsoy, “Önemli olan nokta köylüler ve etraf köyler birbiriyle çok örgütlüydü ve yerel halk kesinlikle istemiyordu bu projeyi. Mahkeme, kararı geciktirerek bizi bayağı bir uğraştırdı ama halk birlikte ve örgütlü olduğu için kazandık” ifadelerini kullandı.
Deştinlilerin mücadelesinin birlik içerisinde süreceğini kaydeden Haluk Özsoy, bundan sonraki sürece değinerek şunları söyledi:
“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yaptığı 1/100.000’lik planlarda proje alanı sanayi bölgesi olarak işaretlenmiş durumda. Dolayısıyla şimdi de onlara onlarla mücadele etmeye devam edeceğiz. O 1/100.000’lik planlar iptal olana kadar devam edecek bu mücadelemiz. Şimdi oldukça ezici biçimde kazandık. Birlikte durmaya devam ettikçe, örgütlülük bozulmadıkça da attığımız her adımı da kazanacağımızdan eminim.”
Deştin ve Bayır köyleri, Tekağaçsırtı mevkiinde kurulması planlanan Entegre Çimento Fabrikası ve Hammadde Ocakları’nın yol açacağı hava kirliliği nedeniyle insan ve hayvan sağlığına zarar verebileceği; kanser, astım ve KOAH gibi vakalarını artırabileceği; su kaynaklarını kirletebileceği, tarım arazilerine zarar verebileceği ve yörenin geçim kaynaklarını olumsuz etkileyebileceğinden ötürü projeye karşı çıkıyordu.
Menteşe Belediyesi tarafından 7 bin 751 dönümlük arazi için onay verilen projeye karşı açılan açılan ‘yürütmeyi durdurma’ davaları kapsamında hazırlanarak Muğla 3’üncü İdare Mahkemesi’ne sunulan son bilirkişi raporu, yapılması istenen çimento fabrikanın bölgede ekolojik yıkıma neden olacağını ortaya koymuştu.
Raporda aynı zamanda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen ÇED olumlu raporunun da uygun olmadığı ifade edilmiş, bölgedeki tarımsal verimin düşeceği ve ormanların zarar göreceğine dair endişeler de bilirkişi heyeti tarafından doğrulanmıştı.
Raporda fabrika projesinin jeolojik ve hidrojeolojik açıdan yeterli olmadığı vurgulanarak “Söz konusu etkinlikle yöre halkı tarafından kullanılan yeraltı sularının ve sulama amaçlı kullanılan Kazan Göleti rezarvuarının olumsuz etkilenme potansiyeli bulunmaktadır. Söz konusu etkinlikle 9’ü kil 4’ü kalker olmak üzere 13 hammadde ocağından açık ocak üretim yoluyla sahadan önemli miktarda malzeme alınarak stok ve pasa alanları oluşturulacağından yüzey ve yeraltı sularının olumsuz etkilenme potansiyeli bulunmaktadır. Bu nedenlerle söz konusu etkinliğin kamu yararına olmadığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının vermiş olduğu ÇED olumlu kararının uygun olmadığı kanaatine varılmıştır” ifadelerine yer verilmişti.
Bilirkişi keşfi sürecinde ise şirket çimento fabrikası inşaatına devam etmişti. “Geciken adalet, adalet değildir” diyen Deştinliler, Muğla 2’nci İdare Mahkemesi‘nden bir an önce bilimin ışığında karar vermesini talep ederek Muğla İdare Mahkemesi önünde adalet nöbeti başlatmıştı.
Muğla Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Muğla’nin Menteşe ilçesindeki Tekağaçsırtı mevkiinde kurulması planlanan Entegre Çimento Fabrikası ve Hammadde Ocakları projesine 2014’te verilen ÇED Olumlu Kararı’nın iptali istenmişti.
Muğla 2. İdare Mahkemesi tarafından verilen kararda dava süre aşımından dolayı reddedilmişti.
Reddin ardından ekoloji aktivistleri davayı Danıştay’a taşımıştı. Karar Danıştay’da temyiz edilmiş, yerel mahkemede verilen karar Danıştay 6. Dairesince bozulmuştu. Davanın esastan görüşülmesi için Danıştay, dosyayı yerel idare mahkemesine göndermiş, söz konusu karara itiraz yolu da kapanmıştı.
Başta Deştin olmak üzere Muğla’nın çeşitli bölgelerinden vatandaşlar, 3 Nisan’da Bayır köyünde yapılan protestoda Menteşe Belediyesi tarafından onay verilen entegre çimento fabrikası alanına malzeme taşıyan kamyonların yolunu keserek oturma eylemi gerçekleştirmişti.
Beş gün devam eden eylem, 8 Nisan Cumartesi günü 04.30’da jandarmanın müdahalesiyle 11 kişinin gözaltına alınmasıyla son bulmuştu.
Gözaltına alınan vatandaşlar aynı gün saat 21.30’da adli kontrol şartı ile serbest bırakılmıştı.
Baskında gözaltına alınanların yanı sıra eyleme destek veren toplam 110 kişi hakkında “Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Düzenleme, Yönetme, Bunların Hareketlerine Katılma” suçlamasıyla soruşturma açılmıştı.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…