COP28Editörün Seçtikleriİklim KriziManşetVideo

[COP28] ‘Türkiye’nin kayıp zarar fonuna aday olması olacak iş değil’

0

Bu haber Aposto ve Yeşil Gazete’nin COP28 işbirliği kapsamında oluşturulmuştur.

*

İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Uzmanı ve Yeşil Gazete yazarı Dr. Ümit Şahin, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai kentinde gerçekleştirilen COP28’in dokuzuncu gününde değerlendirmelerini paylaştı.

Şahin, İklim Zirvesi’nin BAE’de yapılmasına, Türkiye’nin Kayıp ve Zarar Fonu’ndan faydalanma çabasına, zirvedeki fosil lobisinin yoğunluğuna ve COP28’den öne çıkan diğer konu başlıklarına ilişkin Aposto İş Dünyası Editörü İdil Ertürk’ün sorularını yanıtladı.

Kayıp ve Zarar Fonu’na ilişkin konuşan Dr. Ümit Şahin, Türkiye’nin bu fon karşısındaki tutumunu şöyle değerlendirdi:

“Kayıp zarar fonu en az gelişmiş ve en kırılgan ülkelerin, bir anlamda iklim krizine sebep olmayan, tarihsel olarak hiçbir sorumluluğu olmayan ülkelerin en fazla bu felaketlerden zarar görmesinden yola çıkmış bir fondur. Çıkış yeri Bangladeş, Bu fikri ortaya atan kişi bu sene vefat etti; Bangladeşli bir önemli iklim müzakerecisiydi. Bangladeş’ten Afrika ülkelerinden, okyanusta birkaç sene sonra batacak olan ada ülkelerinden çıkan bir fikir bu. Dolayısıyla buradaki asıl olay zengin Batı ülkelerinin -ki Türkiye yok onun içerisinde- bu ülkelere kasırga, sel, orman yangını vb gibi felaketlere uğradıklarında ya da uğramadan önce ya da uğradıktan sonra vermelere gereken finansal desteğin toparlandığı bir fon, kayıp ve zarar fonu. Mesela Antigua Barbuda, Karayipler’deki bir adadır. Bundan birkaç sene öne Maria kasırgası oldu, adalardan bir tanesi yok oldu. Barbuda adası ortadan kalktı resmen tek bir yapı kalmadı adanın üstünde. Bunun onarılması için Antigua Barbuda, borç almak zorunda kaldı. Bütün bu olay buradan çıkıyor. Bu ülkelerin borç almamak ya da işte birilerinin yardımına muhtaç kalmamaları için bir kayıp ve zarar fonu oluşturması…

Şimdi Türkiye’nin burada yeri yok. Türkiye her şeyden önce büyük bir ülke. Üst orta bir ülke kalkınma sıralamasına baktığınız zaman. Gelişme sıralamasına baktığınız zaman tarihsel sorumluluğu en yüksek ülkelerden biri değil ama orta düzeyde tarihsel sorumluluğu var. Öyle hiç tarihsel sorumluluğu olmayan bir ülke falan değil. Bunu bizim yetkililer sık sık söylüyor ama kimse bunu ciddiye almıyor tabii. Doğru eğil çünkü. Bir az gelişmiş ülke değil, ada ülkesi ya da kırılgan ülke değil Bangladeş gibi. Türkiye’nin bu fondan para almak istediğini söylemesi bile ayıptır.

Tam tersine Türkiye’nin buraya fon aktarması gerekir. Bir gün bunu yapacak da. Çünkü bu bir ahlaki zorunluluk, etik bir şey. En ufak ülkeler bile küçük de olsa para verdi. Almanya gibi 100 milyon dolar versin demiyorum ama 1 milyon dolarlık bir katkıda bulunabilir Türkiye.

Türkiye oradan para istemesi olacak şey değil. Eğer bir gün bu fon gerçekten iklim felaketinden zarar gören bütün ülkelere destek verecek hale gelirse o zaman bakılır. Ama şu an toplanan para 700 milyon dolar, ihtiyaç yıllık 500 milyar dolar. Bunun daha binde biri toplanmış, Türkiye’nin buna aday olması olacak iş değil. “

More in COP28

You may also like

Comments

Comments are closed.