Hafta SonuKültür-SanatManşet

Buena Vista Social Club “Adios Turnesi” İle İstanbul ve Ankara’da – Ercüment Gürçay

0

Daha önce birçok kez Türkiyeli sevenleriyle buluşan Buena Vista Social Club turne kapsamında 27 Mart’ ta İstanbul Volkswagen Arena’da ve 29 Mart’ta Ankara MEB Şura Salonu‘nda son kez sahne alacak.

Sosyalist ülkelerin birbiri ardı sıra çöktüğü ve tüm gözlerin tek sosyalist ülke Küba’ya çevrildiği 1990’larda parlayan Buena Vista Social Club’ ın, Küba hükümetinin ABD’nin Obama yönetimiyle çeşitli anlaşmalara vardığı bugünlerde veda turnesine çıkması, pek çoklarınca “anlamlı” olarak yorumlansa da gerçek olan Küba müziğinde bir tarihin kapanacak olmasıdır.

53

Adını, Havana’ da 1940’larda müzisyenler arasında popüler bir yer edinen ve yaklaşık 50 yıl boyunca Havanalı müzikseverlerin ilgi odağı olan ve 1980’ lerin sonunda kapanan bir müzik ve dans kulübü olan ”Buena Vista Social Club” den alan topluluk, 18 yıl kadar önce müzik sahnesinde belirdiğinde kısa sürede milyonlarca hayran kazandı. Kulübün uzun soluklu hikâyesi, Kübalı müzisyen Juan de Marcos Gonzales ve Amerikalı gitarist Ry Cooder’a, bu derneğin popüler olduğu dönemlerde çalışmış müzisyenleriyle birlikte çalışma fikrini verdi.

1998 yılında Amsterdam’da konser vermesi için destek alan grubun, Alman yönetmen Wim Wenders tarafından performansı kayda alınmış, bunu Carnegie Hall ‘daki ikinci konser takip etmiş ve New York şehrinde sanatçılarla birlikte yapılan söyleşiler ile bir belgesel oluşturulmuştu. Wenders ‘in grup ile aynı ismi taşıyan filmi, eleştirmenlerden büyük övgü almış ve kendisine Belgesel film dalında Akademi Ödülü ile Avrupa Film Ödülleri’nde En İyi Belgesel ödülünü getirmişti.

https://youtu.be/ORjqat0WG7g

Albüm ile filmin birlikte getirdiği başarı geleneksel Küba müziğine ve Latin Amerika müziğine olan evrensel ilgiyi arttırmış, Kübalı birçok müzisyenin solo albümler çıkarmasını, hatta ünlü dünya sanatçıları ile yapılan düet denemelerine önayak olmuştu. Bununla birlikte “Buena Vista Social Club” ismi artık Küba’nın “müzikteki altın çağı” olarak nitelendirilen 40’lı ve 50’li yıllarında yapılan geleneksel müzikleri betimlemek için kullanılmaya başlanmıştı.

Wenders’ in belgeselinde yer alan ve asıl adı Maximo Francisco Repilado Munoz olan, gurubun ve Küba müziğinin elçisi olarak kabul gören besteci, gitarist, şarkıcı Compay Segundo, 14 Temmuz 2000’ de 95 yaşında hayata veda etti. Yine belgeselden tanıdığımız Küba’ nın Frank Sinatra’ sı olarak kabul nitelenen şarkıcı İbrahim Ferrer (1927-2005), Küba müziğinin usta piyanisti Ruben Gonzales (1919-2003), şarkıcı Pio Leyva (1917-2006), şarkıcı Manuel Licea Lamouth(Puntillita) (1921-2000), basçı Candelario Orlando López Vergara (1933-2009), gitarist Manuel Galbán (1931-2011), vurmalı çalgılar ustası Miguel “Angá” Díaz (1961-2006) da geçen zaman içerisinde hayata veda ettiler.

1990’ lı yıllarda Küba müziğinde öne çıkan ve kendi adını taşıyan albümüyle Grammy ödülü kazanan ve 1997’den bu yana birbirinin yerini alan müzisyenlerle turneler gerçekleştiren topluluğun ‘Elveda Turnesi’ 2014 yazında biletleri tükenen gösterileri ile başladı. Buena Vista Social Club, 2014-2016 boyunca Yeni Zelanda’yı, Avusturalya’yı, Avrupa’yı, Kuzey ve Güney Amerika’yı kapsayan 60’tan fazla sahne performansıyla devam eden ve turne yolculuğunun başladığı yerde, bir memlekete geri dönüş galasıyla sona erecek turnelerinde son kez birlikte sahne alıyor ve sevenlerine veda ediyorlar.

52

Daha önce birçok kez Türkiyeli sevenleriyle buluşan Buena Vista Social Club turne kapsamında 27 Mart’ ta İstanbul Volkswagen Arena’da ve 29 Mart’ta Ankara MEB Şura Salonu’nda son kez Türkiyeli sevenleriyle buluşacaklar. Elveda Turnesi, bir anlamıyla 40’tan fazla müzisyeni bir araya getiren 18 yıl içerisinde gerçekleşen 1000’in üzerindeki gösterinin bir derlemesi.

Türkiye konserleri mart ayının 23’ünde Buena Vista Social Club “Lostand Found” albümünün çıkış tarihiyle aynı zamanda gerçekleşiyor. Bu, kimisi Havana’daki ilk efsanevi dönemde, kimisi ise daha sonra, müziğin olağanüstü bir şekilde dışa vurduğu zamanlarda, geçmişte hazırlanan ve bugüne kadar yayımlanmamış şarkılar koleksiyonunu içeren bir albüm.

Tromboncu ve grup lideri Jesus Aguaje Ramos yönetiminde Elveda Turu Orkestrası, eşsiz Diva Omara Portuondo, trompetist Guajiro Mirabal ve ud virtüözü Barbarito Torres dâhil yıllar önce albümün ve filmin yapımında yer alan birçok müzisyenden oluşuyor.

51

Tres gitarında emektar Papi Oviedo, Havanalı genç piyano virtüözü Rolando Luna ve kontrbasçı Pedro Pablo, vurmalı çalgılar ustası Andres Coayo, Filiberto Sánchez ve Alberto “La Noche” ve soprano Luis Allemany tarafından yönetilen trompet üçlemesinden oluşan müthiş bir ritmik bölüm ve son olarak grubun Carlos Calunga’sının ünlü seslendiricisi ve sanatçı Idania Valdéz de dâhil bu macera boyunca yanlarında olan birçok kişi bu turda onlarla beraber olacak.

Son ve guajira’sından danzon’una, le balero’suna, le cha cha cha’sına, la rumba’sına, Buena Vista Social Club Orkestrası “Elveda Turnesi” yeni bir günde tanınmış şarkı ve eserlerin dinlenebileceği bir sahne performansıyla geleneksel Küba müziğinin klasik tarzını ve ritmini temsil edecek. Gösteriler, grubun tarihine katkıda bulunan ve aramızdan ayrılan müzisyenlere saygı göstererek Buena Vista deneyiminin geçmişini ve bugününü yansıtacak.

Buena Vista Social Club’ un 1998’ de Amsterdam’ da ve New York Carnegie Hall’ de verdikleri konserden derlediğim bir videoyu da paylaşmak istiyorum. Grup bu videoda Compay Segundo’ nun bestesi olan bir aşk şarkısını, “Chan Chan” ı seslendiriyorlar. Compay Segundo 1907’de doğduğu ve 10 yaşında müziğe başladığı Santiago de Cuba’ da, yaşadığı kasaba olan Alto Cedro’ dan, Marcane’ ye; oradan kuzeye Cueto’ ya, Mayari’ ye, sevgilisi Juanica’ nın peşi sıra, neredeyse yürüyerek yaptığı yolculuk sırasında bu şarkıyı yazmış. Compay Segundo 14 Temmuz 2000’ de 95 yaşında hayata veda etti.

Buena Vista’ ya güle güle derken, bir geleneksel Küba şarkısında geçen ”güzel olan şeyler hiç bir zaman yaşlanmıyor, onlar sonsuza kadar bizimle kalıyorlar” sözlerinin, savaş bulutlarının gökyüzünü sardığı, iklim değişikliği kaynaklı ekolojik yıkımın kapımıza dayandığı günümüz dünyasında sarılabileceğimiz ve uğruna mücadele edeceğimiz bir duyguyu, “güzel şeylerin sürekliliğine” olan umudumuzu ifade etmesiyle anlamlı olduğunu düşünüyorum.

Müziğin ve barışın yaşadığımız gezegene, doğaya ve tüm canlılara iyilik getirmesini umuyorum. Sürdürülebilir bir gezegen ve sürdürülebilir bir yaşam için şarkılar söyleyerek, çoğalarak mücadeleye devam…

81-Ercüment-Gürçay

 

 

Ercüment Gürçay

 

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.