Bu yıl da hayvanlara kış uykusu yok

Küresel ısınma nedeniyle düşmeyen sıcaklıklar yüzünden bu yıl da çoğu hayvan kış uykusuna yatamadı. Prof. Kılıç, hayvanların normal ritmlerindeki değişikliğin üreme bozuklukları, hastalık ve güçsüzlükler yaratabileceğini söyledi.

Doğal süreç aksıyor

 

Kış dinlenmesi olarak da tabir edilen kış uykusu sorununun sonraki yıllarda hayvanların üreme sayılarında ciddi düşüşlere neden olacağını vurgulayan Kılıç şöyle konuştu: “Önceki yıllarda aralık ayında bile kurbağaların dolaştığını gördük dolaşıyordu. Bu kurbağalar için büyük tehlikedir. Çünkü onların kış uykusuna geçmeleri lazım. Örneğin kuşlar burayı ya terk ettiler ya da kışı burada geçiriyorlarsa kış uykusu yok. Kokarcagiller ve kaya sansarı kış uykusuna yatabilirler. Bölgemizde yok ama kırsalda ayılar var. Sıcak devam ettiği zaman bunlar kış uykusuna yatamıyorlar. Doğal ve biyolojik süreçleri aksıyor.”

Geçen yıl da iklim krizine bağlı mevsim normali üzerindeki sıcaklıklar yüzünden Rusya’da ayılar ve kirpiler kış uykusuna yatamazken, kuşlar göç edememişti, çiçekler de erkenden açmıştı. 

Sebebi iklim değişikliği 

Bütün bunların nedeninin küresel ısınma olduğunun altını çizen Prof. Dr. Kılıç, “Eğer fosil yakıtlardan vazgeçersek, güneş ve rüzgâr enerjisine dönersek küresel ısınmanın olumsuz etkilerini azaltırız. Bir de ağaçlandırmaya önem vermemiz lazım” dedi. 

Türkiye’nin küresel ısınma karşısında yüz yüze kaldığı riskleri değerlendiren  İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Mühendisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros da geçtiğimiz sonbaharda son 50 yılın en sıcak sonbaharını yaşadığımıza dikkat çekerek, “Bunlar daha önce görmediğimiz olaylar. Bütün bunlar küresel iklim değişikliğinden ülkemizin de olumsuz etkilediğinin birer göstergesidir.” dedi. Prof. Toros, önümüzdeki aylarda da sıcaklıkların normalin üzerinde olacağını vurgulayarak “Geçmişte meteorolojiye sadece ‘Yarın şemsiye alacak mıyım?’ diye bakıyorduk. Önümüzdeki yıllarda büyük ihtimalle yapılaşmamızı meteorolojik şartlara göre yapıyor olacağız. Ülkemizin tarım ülkesi olması, su kaynaklarının azalıyor olması, geleceğe yönelik planlama anlamında çalışmamızı hızlandırmamız gerektiğini gösteriyor” diye konuştu. 

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR