Eğitimİfade ÖzgürlüğüManşet

Boğaziçi direnişi sürüyor: Despotik uygulamalara karşı mücadeleden vazgeçmiyoruz

0
Fotoğraf: Zeynep Kadirbeyoğlu

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, bugün de atanmış rektör ve üniversite yönetimine karşı 670’inci kez bir araya geldi. Direnişlerini sürdüren akademisyenler 453’üncü kez rektörlük binasına sırt çevirdi.

Akademisyenler nöbet boyunca ellerinde “Kabul Etmiyoruz”, “Vazgeçmiyoruz” ve “Özerk, Özgür, Demokratik Üniversite” yazan dövizler taşıdılar.

Türkiye Yazarlar Sendikası üyeleri de bugünkü Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinin nöbetine katılarak açıklamada bulundu.

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri nöbetlerinin ardından haftanın her son iş gününde olduğu gibi haftalık açıklamalarını okudular:

“Kayyım yönetiminin hocalarımıza, öğrencilerimize, idari personelimize ve mezunlarımıza yönelik, keyfîliğe ve mesnetsiz ithamlara dayanan despotik uygulamalarına karşı hukuk nezdinde verdiğimiz mücadelemizi ilk günden beri kararlılıkla sürdürüyoruz.

‘Mahkeme kayyım yönetimin bir uygulamasının daha hukuksuz olduğuna hükmetti’

Bu hafta mahkeme, kayyım yönetimin uygulamalarının bir diğerinin daha hukuksuz olduğuna hükmetti. 10 Haziran günü Boğaziçi Üniversitesi Bilgi Teknolojileri Kurulu üyesi dört hocamız, Bilgi İşlem Merkezi adına yapılan yeni hizmet alımındaki ciddi güvenlik zafiyetleri ve usulsüzlüklerini uzmanlıkları, görev ve sorumlulukları gereğince tespit ettikleri sırada, kayyım yönetimi tarafından görevlerinden alınmıştı.

Bilgi Teknolojileri Kurulu lağvedilmiş, hocalarımız hakkında ceza ve disiplin davaları açılmıştı. Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü Teknik Müdür Yardımcısı ve aynı zamanda üniversitemizde doktora çalışmalarını sürdüren Levent Altay da kurul üyeleriyle konu hakkında bilgi ve belge paylaşması, kayyım yönetiminin mesnetsiz iddialarının aksine bu paylaşımı baskı ve tehditle değil, görevi gereğince yaptığını belirten bir açıklamada bulunması sonrası işinden uzaklaştırılmış, doktora çalışmalarından üç ay süreyle el çektirilmişti.

Mahkeme itiraz üzerine ilk kararını verdi ve Levent Altay’ın işten çıkartılmasının usulsüz olduğunu açıkladı. Bu kararın, haklılığından kuşku duymadığımız tüm diğer hukuki itirazlarımız ve dava süreçlerimiz için de bir emsal teşkil etmesini umuyor, hukukun üstünlüğü ilkesine duyduğumuz inanç ve bağlılığın altını çiziyoruz.

Kadro ilanı

Üniversitemizin üst yönetim kademelerini hukuksuz şekilde, kurum dışından devşirdiği kadrolarla işgal eden kayyım yönetiminin, son dönemde akademik kadrolaşma çabalarına da hız verdiğini gözlemliyoruz. Bu hafta Naci İnci yönetimi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi ve Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümleri için beş kişilik kadro ilanına çıktığını Resmî Gazete’de duyurdu.

Bölümlerin onayı alınmaksızın verilen ve YÖK yönetmeliğine açıkça aykırı bir şekilde, önceden belirlenen adayların tanımlandığı şüphesini uyandıran, diğer bir deyişle ‘adrese teslim‘ bu ilanlar, gayrimeşru yönetimin kaygılı telaşının bir tezahürü olduğu kadar, üniversitemizin liyakati temel alan bilimsel geleneğinin de hoyratça yok edilmek istendiğinin bir kanıtı.

Boğaziçi Üniversitesi’nin meşru bileşenleri adına aynı bilimsel geleneğin, 1980 Askeri Darbesi‘nin iradesine dahi boyun eğmediğini ve sonrasında dayatılmak istenen tüm anti-demokratik uygulamalara karşı başarıyla direndiğini hatırlatır, kayyım yönetiminin kadrolaşma çabalarıyla da hukuk nezdinde, kararlılıkla mücadele edeceğimizi kamuoyuna duyururuz.

Fotoğraf: Zeynep Kadirbeyoğlu

 

‘Üniversitedeki gayrimeşru uygulamalar bir an önce sona ermeli’

Üniversitemizdeki tüm fakülte dekanları, enstitü müdürleri ve yüksek okul müdürü seçimle göreve gelmeli ve seçilmiş kurullarla denetlenebilmelidir. Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz ve haksızca işlerine son verilen dekanlarımız ve enstitü müdürümüz bir an önce görevlerine iade edilmelidir.

Atama ve yükseltme kriterleri hiçe sayılarak, bölüm, fakülte ve enstitülerin onayı alınmadan, tepeden inme kararlarla yapılan tüm atamalar gayrimeşrudur, geri alınmalıdır.

İşlevsizleştirilen Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi ve Cinsel Tacizi Önleme Koordinatörlüğü işinin ehli çalışanlarıyla birlikte bir an önce tekrar faal hâle getirilmelidir.

Fotoğraf: Zeynep Kadirbeyoğlu

Gayrimeşru yönetim tarafından gerekçesiz şekilde el konulan İstanbul Matematiksel Bilimler Merkezi binası eski işlevine kavuşturulmalı, yeniden araştırmacıların kullanımına sunulmalıdır.

Naci İnci ve yönetimi ile bugüne kadar hukuksuzca kadrolaşmış tüm isimlerin istifasını talep ediyoruz. Fakülte ve bölüm kararları yok sayılarak işine son verilen ve dersleri iptal edilen meslektaşlarımızın haksızca uzaklaştırıldıkları işlerine iade edilmelerini, ayrıca öğrencilerimiz, akademik ve idari personelimiz hakkında mesnetsiz gerekçelerle açılmış tüm disiplin soruşturmalarının geri alınmasını bir kez daha talep ediyoruz. Üniversitemizi yılmadan ve kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.

Türkiye’de özgür, özerk, demokratik ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!”

More in Eğitim

You may also like

Comments

Comments are closed.