ManşetEnerjiİklim Krizi

Atmosferdeki metan, son 20 yılın en yüksek seviyesinde

0

ABD merkezli Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA), atmosferde güçlü bir ısı tutucu gaz olan metan gazı seviyelerinin, tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını açıkladı.

Karbondioksitten yaklaşık 80 kat daha güçlü olan metan atmosferde yüzyıllar boyunca kalan CO2 aksine atmosferde sadece on yıl kalıyor. Ancak hızlı artışı uluslararası iklim hedeflerinin önünde büyük bir engel oluşturuyor.

Son 20 yılın en hızlı büyüme oranı

Scientific American’dan Jeremy Deaton’ın haberine göre Duke Üniversitesi’nden iklim bilimci Drew Shindell, “İşte geldiğimiz durum bu. Yıl 2020 ve sadece seviyesi düşmemekle kalmıyor. Aslında, son 20 yılda gördüğümüz en hızlı büyüme oranlarından biriyle karşı karşıyayız” dedi.

Metan seviyelerini ölçmek için bilim insanları dünyanın dört bir yanından düzinelerce hava örnekleri topluyor ve bunları NOAA’nın Colorado’daki Küresel Gözlem Labaratuvarı’nda inceliyor. Yapılan ölçümlere göre, 2019 yılında atmosferdeki metan yoğunluğu yaklaşık 1875 milyarda bir parçacığa ulaştı. Bu da kayıtların tutulmaya başladığı 1983 yılından bu yana gözlemlenen en yüksek rakam.

Kesin rakamlar Kasım’da açıklanacak

Bununla birlikte, NOAA’nın araştırma kimyacısı Ed Dlugokencky, bu rakamların gerçekte olandan daha yüksek bir değer gösterebileceğini söyledi. Nihai rakamların daha ayrıntılı bir analizden sonra Kasım ayında açıklanacak.

Dlugokencky, “Hala son rakamın ne olacağını görmeyi bekliyoruz ve bunu bilmemiz aylar sürecek. Ancak metanın artması, iklim değişikliğine daha fazla katkıda bulunduğu anlamına geliyor” değerlendirmesinde bulundu.

Metan emisyonları öncelikle sulak alanlar gibi doğal kaynaklardan, çiftliklerden ve petrol ile doğal gaz kuyuları gibi yapay kaynaklardan geliyor. Sulak alanlarda, mikroplar metan salgılıyor ve insanların bu konuda yapabilecekleri pek bir şey yok. Çiftliklerde ise inekler ve koyunlar metanı geğiriyor. Bu ise insanların daha az hayvan yetiştirerek ele alabileceği bir problem.

Engellemenin en kolay yolu sızıntıyı azaltmak

Shindell’a göre “Yapılabilecek en basit hamle daha az sığır eti yemek ve süt içmek” ve bunu sırf kendi sağlığımız için dahi olsa yapmamız gerekiyor. Shindell metan kirliliğini önlemenin en kolay yolunun ise petrol ve doğal gaz sondaj alanlarındaki salımı sınırlandırmak olduğunu söyledi.

Çoğunlukla metan halinde olan gaz kuyulardan sızmaya eğilimli. Bu sızıntıyı engellemenin yolları ise metanı karbondioksite dönüştürmek içen sızan gazı yakmak veya sızıntıları tıkamak.

Şirketler sıfır maliyetle yüzde 45 azaltabilir

Şirketler, sızacak doğal gazı toplayacak ekipmanlar kurabilecek ve daha sonra bu gazı satarak ekipman maliyetini karşılayabilecek potansiyelde. Yapılan bir araştırma şirketlerin sıfır maliyet ile metan kirliliğini yüzde 45 azaltabileceğini ortaya koyuyor.

Buna rağmen, birçok şirket kurtarma ekipmanları için ödeme yapma konusunda isteksiz. Shindell’a göre bunun yerine firmalar sınırlı sermayelerini yeni bir sondaj sahasında harcamayı tercih ediyor.

‘Düzenleme getirilmesi şart’

Chevron, Exxon Mobil, BP ve Shell gibi büyük oyuncular, kısmen kamu imajlarını geliştirmek için metan kirliliğini azaltma adımları atıyor. Ancak, daha ince kar marjları üzerinde faaliyet gösteren daha küçük firmaların geri kazanım ekipmanlarına yatırım yapma konusunda daha az teşviki var.  Ve azalan gelirlerle karşılaşan şirketler sızıntılara daha az dikkat edebileceğinden, koronavirüs sorunu daha da kötüleştirebilir. Bu nedenle avukatlar petrol ve gaz sektörünün daha fazla düzenlenmesini talep ediyor.

Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün politika analisti Devashree Saha yaptığı açıklamaya göre, “Bu sorun, aciliyet haline geldi çünkü son yıllarda petrol ve doğal gaz üretiminde bir artışa tanık olduk. Petrol ve gaz üretiminin gözetim ve düzenlemesinin artırılması şu an için tek yol.”

İklim hedeflerinin önünde tehdit

Metan seviyelerinin artışı 1990’ların sonundan 200’lerin başlarına kadar oldukça düz bir eğimde arış gösterdi. 2006 sonrasında ise bir kısmı artan sondajlar sebebiyle hızlı bir yükselişe geçti. Bilim insanları metan seviyesinin düz bir şekilde artış göstereceğini ve sonrasında da düşeceğini varsaydıkları için şu anki değerler ülkelerin Paris Anlaşması ile sundukları iklim hedeflerine karşı bir tehdit oluşturuyor.

Kısa vadede ısınmanın sınırlandırılması için metan emisyonlarının azalması gerektiğini aksi taktirde iklim değişikliğine uyum sağlamak için insanlara çok zaman kaybettireceğini söyleyen Shindell şu yorumda bulundu:

“Kesinti yaptığınızda ilk on yıl içinde birçok olumlu etkisini görebilirsiniz. Sıcak hava dalgalarından daha az kişinin ölmesi ve daha az kuvvetli fırtınalar anlamına geliyor. Fosil yakıt kullanmaya devam ettiğimiz sürece en azından bu kadar metan salmayalım.”

 

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.