KentManşet

‘Atatürk Kültür Merkezi alanlarında Millet Bahçesi, Cumhuriyet hafızasını yok saymaktır’

0
Fotoğraf: DHA

Ankara‘nın Altındağ ilçesinde yer alan Atatürk Kültür Merkezi alanına yapılan millet bahçesine ilişkin plan değişikliğini konu alan dava kapsamında bilirkişiler, planın şehircilik ilkelerine ve imar mevzuatına uymamasının yanı sıra kamu yararı taşımadığını bildirildi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası Ankara Şubesi‘nden yapılan açıklamada, millet bahçesinin Atatürk Kültür Merkezi alanlarında Cumhuriyet’le mekânsal hesaplaşmanın ürünü olarak inşa edildiği belirtilerek, millet bahçesine daha önce açılan dava sonucunda alana ilişkin plan değişikliğinin iptal ettirildiği hatırlatıldı.

Alanda plan değişikliği yapılması üzerine yeni plana yönelik açılan dava kapsamında bilirkişiler, Ankara 13’üncü İdare Mahkemesi Başkanlığı’na raporlarını sundu.

Bilirkişilerin görüşlerinde “1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 97.maddesinin (n) bendi uyarınca Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 01.11.2022 tarihinde resen onaylanan, Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 27.10.2022 tarih ve 3019 sayılı kararı ve Ankara Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonunun 31.10.2022 tarih ve 442 sayılı kararı ile uygun görülen Ankara ili, Altındağ İlçesi, Zübeyde Hanım Mahallesi, Atatürk Kültür Merkezi 1.Bölge (Başkent Millet Bahçesi) 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının İmar mevzuatına, şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına, plan tekniklerine, plan hiyerarşisi ve kamu yararına uygun olmadığı” vurgulandı.

Bilirkişiler raporda planlama alanı içinde Cumhuriyetin ilk yıllarından birçok referans bulunduğuna ve mekânın Cumhuriyet hafızasına dikkat çekerek, alanın tarihsel kimliği ile özel statüsüne uygun bir planlama kararı alınmadığını, yapıların kimliği ve kent hafızasındaki yeri yönünden hassas bir yaklaşım sergilenmediğini, mekan ve hafıza ilişkisinin yok sayıldığını bildirdi.

Fotoğraf: DHA

‘Hukuksuzluğun ve ideolojik hesaplaşmanın boyutu gözler önüne serildi’

Bilirkişi raporunu değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Cumhuriyet ideolojisiyle mekan üzerinden hesaplaşan, kentleşme politikalarına aykırı plan değişiklikleri yargı tarafından bir bir iptal ediliyor” dedi.

AKM alanlarına yönelik hukuka aykırı inşa edilen planlarına karşı dava açtıklarını bildiren Candan, davada uzmanların Cumhuriyet hafızasına sahip çıkılması gerektiğine işaret ettiğini ve plan değişikliğinin hukuksuzluğunu ve ideolojik hesaplaşmanın boyutunu gözler önüne serdiğini belirtti.

AKM alanına daha fazla zarar verilmeden plan değişikliklerinin iptal edilmesi çağrısı yapan Candan, “Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak, Cumhuriyet hafızasına ve devrimlerine sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

Fotoğraf: DHA

‘Planlama kararı alanın tarihsel kimliğine uygun değil’

Raporda şu ifadelere verildi:

“AKM Alanı bütün bölgelerinin, bugüne değin, kanunda öngörüldüğü biçimde planlanarak gereksinim duyulan yapılarla donatılmaması, büyük bir eksiklik olarak görülmektedir. Diğer devlet kurumları ve yerel yönetimlerin talepleri doğrultusunda bölgelerin parçacı bir biçimde tahsisi ise, Milli Komite kararlarına ters düşmekte, alanın ‘Kültür Aksı’ niteliğini zayıflatmakta, yok etmektedir. Alandaki korunacak yapılar ve çevresi yönünden de bu alanın ve yapıların kimliği ve kent hafızasındaki yeri yönünden hassas bir yaklaşım sergilenmemiş ve alanın tarihsel kimliği ile özel statüsüne uygun bir planlama kararı alınmamıştır.

Bu durumda alınan planlama kararında bu yönüyle şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygunluk bulunmamıştır. Söz konusu Mahkeme kararı gerekçesinde belirtildiği gibi, 1/25.000 ölçekli Başkent Ankara Nazım İmar Planında ‘Atatürk Kültür Merkezi (AKM)’ Başkente Özgü, Özel Alanlar olarak değerlendirmiştir. Bu alanlar için, nitelik ve potansiyellerine özgü, özel planlama ve projelendirme çalışması yapılması ve özgün müdahale biçimleri geliştirilerek, Başkentlik kimliği ve vurgusu üzerine hassasiyet gösterilmesinin sağlanması gerektiği ifade edilmiştir.

Başkent özgü ve özel alan olması tasarımın temel vizyonu olması gerekirken, dava konusu planda da bu vizyon izlenmemektedir. Aynı zamanda AKM binası ‘Anadolu’dur. Yılın belli zamanlarında ve sıklıkla Anadolu’nun her tarafından kültür geçişleri düzenlenmektedir. Anadolu’nun zengin yemek kültürü, el sanatları Başkente taşınmaktadır. Tasarlanan alanın ve her bir alanın kendine özgü özellikleri vardır. Bu özellikler tarih, kültür ve peyzajdır. Daha geniş anlatımla somut ve somut olmayan miraslardır. Tasarım ve planlama da bu iki mirasın mekandaki organizasyonudur.

Dava konusu planlarda yere özgü tasarım kriterlerinin olmaması bir diğer sorunu göstermektedir. Mekan ve hafıza ilişkisini yok saymak, planlama disiplininde yer almamaktadır.”

Fotoğraf: DHA

‘Plan değişikliğinde kamu yararı bulunmuyor’

Bilirkişi raporunda şu açıklamalar öne çıktı:

“Herhangi bir emsal ve yükseklik değeri belirlenmemesi yönüyle planlama kararında hukuka uygunluk bulunmamıştır. Dava konusu AKM Alanı ve AKM 1.Bölge; bu üst kademe planda “AKM Alanı” olarak gösterilmiştir, başka alanlarda olduğu gibi genel bir yeşil alan olarak gösterilmemiştir. Dolayısıyla alt kademe planlarda bir yeşil alan-park alanı olarak değil öncelikle AKM gereklerine göre planlanması ve uygulanması gereklidir.

Bu açıdan bakıldığında AKM 1.Bölgenin yeşil alan-park alanı karakterli Millet Bahçesi olarak planlanmasının, üst kademe 1/25000 ölçekli Başkent Ankara Nazım İmar Planına ve planların kademeli birlikteliği ilkesine aykırılık oluşturduğu değerlendirilmektedir. Alanın yakınında gençlik Parkı, spor alanı, Japon bahçesi de gerçekleşmiş olmakla bölgede yeni bir yeşil alana-park alanına planlama yönünden bir ihtiyaç bulunmadığı, bu anlamda dava konusu planla AKM tanımının 1. Bölgede kalkacağı söylenebilir.

Kaldı ki, 1932 den itibaren oluşan planlama sürecinde düzenlenen planlar yerleşme planları ve kentsel tasarım projelerinde AKM’nin amacına yönelik yapılanmalar dışında hep yeşil alan-park olarak düzenlendiği, gelecek süreçte de yeşil alan-park alanı olarak düzenleneceği açıktır. Bu nedenlerle söz konusu AKM 1.Bölgeye ait dava konusu imar planlarının yapımında kamu yararına bir zorunluluk bulunmadığı, esasen AKM alanının belirlenmesiyle bölgede önceden yararının tesis edildiği değerlendirilmektedir.

Dava konusu AKM Alanı ve AKM 1.Bölge; bu üst kademe planda “AKM Alanı” olarak gösterilmiştir, başka alanlarda olduğu gibi genel bir yeşil alan olarak gösterilmemiştir. Dolayısıyla alt kademe planlarda bir yeşil alan-park alanı olarak değil öncelikle AKM gereklerine göre planlanması ve uygulanması gereklidir. Bu açıdan bakıldığında AKM 1.Bölgenin yeşil alan-park alanı karakterli Millet Bahçesi olarak planlanmasının, üst kademe 1/25000 ölçekli Başkent Ankara Nazım İmar Planına ve planların kademeli birlikteliği ilkesine aykırılık oluşturduğu değerlendirilmektedir’ ifadeleri alanın önemine işaret etmiştir.”

More in Kent

You may also like

Comments

Comments are closed.