[Yeşil Gazete Karadeniz’de] Bartın’da halka ucuz meyve sağlayan fidanlık ‘millet bahçesi’ için yerle bir edildi

Bartın'da Atatürk'ün kurduğu Devlet Üretme Çiftlikleri'nden biri olan ve bölge halkının ücretsiz fidanlar alıp diktiği, ucuz meyve satın alabildiği, tarımsal eğitimler verilen tarihi fidanlık yerle bir edildi. Sadece bir tek meyve ağacının geride bırakıldığı 'korum altındaki' fidanlığa kıraathane, Kızılay binası, mescit, büfeler, spor salonu, oyun alanı, kuru havuz gibi pek çok yapı inşa edilerek millet bahçesine çevriliyor.

Bartın’ın şehir merkezinde, yıllardır Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yetiştirilen meyve ağacı fidanlarının bedelsiz dağıtıldığı ve yetişmiş ağaçların ürünlerinin halka uygun fiyatla satıldığı “Fidanlık”, millet bahçesine çevriliyor.

İçine çok sayıda yapının inşa edildiği alanda, tüm ağaçlar söküldü, geriye yalnızca bir meyve ağacı kaldı.

Bartın Valiliği’nin girişimiyle, yıllardır kamu yararına hizmet eden “fidanlığın” yok edilerek  millet bahçesine dönüştürülmesi, Bartınlıların büyük tepkisine neden oldu. Alan sadece halkın uygun fiyatlı meyve ve sebzeye ulaşmasını sağlamakla kalmıyordu, ayrıca şehir merkezinin önemli yeşil alanlarından biriydi.

92 bin metrekarelik alanda, bisiklet yolları ve sosyal donatıların yer alacağını anlatan Valilik projenin 9 Ocak 2024 tarihinde bitirileceğini duyurmuştu. Ancak bu tarihe kadar projenin sadece yüzde 30’u tamamlanabildi. Bu nedenle projenin süresi altı ay daha uzatıldı.

AKP tarafından yapımı yüzde 75’in altında kalan millet bahçelerinin inşaatının durdurulduğu belirtilse de, Bartın’daki fidanlığa inşa edilen millet bahçesi tasarruf tedbirlerine takılmadı. Ancak uzatma süresi de çoktan geçmiş durumda.

Mutlak koruma alanı içinde

Fidanlık’ın da içinde bulunduğu bölge, Bartın Irmağı kenarında yer aldığı için “mutlak koruma alanı” içinde kalıyor. Bu da, bölgenin doğal yapısının korunması ve yapılaşmaya kapalı tutulması gerektiği anlamına geliyor. Bu statüye rağmen, sökülen çok sayıda meyve ağacının yerine cami, büfeler, çeşitli idari alanlar inşa ediliyor.

Ziraat Mühendisi Ayşe Sevtap Uzun, söz konusu fidanlığın birinci sınıf tarım toprağı olduğunu, aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Devlet Üretme Çiftlikleri’nden biri olması nedeniyle “tarihi ve kültürel bir alan” olduğunu söylüyor.  Bu önemli alanın ranta kurban gittiğini belirten Uzun, alanın imara açılabilmesi için “tarım toprağı” statüsünden çıkarıldığını; Toprak Koruma Kurulu’nda buna sadece kendisinin ve bir kurul üyesinin itiraz ettiğini anlatıyor:

“Bölgenin, Millet Bahçesi bahanesiyle imara açılabilmesi için “tarım toprağı” statüsünden çıkarılması ve farklı bir şeye dönüştürülmesi gerekiyordu. Valiliğin de müdahale ettiği ve bürokratik kadrolaşma yaptığı Toprak Korumu Kurulu’nda buna sadece Ziraat Mühendisleri Odası’nı temsilen ve koruma kur, ulu üyesi olarak ben ve TEMA Vakfı temsilcisi itiraz ettik ve karara şerh koyduk.

Ancak Valiliğin talebine, Ticaret ve Sanayi Odası, Bartın Belediyesi ve üniversite temsilcilerinin hepsi ‘olur’ verdi ve azınlıkta kaldık.”

İnsanların tarım toprağının öneminin farkında olduğunu ancak çıkar ilişkilerinin aşılamadığını belirten Uzun, kentteki sivil toplum örgütü ve devlet kurumu temsilcilerinin yerel iktidarla ve devletle karşı karşıya gelmemek; TSO’nun ifade ediyor.

Uzun, kentte daha önceleri sivil örgütlerinin sayısının ve etkinliğinin çok daha fazla olduğunu ancak AKP döneminde tüm bunların değiştiğini; tüm kurumlara iktidar yanlılarının hakim olduğunu, sadece ZMO, TEMA gibi birkaç bağımsız sivil örgütün kaldığını belirtiyor.

Kıraathane, Kızılay binası, mescit, büfeler, spor salonu, oyun alanı, kuru havuz inşa edilecek

TOKİ tarafından yapılan ‘Millet Bahçesi ve Millet Bahçesine Ait Sosyal Donatılar İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi’ ihalesini 97 milyon 507 bin TL’ye Balans Yapı Şirketi kazanmıştı.

İnşaat faaliyetleri, 6 Aralık 2022’de başladı. Proje kapsamında yürüyüş yolu, bisiklet yolu, oyun alanları, kuru havuz, piknik alanı, spor salonu, millet kıraathanesi, Kızılay binası, mescit ve büfeler gibi çok sayıda yapı inşa edilecek.

2017 yılında kurulan Balans Yapı Şirketi’nin mevcut 12 projesinden ikisi millet bahçeleri. Firma bir başka tartışmalı proje olan Ankara Cebeci Millet Bahçesi’nin “üst yapı ve çevre inşaatı” projesini de üstlendi.

Bu proje için seçilen alan olan Cebeci Stadyumu önce imara açılarak konut ve ticaret alanına çevrilmek istenmiş; ancak yargı kararıyla engellenince yerine bu kez millet bahçesi projesi ortaya atılmıştı. TMMOB Ankara Şubesi’nin aldığı yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen ihaleye çıkıldı ve ihaleyi tek başvurucu olan ABAD  Proje Yapı adlı şirket,139 milyon lirayla kazandı. Şu sıralarda stadyumdaki inşaat çalışmaları devam ediyor.

TMMOB yargı sürecinde yaptığı açıklamada Stadyumun önemini şöyle anlatmıştı:

“Cebeci (İnönü) Stadyumu, Cumhuriyetin ilk yıllarında Cebeci semtinin açık yeşil alan ve spor alanı olarak kullanılan Hamitin tarlası/Cebeci Çayırı’na 1963 yılında inşa edilmiştir.1967de faaliyetine başlayan Cebeci Stadyumu, yıkımına kadar olan 50 yılı aşkın geçmişiyle Ankaralıların hafızasında önemli bir kamusal ve kültürel alan olarak yer etmiştir. Ancak Saraçoğlu’nda ve AKM Millet Bahçesi gibi örneklerde gördüğümüz gibi, kentin merkezindeki böylesi önemli bir kamusal değerin işlevine uygun olarak korunması, sermaye için kârlı bir seçenek olmamış ve Cebeci Stadyumu’nun yıkımına Temmuz 2021`de başlanmıştır.”

Tarımı geliştirmek, halka ücretsiz fidan dağıtmaktan inşaata

Bartın’daki fidanlığın tarihi ve sosyal işlevi ise, çok daha kritik.

Ayşe Sevtap Uzun’un verdiği bilgilere göre, fidanlığın 1940’lı yılların başından bu yana geçirdiği aşamalar şöyle:

Tüm alanı 71 bin metrekare olan söz konusu fidanlık Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sonrası savaştan çıkan yoksul ülkeyi ayağa kaldırmak ve gıda güvencesi sağlamak için tek çıkış gördüğü tarımı, toprağı en verimli hale getirmek, üretimi artırmak amacıyla kurulmaya başlanan Devlet Üretme Çiftlikleri’nden biri.

Fidanlık’ın meyve ağaçları yok edilmeden önceki hali.

1946 yılında Gürgenpınarı‘nda halka fidan dağıtmak, fidancılığı ve tarımı geliştirmek için bir fidanlık kuruldu. Bölgenin ekolojik yapısına uygun binlerce ürün yetiştirildi. Yeterince fidan için yer kalmayınca 1954 yılında şu anda millet bahçesine dönüştürülen fidanlık devlet tarafından tahsis edildi.

Gerekçe ise daha geniş bir alanda ve ırmak kenarında bulunduğu için verimli bir tarım alanı olması, kente daha yakın, ulaşılabilir bir üretim yapılması idi. Burada fidan ve tohumların yanı sıra damızlık hayvan da üretiliyordu. ‘Fidanlık’ta aynı zamanda bölge halkına eğitimler veriliyor, ücretsiz dağıtılan fidanlara nasıl bakacakları anlatılıyordu.

1983 yılında, ANAP iktidarı döneminde söz konusu fidanlıklar birer birer özelleştirmeye açıldı ve fidan üretimi, eğitimler işlevsizleştirilmeye başlandı. O zaman da halk ve sivil toplum karşı çıktı ve davalar açıldı ancak bir sonuç alınamadı.

2010 yılına gelindiğinde, AKP iktidarı kalan fidanlıkların neredeyse hepsini özelleştirdi. 1954’te “kamu yararı için” şerhi konularak kamulaştırılan Bartın’daki alan da inşaat ve rant projelerine kaynak aktarmak üzere diğer kamusal alanların kaderini paylaştı.

Bu arada fidanlığın bir kısmına da öğrenci yurdu inşa edildi.

2017 yılında alan Belediye İmar Planlarında rekreasyon alanı olarak gösterildi ve Belediye Meclisi de bu imar planına onay verdi. O dönem Belediye Meclisi’nde bulunan beş CHP’li üye de itiraz etmedi ve bakanlığı işaret etti.

Kent paydaşları sürece dahil edilmedi’

 Bartın Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden Mustafa Artar ise proje sürecine yerel peyzaj mimarlarının,  akademisyenlerin ve kent paydaşlarının dahil edilmediğinden şikayet ediyor.

Fidanlık alanının Bartın’ın hafızasında ve kültürel dokusunda önemli yer tuttuğunu ve hem doğal güzellikleriyle hem de toplumsal etkinliklerle kentin önemli bir parçası haline geldiğini ifade eden Artar, millet bahçelerinin birer kent parkı olarak önemli kazanımlar olduğu kanısında.

Ancak projelerin uygulanma şeklinin eleştirilmesi gerektiğini, özellikle, projelerin uygulanırken geçmişin izlerin tamamen silinmesinin kent hafızasının ve tarihsel dokusunun zarar görmesine neden olabileceğini söylüyor:

“Fidanlık alanı kentin en önemli hafıza mekanlarından bir tanesi. Dolayısıyla buraya çizilecek bir proje, bu kentin tüm aktörlerini ilgilendiriyor. Meslektaşlarımız peyzaj mimarları tarafından Türkiye’nin çeşitli yerlerinde millet bahçesi projeleri çizilmekte. Keşke 30 yıldır burada eğitim veren Bartın Üniversitesi peyzaj mimarlığı bölümü ya da kentimizde faaliyet gösteren özel peyzaj mimarlığı bürolarının da süreçten haberi olsaydı.”

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR