Adalılar serbest: Yaya bölgesinde yaya olarak durduğumuz için gözaltına alındık

Büyükada'ya toplu ulaşım için getirilen minibüsleri protesto ettikleri için sabah saatlerinde sert müdahaleyle gözaltına alınan Büyükada halkı, akşama doğru serbest bırakıldı. Adalılar tepkili: Korsan taksi terörüne taleplerimize rağmen önlem almayanlar, 15 kişi için 60 polisi buraya yığdılar.

Adalıların günlerdir süren direnişine ve ‘sizin onayınız olmadan çalıştırmayacağız’ sözlerine rağmen, toplu ulaşım için İstanbul Büyükşehir Belediyesi‘ne (İBB) bağlı İETT’ Genel Müdürlüğü‘nce Büyükada‘ya getirilen minibüsleri protesto ederken gözaltına alınan Adalılar serbest bırakıldı.

Onlarca çevik kuvvet polisinin getirildiği Ada’da, sabah saatlerinde sekiz Adalı, polisin sert müdahalesiyle gözaltına alınmış; saatlerce karakolda tutulmuştu.

Minibüslü toplu ulaşıma karşı eylem yapan Adalılara gözaltı

Serbest bırakılan Adalılar, koruma altında bir sit alanı olan Adalar’da, faytonların kaldırılmasının ardından başlayan motorlu araç istilası ve trafik terörüne karşı verdikleri onlarca dilekçe, yapılan toplantılar, eylemler ve verilen sözlere rağmen, bir oldu bittiyle getirilen minibüsleri kabul etmeyeceklerini yineledi.

“Korsan taksilere karşı tedbir alınması için yaptığımız onlarca başvuruya ‘yeterli kadromuz’ yok diyenler şimdi karşımıza onlarca polisi dikebiliyor. Demek ki istenirse olabiliyormuş” diyen protestocular, yaya bölgesinde yaya olarak durdukları için sert müdahaleyle gözaltına alınmış olmalarına da tepkili.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na seslenen Ada halkı, “Kanunu biz uygulamaya çalışıyoruz, İBB bizi engelliyor” dedi.

İstanbul‘un Prens Adaları‘nda  Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun, Kaymakamlık, Askeri Kuruluşlar ve Belediye ile bunlara bağlı birimlerin sağlık, itfaiye, temizlik, emniyet hizmetleri için kısıtlı miktarda’ ve ‘zorunluluk arz etmesi halinde Orman İdaresi, İski, Ayedaş, İgdaş gibi kamu hizmeti sunan kuruluşların ilgili idareden izin almak koşuluyla’ kullanabilecekleri araçlar dışında, ilçe genelinde motorlu taşıt trafiği olamayacağına ve adaların bu önemli özelliğinin kısmi bile olsa bozulamayacağına ilişkin 1999, 2009 ve 2013 tarihli kararları hala yürürlükte.

Trafik Kanunun 3’üncü maddesine göre elektrikli araçlar da motorlu araç statüsünde.

İstanbul Adaları’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmasına katkıda bulunmak üzere oluşturulan sivil girişim “Dünya Mirası Adalar” gözaltılarla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Arkadaşlarımız sırayla serbest bırakılıyor. Ciddi darp edilmişler. İçlerinde torun sahibi olan da, avukat olan da var. Çok üzgünüz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bunu yapmasına inanamıyoruz.

Sakin ve yavaş yaşamın son örneği minnacık adalarımızda son kalan yaya yolunu 38 ilçeye benzeten tek tipleştirme politikası için arkadaşlarımız darp edilip gözaltına alındı. Bugün Adalar tarihine utanç günü olarak geçecek.”

Adalar’ın tarihi, kültürel ve doğal dokusuna zarar verecek araçlara karşı daha önce de kalabalık bir eylem yapılmış; Adalılar İBB yönetiminden araçları geri çekmesini istemişti. 20-22 Mayıs tarihlerinde Adalar Belediyesi, İBB ve İETT’ye 1386 itiraz dilekçesi teslim edilmiş; Adalar Sivil İnisiyatifi de daha önce adadaki minibüslere karşı 4500 fazla ıslak imzalı dilekçe toplamıştı. Ancak tüm bu imzalar yanıtsız kaldı.

‣ Azmanbüsler: Hizmet değil tahribat
‣ ‘Trafik terörü’ne teslim edilen Adalar’da şimdi de minibüs dönemi!
 Adalar Sivil İnisiyatifi’nden minibüs tepkisi: ‘Yürünebilir Adalar istiyoruz’

Protesto ve gözaltılara rağmen minibüslerin çalışmaya başladığı görüldü.

Adalar Sivil İnisiyatifi, bu durumun adaların doğal yaşamını ve sokak hayvanlarını da olumsuz etkilediğini, adaların yürünebilir ve yaşanabilir alanlar olması gerektiğini savunuyor. Adalarda yürüyüş ve bisiklet rotalarının güvenli ve erişilebilir olması, kültürel varlıkların korunarak ekosistemin gözetilmesi önemsenirken, tüm ilgili tarafların katılımıyla adalara özgü bir ulaşım master planı hazırlanması ve adalardaki kaosa son verilmesi talep ediliyor.

İnisiyatif, İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (İETT) Genel Müdürü İrfan Demet‘in istifasını da istiyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR