Dış Köşe

ABD / KANADA… Balık akvaryumdan firar ederse…- Mahmut Şenol

0

Bu yazı acikgazete.com sitesinden alındı

Sizin haberiniz yok diye ben buradan havadis gönderiyorum; söylemedi demeyin:

ABD’nin Kanada sınırındaki tel örgülerle denizden ayrılmış bir balık çiftliğinden 305 bin adet somon balığı, yetiştirildikleri bu yerden, tel örgüleri delip Okyanusa kaçtı.

Nasıl oldu, sebep neydi, bunları araştırıyorlar.

Bu mühim hadise, geçen hafta cereyan etti ve televizyonlarda, gazetelerde yer aldı; hep takip ettik.

Pasifik Okyanusu kıyısındaki somon balığı yetiştirilen bir deniz-çiftliğinden özgürlük, özgürlük diye kaçan balıklar çiftlikte hem hormonlanıyor, sunî ve fennî tarzda besleniyor, ayrıca DNA’larıyla oynandığı için mesela kısa sürede irileşiyor, şişmanlıyor, teraziye konunca kilo çekiyor, kapitaliste para kazandırıyor; biz aslında üflenip püflenip, şişirilmiş balık yiyoruz.

Firari balıkların sayısı tamı tamına 305 bin balık diye açıklandı.

Biz ki özgürlükten yanayız, fakat bu balıkların firarını, kaçışını uygun bulmuyoruz; aklınızı başınıza devşirin, bir an evvel yuvaya dönün diyeceğiz ama dinleyen kim!

Açık denize çıkan balıkların çok az bir kısmı, pabucu pahalı bulunca geri dönmüş…

Her nasılsa delinmiş tel çitlerden içeri gelmişler, girmişler; besle bizi balıkçı amca diye…

Tabii dışarıda hayat zor, köle daima efendisine geri döner…

Bu köle balıkların ızgarası da bir güzel olur ki, sormayın!

Köle balığın efendisi bir Amerikan şirketi…

Şirketin adı Cooke Aqua-Culture, Amerika ve Kanada’nın en büyük balık yetiştiricisi; siz sofranızda somon balığı yedik zannediyorsunuz ama yanılıyorsunuz, yediğiniz akvaryum balığı; onlar akvaryumculuk ediyormuş…

Balık piyasaları bu olaydan sonra prim yaptı, fiyatlar oynadı, stoklar kıymet kesti, yakın zamanlarda sofralara taze balık konulamayacak; demek ki derin dondurucuda birkaç paket somonum olsa, ben de kapitalist olacaktım…

Pasifik’e açılan balıklar, alık akıllı olduklarından büyük kısmı orada başka balıklara yem olacaktır; olmuştur.

Yetkililer, yetki denilen şeyi kuşandıklarından, hemen açıklama yaptı: Ey Amerikalı ve Kanadalı balıkçılar, yakalayabildiğiniz kadar Somon yakalayın, yemeseniz bile yakalayın, çöpe atın ama yakalayın…

Niye ?!

Zira 305 bin Somon, yaklaşık olarak bin beş yüz ton balık doğal ortama karışmıştır. Bunların diğer balık türlerine zarar vereceği, eğer kendi cinsinden olan gerçek somonlarla çiftleşirlerse doğada türlere tahribat vereceği zannediliyor; tam bir çevre felaketi aslına bakılırsa…

Asıl felaket şu: Siz bize doğada olmayan bir şeyi yedirtiyorsunuz! Bu gerçek, böylece ortaya çıktı.

Bize yedirtilen balık, Okyanusta, denizde olmayan bir balıktır; orada olması gereken balığın sahtesidir, benzeridir.

Firar eden balıkların Okyanusun neresinde olduğunu nasıl bulacaksanız?

Bir yerlerde dolaşıp duruyor olabilirler…

Fakat bilim adamları hemen kuşkulandılar; onların işi zaten bu ; kuşku duymak.

Kuşku duymadan bilim yapılamaz!

Diyorlar ki, bu yapay somonlar eğer kıta karasından denize dökülen ırmak ağızlarına ulaşıp, içgüdüleriyle tıpkı gerçek somonlar gibi nehirlerin, derelerin akan suları tersine zıplaya zıplaya kaynağına kadar giderse, işte o zaman tam bir felaket olur. Somon balığı türünün bozulacağından korkuluyor da bu açık açık dile getirilmiyor.

Somonların nehir suyunun akışı ve debisi ne olursa olsun tersine gittiği bilinir, gidip kaynağında yumurta döşerler.

Zor ve zahmetli bir iş, ama bu alık balıklar üşenmez ve böyle yaparlar.

ABD’nin Batı kıyılarından Alaska’ya kadar soğuk suyla kaplı Pasifik Okyanusu sahili şimdi bu tehditle karşı karşıyadır.

Bu tehdit aynı zamanda 300 bin balığın bir leş olarak karaya vurmasıdır ki, daha da fenadır.

Çevre felaketine dönüşebilecek böyle bir durum yerine bunca somon balığının köpekbalıkları ve balinalar tarafından şapur şupur yenmesi tercih ediliyor.

Bu firari balıklara yabancı oldukları sularda yaşamayı öğretmeye kalkışalım, demeyiniz; koyun pöstekisinde tüy saymaya benzer.

Latincede atasözü olarak, Piscem Natara Doces derler, Balığa yüzme öğretmeye kalkışmak anlamında…

Fakat, galiba, bu kez firari somon balıklarına bu söz pek uygun düşüyor.

Bilmedikleri bir büyük denizde üç yüz beş bin somon gerçek anlamıyla yüzmeyi öğreniyor.

Mahmut Şenol – Açık Gazete

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.