Türkiye ve dünyadan bine yakın üniversitenin imzaladığı Magna Charta Universitatum Akademik Özgürlük ve Özerklik Anlaşması’nın Gözlem Merkezi Magna Charta Universitatum Observatory, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve Boğaziçi Üniversitesi atanmış rektörü Prof.Dr. Naci İnci’ye 18 Şubat’ta bir mektup gönderdi.
Magna Charta Gözlemevi Yönetim Konseyi Başkanı Dr. Patrick Deane imzalı mektupta, Prof.Dr. İnci’nin 19 Ocak’ta tarihinde Eğitim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Yasemin Bayyurt’u, Fen – Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özlem Berk Albachten‘i ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Metin Ercan‘ı görevden almasının üniversite özerkliğinin ihlali olduğu, yerleşik kural ve uygulamaları ihlal eden bir uygulama olduğu ifade ediliyor.

Mektup, Türkiye’den Boğaziçi Üniversitesi dahil 35 üniversitenin imzaladığı Magna Charta Universitatum Belgesi’ni, üniversite özerkliğine ilişkin ilkeleri gözleyen Magna Charta Universitatum Observatory web sitesinde 21 Şubat’ta yayımlandı.
‘Türkiye’deki üniversite özerkliği ihlali konusunda kaygılıyız’
Magna Charta Gözlemevi’nin Türkiye’deki üniversite özerkliğinin ihlali konusundaki kaygılarının sürdüğüne vurgu yapılan mektupta “Daha önce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi’ne yeni bir rektör ataması hakkında bir mektup yazmıştık. Cumhurbaşkanı 1 Ocak 2021’de 2016 tarihli OHAL döneminin 676 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamesi’ne dayanarak, Boğaziçi Üniversitesi’ne, oranın öğretim üyesi olmayan Melih Bulu’yu rektör olarak atamıştı. Bu atama, üniversite yönetiminin kural ve uygulamalarına aykırıydı ve üniversitenin özerkliğini ihlal ediyordu” ifadeleri kullanıldı.

‘YÖK’ün görevden almaları kurallara aykırı’
YÖK’ün Prof. Dr. Albachten, Prof. Dr. Ercan ve Prof. Dr. Bayyurt’u dekanlıktan alındığına ilişkin olarak mektupta “Bu görevden alma da, üniversite yönetiminin kural ve uygulamalarına aykırıdır ve üniversitenin özerkliğini ihlal etmektedir” sözlerine yer verildi.

‘Öğrencilere sert muamele özgür ifadenin önünü kapatıyor’
Bu ve buna benzer diğer müdahalelere karşı çıkan Boğaziçi Üniversitesi çalışanları ve öğrencilerine yönelik tepkilerin ve sert muamelenin de ayrı bir kaygı konusu olduğuna dikkat çekilen açıklamada bu tavrın, özgür akademik sorgulama ve ifadenin önünü açmadığı vurgulandı.

Magna Charta’dan Cumhurbaşkanı’na açık çağrı
Magna Charta Gözlemevi, Cumhurbaşkanı’nı, BM anlaşmalarının metinlerine ve zihniyetlerine riayet ederek ve üniversitelerin Magna Charta Universitatum doğrultusunda hareket etmelerini sağlayarak, hem Türkiye’nin hem de dünyanın iyiliğine yönelik olarak, Boğaziçi Üniversitesi’nin ve Türkiye’deki diğer bütün üniversitelerin potansiyellerini tam anlamıyla ortaya çıkarabilmelerine olanak sağlaması için çağrıda bulundu.

‘Üniversiteler bağımsız olmalı’
Mektupta temel değerler ve haklar için çalışan Magna Charta Gözlemevi’nin, üniversitelerin yönetim şekilleri ve misyonlarının belirlenmesinde temel alınması gereken ilkeleri ortaya koyan uluslararası bir bildirge ve beyanname olan Magna Charta Universitatum’un doğru bir şekilde uygulanıp uygulanmadığını uluslararası düzeyde takip etmekle sorumlu olduğu belirtildi. Söz konusu belgenin 1988 versiyonuna atıfta bulunulan mektupta bu versiyonda şu ifadelerin yer aldığına değinildi:
“Üniversiteler bulundukları ülkelerin coğrafi ve tarihi koşullarına göre değişik şekillerde düzenlenmiş özerk kurumlar olup araştırma ve öğretim öğeleri aracılığıyla kültür üretimi ve iletişiminde bulunur. Üniversitelerin, içinde var oldukları dünyanın gereksinimlerine hazır olabilmeleri, araştırma ve öğretim çalışmalarının tüm diğer ekonomik ve siyasi güçlerden manevi entelektüel yönlerden bağımsız olmasıyla mümkündür.”

‘Entelektüel ve manevi özerklik üniversitelerin önkoşuludur’
Magna Charta 2020’de aynı görüşü tekrarladığının vurgulandığı mektupta “Entelektüel ve manevi özerklik, üniversitelerin ayırt edici özelliğidir ve topluma karşı sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için bir önkoşuldur. Bu bağımsızlık, hükümetler ve toplumun geneli tarafından tanınmalı ve güvence altına alınmalı, kurumların kendisi tarafından da güçlü bir şekilde savunulmalıdır” denildi.

Ne olmuştu?
Magna Charta Universitatum, Boğaziçi Üniversitesi’ne Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2 Ocak 2021’de Prof.Dr. Melih Bulu’yu rektör olarak atamasının ardından 11 Şubat 2021’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve dönemin YÖK başkanı Prof.Dr. Yekta Saraç’a açık bir mektup göndermişti. Mektupta Boğaziçi Üniversitesi’nde yaşananların Türkiye’deki üniversitelerin özerkliği konusunda endişe yarattığı, Melih Bulu’nun siyasi saiklerle atandığı ve bu atamanın Magna Charta Universitatum Belgesine aykırı olduğunu ifade edilmişti.