[Kuşlar, Orman ve Ben] Kısa çöp bana çıktı, yolum Strasbourg Su Kuşu Koruma Toplantısına düştü

Türkiye’de Doğa ve İnsan Konularının Yakın Tarihi’nde Tanıklıklar

Güneşin Aydemir

13

Kısa çöp bana çıktı, yolum Strasbourg Su Kuşu Koruma Toplantısına düştü

Ornitoloji Okulu 4 haftasonu sürerek rekor katılımla programını bitirdi. Arada bir de arazi gezisi yapıldı Nallıhan’a. Son dersten sonra Ankara Kuş Gözlem Topluluğu (AKGT) bir iç toplantı yaptı. Toplantıya Doğal Hayatı Koruma Derneği’nden (DHKD) Murat Yarar da katıldı. O toplantıda DHKD’nin Önemli Kuş alanları çalışmasına hız vereceğini, bu çalışmada kendilerinin yetişemediklerini  ve AKGT kuşçuları ile çalışmak istediklerini söyledi. Bu kapsamda da ilk olarak, birkaç ay sonra Strasbourg kentinde milleniumun son su kuşu koruma toplantısı yapılacağını ve burada iki atölye çalışmasına Türkiye’den DHKD adına birini göndermeye karar verdiklerini de ekledi. AKGT içinden dört aday belirlemişti DHKD, “hangisi olacağına siz karar verin, kim gidecekse benimle bağlantıya geçsin” dedi.

Adaylar yanlış hatırlamıyorsam, Sühendan, Okan Arıhan, Mehmet Gürsan ve bendim. Açıkcası benim, bir çömez olarak seçilmem biraz tuhafıma gitmişti. Herkes için için gitmek istiyordu ama bence kibarlıktan söyleyemiyorlardı. Ben de zaten gitmemeye baştan razıydım. Sonunda kısa çöpü çeken kazansın deyip kumar oynamaya karar verdiler. Kısa çöp çıka çıka bana çıkmasın mı?!

Ornitoloji Okulu Organizasyon Komitesi ayaküstü toplantısı
Ornitoloji Okulu Organizasyon Komitesi ayaküstü toplantısı

Elimde çöple telefona gittim. Murat ile neler yapılması gerektiğini konuştum (gerçi geçenlerde yazışıyorduk kendisiyle, o bu detayları hiç hatırlamıyor). “Nasıl karar verdiniz?” diye sordu, ben de kısa çöpü çekerek” dedim.

Neticede ben elimde bilet Strasburg’a uçtum (Aralık 1994). Milenyumun son toplantısına. İki atölyeye katılacaktım. Biri Dikkuyruk diğeri de Yaz Ördeği’nin Türkiye’deki durumu hakkında. Her ikisi de hassas türlerdi. Her ikisinin de yaşadığı alanlar üzerinde tehditler vardı. O toplantılarda yaklaşık 1 hafta boyunca dünyanın dört bir yanından değişik konularda çalışan insanlarla tanıştım. Burdur’a ilk gittiğimde tanıştığım Tony Fox ile orada karşılaştım. DHKD’nin o alanlarda saygın bir kurum olduğunu kavradım.

Bir avuç Ankara Kuş Gözlem Topluluğu üyesi
Bir avuç Ankara Kuş Gözlem Topluluğu üyesi

İlk Kırılma

Doğa Koruma konusundaki ilk kırılma da henüz yolun başındayken işte bu toplantıda yaşandı benim için. Dikkuyrukla ilgili toplantıda Hollanda’dan katılan temsilci sözlerine şöyle başladı: “çok müjdeli bir haber aldım, onu vermek isterim. Hollanda’da bugün itibariyle Dikkuyruk alanlarında görülen Ruddy Duck’ların (Amerikan Dikkuyruğu) vurulması yasallaştı”. Dinlediğimi çok anlamadığımı düşündüm bir an. Sonra yetersiz bilgim olduğu ortaya çıktı. Meğerse durum şuymuş diye konuyu anlatacağım ama bu da sivrisinek gibi uzayıp gidecek diye korkuyorum…

Yetersiz bilgi şuymuş: Dikkuyruk ördeklerin çok yakın akrabası olan Amerikan Dikkuyruğu Avrupa kıtasına insan eliyle getirilir. Hayvanat Bahçesi gibi bir yere. Rivayete göre bu hayvanlar buradan kaçmışlardır ve Avrupa sulakalanlarına yandan yandan yerleşmektedir. Lakin bu alanlar bizim Dikkuyruk’un da yaşama alanlarıdır. Ve Amerika’lı Dikkuyruk’lar bizimkilerle rekabete girmektedirler. Bununla da kalmaz bir de çiftleşerek karmakarışık türde ördekler çıkmasına neden olmaktadırlar.

Bunu gören kuşçular da “vay bizimkileri kovalarsınız ha, alın size” diyerekten en iyi yöntemin bu hayvanları öldürmek olduğuna karar verirler. Yetmez bunu bir de yasa ile onaylatırlar. Bu İngiltere’de uygulamaya konur. Amerikan Dikkuyruğunun yayıldığı alanlarda da aynı şeyin yapılması gerektiğinden diğer ülkeler de bu davranıştan örnek alır ve onlar da görüldüğü yerde vurulacak kuş olarak Avrupa kıtası sulakalanlarının başına musallat olmuş olan bu hayvanı kafaya takmışlardır. Yine bu rivayete göre Dikkuyruğun nesli bu kuş nedeniyle tükenmektedir. Lanet hayvan bir de utanmadan doğuya doğru yayılmaktadır. Ve eğer Türkiye sulakalanlarına giriş yaparsa artık iş işten geçmiş olacak ve Dikuyruk için umutlar sönecektir.

Bunları öğrenince neden bilmiyorum ama dünyam yıkıldı. Sen kalk insanoğlu, git sırf zevkin, sahip olma arzun nedeniyle başka bir kıtanın keyfi yerindeki kuşunu getir, sonra bir de sahip çıkama elinden kaçır, arkasından persona non grata ilan et, üstüne adam tut öldürt. Ne uğruna? Diye diye günler geceler geçti…

 

Devam edecek….

28-gunesin-aydemir

 

Güneşin Aydemir

Güneşin Aydemir
Güneşin Aydemir
Geçmiş: 1971’de Ankara’da doğdu. Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünü bitirdi. Öğrenci kolundan, kulübüne; dernekten platforma, mahalle kozasından apartman yöneticiliğine kadar sivil toplumun olduğu her işe burununu soktu. Şimdi: Buğday Ekolojik Yaşam Destekleme Derneği’nde ne iş olsa yapıyor. Yılda bir kere Yeşil Atlas Dergisini hazırlıyor. Kazdağı’nda Yaşam Okulu diye bi projesi var. Orada müdire hanımcılık oynuyor. Yeşil Gazete’ye baygınken getirildi. Birbiriyle alakasız hobileri var: doğal örüntüler, doğa-insan ilişkileri, ekolojik yaşam kültürü, ekolojik kehanetlerde bulunmak, vatandaş bilimi, geleneksel iklim bilgisi, masallar… Gelecek: En büyük hayali, Sarıkamış ormanlarında yaşayan o bozayı gibi güneşin doğuşunu sessizlik ile seyredebilecek saf bir ruh haline gelebilmek…

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR