Kömürün gerçek maliyeti! “ Harvard üniversitesinden tartışma yaratan araştırma”

Yenilenebilir enerji, günümüze kadar “hippi” felsefesinin sonucu sayılır ,  hatta  marjinal  kesimin savunduğu bir  enerji türü gibi algılanırdı ki  nihayet ; General Motors ,Walmart , Johnson & Johnson , Proctor&Gamble , Sprint,Intel , Hewlett-Packard , Bloomberg , Mars , Novelis , REI , Facebook gibi dünya devi şirketler de  yenilenebilir enerjinin peşine düştü .

Bu 12 dev şirketin çoğu  Amerikan menşeili köklü kuruluşlar şirketlerin karlılığı , sürdürülebilirliği , toplum tarafından saygınlığı  hedeflemediğini  hayal edebilir misiniz ?

Örneğin 1886’da kurulmuş olan  Johnson& Johnson’ ın kamuoyuna yaptığı bildirim “ Yenilenebilir enerjinin rekabetçi maliyetlere çekilebileceği kabul görüyorsa da problem bazı şirketler hala yenilenebilir enerji yatırım maliyetinin yüksek olduğunu düşünüyor. Bu sebeple çok az sayıda şirketin yenilenebilir enerjiye yatırım yapacak gücü ve bilgisi var fakat biz  pazarın hareketlenerek  yenilenebilir enerji maliyetlerinin düşeceğini umuyoruz” şeklinde oldu..

1908 de kurulmuş olan General Motors ise  “Biliyoruz ki yenilenebilir enerji maliyetleri  rekabetçi olabilir , maliyet-fayda ekseninde dengeyi sağlayabilir .Biz  yenilenebilir enerjide sermaye maliyetlerini daha aşağı çekmek için tedarikçilerimizle uzun dönemli anlaşmalar yapmak arzusundayız” diyerek yenilenebilir enerjiye bakışını açıklıyor.

Hiç şüphesiz kömür kullanımının faturasını direkt olarak şirketler değil fakat endirekt olarak tüm canlılar ödüyor. Bununla birlikte Harvard  Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre kömür kullanımının gerçek maliyetinin maddi karşılığı da hesaplandı ; hastalıklar , ölümler , çevresel yıkım dikkate alınınca her yıl milyarlarca dolara tekabül ediyor .

Araştırmaya göre “kömür kaynaklı maliyetlerin ABD kamuoyuna maliyeti her 1 trilyon doların  üçte birine yaklaşıyor  Reuters bu araştırmayı “Kömürün gizli maliyeti $345 milyar ” manşetiyle verirken  Climate Progress de  aynı haberi “ kömürün maliyeti: Kömür kullanımının sebep olduğu toplam zarar , “ üretilen elektriğin 17.8¢/kWh’ ne yakın   ”şeklinde verdi.

Diğer bir deyişle , bu araştırma,  kömür kullanımının endüstri içerisinde maliyet –fayda analizine tabi tutuyor ve maliyeti esas  göğüsleyenin işletmeler değil DÜNYA olduğunu ortaya koyuyor. Trilyon doların yarısına yakın bir maliyet azımsanamaz . Araştırma bir annenin astım olan çocuğunu astım krizine bağlı bir sebepten hastaneye götürmesinin maliyetini ve ailede geçimini sağlayanın yaşamını kaybetmesi gibi maliyetleri de kapsıyor.

Astarı yüzünden pahallı

 

Bu araştırma aynı zamanda bir ülkelerin enerji politikalarına dair yeni bir tartışma başlattı.  Götürü maliyetlerinin yanısıra kömürden elde edilen enerjinin bedelinin de bu maliyete dahil olduğunu hatırlatıyor. Peki sonuç ne? Kömür yakıttan elde edilen elektriğin maliyeti, harici maliyetlerle birlikte 2 veya 3 katına  çıkabiliyor ; örneğin Amerikada 1 kw elektrik maliyeti  9 cent  değil de 27 cente gelmiş oluyor.

Bu durum kömürün ucuz ve kullanışlı olduğunu savunan propagandanın yersiz hatta yalan olduğunu göstermiyor mu?

(Cleantechnica/Greenpeace USA/Yeşilgazete -Pınar Demircan)

Pınar Demircan
Pınar Demircan
Lisansını iktisat ,yüksek lisansını ingilizce işletme, doktorasını sosyoloji alanında tamamlamış olan Bağımsız Araştırmacı Pınar Demircan iş yaşamına Japonca bilmesi vesilesiyle Japon şirketlerinin insan kaynakları ve kalite yönetimi alanında çalışarak başladı. Profesyonel iş yaşamı devam ederken Türkiye'de bir nükleer santral kurulmasının yeniden gündeme gelmesinin ardından Fukuşima Nükleer Felaketi üzerinden nükleer santrallerin gerçeklerinin öğrenilmesi için Japonya'daki sivil toplum örgütleri ve ağlarıyla bağlantıya geçti. 2014 yılında Yeşil Gazete yazarları arasına katılarak nükleer santraller ve enerji konusuna yazılarıyla katkı yapan Demircan nukleersiz. org koordinatörlüğünü de bu tarihten itibaren yürütüyor. Çok sayıda sivil toplum örgütüyle çalışmalar yürüten Demircan'ın yurt içi ve dışında katıldığı konferans, etkinlik ve atölyelerde iklim, enerji, çevre ve ekoloji konularında özellikle nükleer bağlamında paylaşımları bulunuyor. Çalışmalarını akademik alanda da sürdürmek için başladığı sosyoloji alanındaki doktorasını 2023 yılında tamamlayan Demircan'ın disiplinlerarası alanda çeşitli çeviri ve makaleleri bulunuyor. İletişim: [email protected]

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR