1. Gün: Paris Zirvesinde Liderler, Gerçekler ve Pislikler

COP21 Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nin ilk günü (30 Kasım Pazartesi) liderlerin meydana (Le Bourget) çıkmasıyla heyecanla başladı. Heyecanlı çünkü liderlerin bu zirvelerin ilk gününden gelmesi görülmüş şey değil. Hatta iklim zirvelerinin yüz karası Kopenhag 2009’da liderler son gün gelmişti. İki hafta süren zirvede liderler genelde ikinci hafta katılım gösterseler de Paris’ten bir ‘iklim anlaşması’ çıkması için bağlılıklarını göstermek amacıyla böyle bir şov yapıldı. 195 ülkeden 150 lider katılım gösterdi.

Medya merkezleri kameralar ile doluydu, ortalıkta vızıldayan arılar şeklinde dolaşan güvenlik+medya+danışman+lider kümeleri dolaşıyordu, güvenlik üst seviyedeydi.

TSİ 13.00’de başlayan konuşmalar 21.00’de sona erdi ama kendi adıma ben TSİ 18.00 gibi hüsrana uğramıştım. Konuşmalar tamamen bilindik:

* Amerika Başkanı Obama her zamanki ‘Yes, We Can!’ (Evet, yapabiliriz!) konuşmasını yaptı,

* Çin Başkanı Xi Jinping Paris yeni bir başlangıç dedi (Ünlü yazar/gazeteci Naomi Klein’ın da dediği gibi 21 yıl geç kalınmış bir başlangıç),

* Rusya Başkanı Putin’in konuşması en azından iklim değişikliğinin varlığını kabul ettiği için övüldü,

* Hindistan Başbakanı Narendra Modi 100milyar dolarlık yeşil iklim fonundan payını istedi,

* Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan artık alıştığımız ‘artıştan azaltım’ hedefini yineledi.

En azından,

* Almanya Başbakanı Merkel şu ana kadar sunulmuş katkı paylarını iyi bir umut ışığı olarak değerlendirse de 2C hedefine ulaşılması yolunda zayıf olduğunu ve bu ardaki boşluğun Paris’te kapatılması gerektiğini belirtti. Eğer şu an verilen hedefler tutturulursa küresel ısınma tüm bilim insanlarının öngörülemeyecek tehlikelerin sınırı diye nitelediği 2C’yi aşıp 2.7C’yi bulacak.

* Pasifik ada ülkesi Kiribati Başkanı Anote Tong iklim değişikliği yüzünden yükselen suların batırdığı ülkesinde yaşayan insanları Fiji’nin mülteci alacağını müjdeledi. Kiribati daha önce Yeni Zelanda ve Avusturalya ile iklim göçü teklifiyle gitmiş ancak eli boş dönmüştü.

İklim Zirvesi ışıl ışıl bir ambalaj. O kadar cevreci ki ‘hiçbir yerde su satılmıyor’ (düzeltme: ilk gün su satılan iki yer keşfettim) bu yüzden girişte verilen hoşgeldiniz paketindeki matarayı yanınızda taşıyarak sebillerden su doldurabilirsiniz. O kadar cevreci ki plastik bardakların hepsi depozitolu, kaşıklar tahtadan, her şey geri dönüştürülebilir, ve sürekli bizlere bu zirveye gelmek için saldığımız karbonu sıfırlama çağrıları yapılıyor.

Bugün ise bu satırları bomboş bir medya merkezinden yazıyorum çünkü liderler ve peşlerindeki basın ordusu özel jetleriyle evlerine döndüler (acaba onlar karbon ayak izlerini sıfırladılar mı?) ve asıl müzakere işini müzakerecilere bıraktırlar. 21 yıldır bir türlü sonuca varamayan müzakerecilere.

Oysa ki gerçekler bambaşka. Brandalism grubu COP21’in ilk gününde Paris’teki 600 reklam panosunu aşağıdaki afişlerle donattı:

Fosil yakitlarin etkisini biliyorduk ama inkar ettik
Fosil yakıtların etkisini biliyorduk ama kamuoyuna inkar ettik.

 

Temiz surun (ya da rol yapin)
Temiz sürün (ya da sürermiş gibi yapın) Karbon salımlarımız hakkında yalan söyledik çünkü iklim değişikliği umrumuzda değil.

Uzgunuz Yakalandigimiz icin

Üzgünüz – yakalandığımız için.

 

Iklim deneyimlerinden canli!
İklim deneyimini yaşayın!

 

Bill_Posters_Angel_Front_WEB

 

Bill_Posters_Osbourne_2_WEB
Birlemiş Krallık Şanselörü George Osborne

Bill_Posters_Shinzo_WEB_1

Japonya başbakanı Shinzo Abe

Reklam panolarından bazıları müzakerelerin devam ettiği Le Bourget’nin hemen önünde:

Olaganustu Hal
Olağanüstü Hal

 

Yesil Badana
Yeni ve gelişmiş Yeşil Badana! Pis ürünlerin üzerinden geçin

 

False Solutions (Yanlış Çözümler) ise her zamanki gibi COP21 sponsorlarının pisliklerini ortaya döküyor:

GDF-Suez – Engie: 30 Kömürlü termik santrali var ve Fransa’nın emisyonlarının yarısından sorumlu. Türkiye’de de bir termik santral planını baskılar sonucunda geri çekti.

Renault-Nissan: Yönetim Kurulu Başkanı AB’nin daha sıkı araç emisyon hedeflerinin düşürülmesi için lobi başı.

Avril: Tarım şirketi, 7.3 milyar Euro cirosu var, küçük çiftçilere engel oluyorlar.

Suez: Kaya gazı destekçisi

Coca-Cola: Fakir ülkelerin sularını sömürüyor.

Yine de enseyi karartmayalım, belki Paris’ten bir anlaşma çıkar.

 

Özgecan Kara
Özgecan Kara

Ömrü Bilkent Üniversitesi’nde ve Bocconi University’de bir takım dersleri alıp vermekle geçti. Kurumsal bir firmada üst düzey yönetici olmak üzere hazırlandığı yolu sevmedi, kendi yolunu çizmeye çabalıyor. Sosyoloji meraklısı. Yeşil Gazete’de Türkiye haberi yapıyor; kadın, lgbt, emek, tüketim kültürü üzerine okuyor; komiklikli köşe yazıları yazıyor. Daha fazlası için @ozgevon

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[COP29] Fosil yakıt sübvansiyonlarını kaldırma koalisyonuna üç ülke daha katıldı

Birleşik Krallık, Yeni Zelanda ve Kolombiya'nın katılmasıyla 'Sübvansiyonlar Dahil Fosil Yakıt Teşviklerinin Aşamalı Olarak Kaldırılması Uluslararası Koalisyonu'na üye ülke sayısı 16'ya yükseldi.

[COP29] Birleşik Krallık 2035 hedefini açıkladı: Emisyonlarda yüzde 81 azaltım

Birleşik Krallık Başbakanı Steimer COP29'da ülkesinin karbon emisyonlarını yüzde 81 oranında azaltma yönünde iddialı hedefini açıkladı. İklim kampanyacıları memnun ama temkinli.

Kazdağları, yeniçeriler, madenler: Enter! – Gizem Kastamonulu

Cengiz Holding, hukuku da yanına alarak bakır madeni için Kazdağları'nda ağaç kıyımına başladı. Bu talanı durdurmak için Kirazlı'daki sesi yeniden yükseltmekten başka çaremiz yok.

Prof. Sarı’dan uyarı: Marmara Denizi’nde müsilaj geri döndü

Marmara Denizi'nde 10 metre derinlikten itibaren yeniden müsilaj oluşumu görülmeye başlandığını duyuran Prof. Mustafa Sarı, acilen etkin uygulanmayan Eylem Planı'nın hayata geçirilmesini istedi.

Muğla’da üç gün süren yangınların ardından: Bin hektara yakın alan kül oldu

Muğla'da 17 Ekim'de başlayan ve ancak 4. gün kontrol altına alınabilen yangında zeytinlikler, ormanlık ve tarım alanlarından oluşan yaklaşık bin hektarlık alan kül oldu.

EN ÇOK OKUNANLAR