ManşetTürkiye

Urla’daki olaylı villalara giden avukatlar alıkonuldu

0

Türkiye Barolar Birliği Çevre Komisyonu üyesi 20 kadar avukat ve 3 müvekkilden oluşan heyet Başbakan Erdoğan’ın villası olduğu iddia edilen Urla Zeytineli köyünde jandarma tarafından alıkonuldu. Savcılıktan ifade almak için talimat bekleyen jandarma, avukatları Hacılar Koyu’na giden yolda bekletti. Jandarma, kimlik kontrolü ve tutulan tutanağın ardından 20 avukat ve 3 müvekkili serbest bıraktı. Avukatlarda jandarma hakkında tutanak tutturdular.

6fotoğraf

Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Komisyonu ile ÇEHAV üyeleri, Çeşme yarımadasının sorunları, orkinos ve balık çiftlikleri, taş oacakları, rüzgar enerji santralleri ve Zeytineli’ndeki villaları konuşmak üzere, İzmir’in Seferihisar ilçesinde toplantı yaptı. Toplantının ardından avukatlar Urla’ya bağlı Zeytineli köyündeki Hacılar Koyu’nda aralarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘a ait villaların da olduğu ileri sürülen alana gitti.

20 avukattan oluşan grup, Zeytineli’ndeki villaların bulunduğu SİT alanında inceleme yapmak üzere Hacılar Koyu’na geldi. Koy girişindeki kapının kapalı olması üzerine avukatlar ve müvekkilleri bir süre sonra dönüşe geçti. Bu sırada yanlarına gelen sivil plakalı bir araç, yollarını kesti. Araçtakiler ile grup arasındaki kısa süreli tartışmanın ardından Zeytineli Köyü’ne doğru hareket eden grup, haklarında konut dokunulmazlığı ihlali şikayeti olduğu gerekçesiyle, jandarma tarafında alıkonuldu. Köyde alıkonulan avukatlar için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan ifadelerini almak için talimat bekleniyor.

Baro temsilcilerine  kimlik tespiti 
Avukatların tutulduğu bölgeye doğru yola çıkan İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, olayın ardından Hürriyet’e yaptığı açıklamada şöyle dedi:

” Baro temsilcisi arkadaşlarım, köy civarında bir yerde tutulduğunu öğrendikten sonra nöbetçi savcıyı aradım. Haklarında şikayet olduğunu ve bunu karakoldan öğrenebileceklerini söyledi. Kimlik tespiti yapılmak istenmiş. Bu grup Baro Temsilcilerinden oluşuyor. İçlerinde Türkiye Barolar Birliği ve İzmir Barosu önetin Kurulu üyeleri ile Baroların çevre komisyon temsilcileri var. Kimlik tespiti yapılmasının bir gerekçesi olamaz. Bu arkadaşlar zaten Baro temsilcileri. Arkadaşlarımızda karakola gitmeyeceklerini belirtti. Ben de nöbetçi savcıya götüremeyeceklerini söyledim. Şiddet kullanarak ya da zorla götürüyorsanız götürün dedim. Bulunduklara yere doğru gidiyorum” dedi.

images (3)

Başbakan’a da ait olan vilaların olduğu iddia edilen Urla’daki site, tapelere konu olmuştu.

‘Bu olanlardan sonra idiaların doğru olduğuna inanmaya başladık’

Alıkonulan avukatlardan Arif Ali Cangı, Urla’daki villalar için dava açtıklarını hatırlatıp, 5-6 araçla gözlem yapmaya gittiklerini fakat görevlilerin kendilerini almadığını belirtti. ‘Giremeyince kapının dışından fotoğraf çektik ve geri döndük. Hatta yol dar olduğu için geri geri bir boşluk bulana kadar çıktık. Bu sırada yukarıdan bir jip geldi. Önde bulunan araçtaki arkadaşlara “siz kimsiniz, burada ne arıyorsunuz” diye bağırmaya başladılar. Araçtakiler avukat olduklarını söyleyince tartışma yaşandı. Koydaki görevlilerin bu kişilerin bu kişilerin de jandarmaya haber verdiğini düşünüyoruz. Tartışmanın ardından yolumuza devam ettik. Zeytineli Köyü’ne geldiğimizde jandarma yolumuzu kesti. Önce konut dokunulmazlığının ihlali şeklinde ihbar olduğunu söyleyerek karakola götürmek istediler. İçeriye giremediğimizi, dolayısıyla bir ihlal olmadığını söyledik. Bu sefer de suçlama ilk araçtaki arkadaşların hakaret etmesine dönüştü. Tartışma uzayınca ilçe jandarma komutanı olan yüzbaşı geldi. Şu an hala bizi bekletiyorlar. Tam trajikomik bir manzaranın ortasındayız. Bizi bir saat beklettiler ve şimdi beklemenize gerek yok, gidin diyorlar.”

Jandarmaların keyfi bir şekilde avukatların ifadesini alamayacağını, avukatların soruşturulmasında savcıların bulunması gerektiğini belirten Avukat Arif Ali Cangı, “Tamamen gülünç bir soruşturma. Ancak şu yönüyle çok önemli. Eğer avukatlar bir sitenin kapısına gittiğinde önleri böylesine kesilebiliyorsa burası artık korunan bir alan haline gelmiş, insanlardan izole edilmiştir. Üstelik burası bir koydur; koylar ve sahiller bu şekilde kapatılamaz. Burada yaratılan dokunulmazlığa dur denilmesi gerekmektedir. Villaların arasında Başbakan’a ait villaların olduğu da ileri sürülüyordu, şimdi bu olay karşısında bu iddiaların gerçek olduğuna inanmaya başladık” dedi.

‘TCK’da siteye girme suçu yok’

Koyla ilgili olarak başta bazı CHP İzmir Milletvekilleri olmak üzere avukatlar ve İzmirli vatandaşlar tarafından açılmış bir dava olduğunu hatırlatan Cangı, “Burası davalık biz de hem davacı hem de davacıların avukatlarıyız. Bu davayı takip ediyoruz. Buraya keşfe gelip hukuksal denetimini de yaptıracağız. Ama bu hukuksal denetimin de sıkıntılı olacağına inanıyoruz. Burası ayrıcalıklı bir koy haline gelmiş bir durumda. Oysa TCK’da siteye girmenin suçu yoktur. Konut dokunulmazlığı konutun müştemilatına girmekle olur. Jandarmayla girip girmeme tartışması yaşadık. Kaldı ki bir vatandaşın bile o siteye girme hakkı var böyle bir yasak konamaz bu yasaklar devam ederse bütün sahiller kurtarılmış bölge olur” diye konuştu.

Hacılar Koyu’na gittikleri için yaklaşık bir saattir jandarma tarafından alıkonulan avukatlar da gereksiz yere alıkonuldukları için tutanak tuttu ve şikayetçi oldu.

(Hürriyet / Yeşil Gazete)

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.