Haber: Gençağa Karafazlı
Artvin Yusufeli’nde hidroelektrik santrali (HES) yapmak isteyen Erarı Elektromekanik Enerji Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, üç kez bölgeden kovulmasına rağmen bugün öğle saatlerinde yine bölgeye geldi.
Bu sefer jandarmanın da eşlik ettiği firma çalışanları çalışmalarına başladı. Jandarma alandan görüntü alınmasına izin vermezken tüm yolları da kapadı. Alana gelmek isteyen köylüler de zorla uzaklaştırıldı.
‘Yaşam alanlarımız yıkılıyor’
HES’in yer alacağı köylerden biri olan Yaylalar Köyü‘nün muhtarı Fethi Havek, yaşananları şöyle anlattı:
Bu yapılanlar insanlığa sığmaz. Sanki Teröristle savaşa çıkmış gibiler. Bizi alana sokmuyorlar. Toprağımız, yaşam alanlarımız gözümüzün önünde dozerlerle yıkılıyor. Yazıktır günahtır duyun sesimizi. Şu dakikaya kadar onlarca ağaç yok ettiler ve katliam devam ediyor. İnsanlığa kıyıyorlar, can damarlarımızı kesiyorlar. Yetkililer duyun bu feryadımız kıymayın yaşamımıza.”
‘Köylerimizin boşalmasından fırsat buldular’
Muhtar Havek, kış ayının gelmesiyle birlikte köylerin boşaldığına dikkat çekerek şunları dile getirdi:
Köylerimiz boşalmasını fırsat buldular. Kar yağdı. Herkes köyden ayrıldı. Direnecek kimse de kalmadı tek başıma kaldım. Konuşamıyorum komutan beni de alana sokmuyor ve görüntü almamıza müsaade edilmiyor. Bu yapılanlar hukuksuzdur yasalara aykırıdır. Bu katliam bir an evvel durdurulsun.”
‘Onlarca ağaç kesildi’
Olay anında orada olan bölge sakini Hafız Peker ise yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
60 jandarma var burada. Komutan bizleri ikna etmeye çalışıyor. Şu dakikaya kadar onlarca ağaç kesildi. Doğa katliamı başladı. Yazık ediyorlar yurdumuza. Ne diyeceğim bilemiyorum kimse de yok yalnız kaldık. Komşularımızın hepsi gitti. Onlar da fırsat buldu, jandarmayla geldi.”
Yaşananlar bakana da iletilmişti
Geçtiğimiz aylarda Yusufeli ilçesine incelemelerde bulunmak için gelen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu‘na ilçenin köylerinden biri olan Demirdöven Köyü‘nün muhtarı Hafız Aslan Peker, bölgede HES istemediklerini söyleyip şunları dile getirmişti:
Demirdöven Köyü ve Yaylalar Köyü sınırları içerisindeki Yamaç Tipi HES projesini köylülerimiz istemiyor. Şu an bölgeye konuşlandırılan şirketin şantiyesi yaşam alanlarını tahrip etti. Erarı firmasının hiçbir izni olmamasına rağmen bu alanda nasıl durabiliyor? Bu mera alanı bahse konu şirkete usulsüz tahsis edilmiştir. Yaşananlardan il başkanımız ve milletvekilimizin de haberi var. Biz köylüler olarak burada HES istemiyoruz. Bu projenin iptal edilmesini talep ediyoruz.”
Ancak, Bakan Karaismailoğlu konuyla ilgili hiçbir açıklama yapmadan kaymakamlık hizmet binasına gitmişti.
Ne olmuştu?
Artvin’in Yusufeli İlçesi’nde Demirdöven Köyü sınırları içerisinde Erarı Şirketi tarafından yapılacak olan Damla HES ve Regratörü projesine yörede yaşayan Demirdöven, Yaylalar ve Altıparmak Köyleri yıllardır karşı çıkıyorlar. 2014 yılında bölgeye gelen ve 2015 yılı Ocak ayında HES için şantiye kurma çalışmalarına başlayan Erarı Şirketi’nin çalışmaları köylülerin direnişiyle karşılaştı. Şantiye alanında toplanan yaklaşık 500 köylü işletme binalarının yapımını engel oldu.
Şirketin pasa sahası ile ilgili meraların kiralanmasına karşı köy muhtarlıkları tarafından davalar açıldı. Köylülerin kararlı direnişi sonrası şirket yaz aylarında bölgeyi terk etti. Yaylalar köyünün HES’e karşı açtığı dava, yerel mahkemece reddedilmesine karşı Danıştay’a taşındı ve halen sürüyor.
Geçtiğimiz ay firma ‘Demir direk dikiyoruz’ bahanesiyle üçüncü kez köye gelmiş, ancak HES çalışması yapmak istedikleri anlaşılınca köylüler tarafından bölgeden kovulmuşlardı.