ManşetTarım-Gıda

Tohumlar Kampüse Mersin’de, Tohum der ki , “Herşeyin bir zamanı var” – Melike Selin Durmaz

0

Herşeyin bir zamanı var.

Bunu anlatmak için ise tohum çok, ama çok güçlü bir metafor.

Zamanı, kararlılığı ama aynı zamanda kendini doğal akışa bırakabilmeyi becermeyi (ki bu belki de en zoru), dolayısıyla sabrı, yeşermeyi, bir’den çoğalmayı, çoğalırken güçlenmeyi öğretir. Bir olan, pek çok oluverir, zamanla…

38.tohumlar kampüse, mersin, yeşil gazete

Bu yazının da bir zamanı vardı ve o zaman bu zamandı. 10-11 Nisan tarihlerinde Mersin Üniversitesi’nde Buğday Derneği desteğiyle kurulan bahçemizi, ilk tohumlar filizlenip güçlendiği an, anlatma vakti gelmişti.

Doğa Dostu Kent Bahçeleri projesi kapsamında Tohumlar Kampüse dedik. Değerli atalık tohumları kurduğumuz bahçeyle buluşturma hedefi ve bir tohum döngüsüne dahil olma gayesi, zaten bir bahçemiz olsun, ekip biçelim diyen bizleri oldukça heyecanlandırdı. Tohumları sadece toprağa değil, zihinlerimize ve gönüllerimize de serpiştirmiş olduğumuzu işte bu sıralarda daha iyi farkedip anladık. Filizlenen tohumlarla birlikte bizlerde yeşermeye başladık. Bahçemizi sahiplendik, sık sık merak edip çayımızı da orada içer olduk. Onun hakkında sohbetler ettiğimizi, neler yapabileceğimizi birbirimize sora geldiğimizi fark ettik. Peki bu heyecanlanan kişiler olarak bizler kimdik ve bu heyecanımızı besleyen, körükleyen projeyle nasıl tanıştık? Aslında bunun cevabı biraz da bu bahçenin tohum döngüsü, elini toprağa bulama ve hep birlikte üretme heyecanı yanısıra başka nedenlerle de bizler için ne denli önemli olduğunu içeriyor.

Yaşasın! Bir bahçemiz oluyor, tohumlarımız yola çıktı geliyor!

40.tohumlar kampüse, mersin, yeşil gazete

Tarihlerden 10 Aralık 2014’tü. Bir grup akademisyen-öğrenci birbirinden kopuk ama arada bir konuşup dururken heyecanımızı körükleyen bir çağrı ile karşılaştık. Bu çağrıyı üniversitemizdeki farklı bölümlerdeki öğrenci, akademisyen, personel, yönetici gibi pek çok üniversite mensubu ile paylaştık ve hemen başvurumuzu yaptık. Ve tam 3 ay sonra öğrendik ki kabul edilmişiz. 2 günlük eğitim için hazırlığımızı, duyurularımızı yaptık ve hazırdık. Dedik ki; “Yaşasın! Bir bahçemiz oluyor, tohumlarımız yola çıktı geliyor!”

Eğitimden ve bahçenin kurulumundan bu yana 3-4 hafta geçti. Dedim ya, asıl bu bahçe bize ne yaptı onu anlamak, anlatmak gerek. Bu proje hem Buğday Derneği’ni, dolayısıyla ekolojik yaşam, tohum döngüsü vb. konuları daha önceden hiç duymamış ve sorgulamamış kişilere ulaştı, hem de bunları bilen ama henüz geçmemiş olanlara adım atma cesaretini verdi. Ve bu iki grubu buluşturdu. Daha kimleri buluşturmadı ki… Eğitimin ilk gününde ekolojik yaşam ve kent bahçeciliği konularını değerlendirirken bahçecilik ve tarım konularında pratik deneyimi oldukça güçlü öğrencilerin kendi memleketlerinde farkında olmadan tohum döngüsünü atladıkları hikayelere ve bu döngüye uyanışlarına tanık olduk. Deneyimlerini aktarırken, bu deneyimli ama ekolojik farkındalığı az olan kişiler ile bilgisi bol ama deneyimi kıt olan grup bereketli bir kesişime gebeydi. Ve bu bahçe işte bizi biraraya getirdiği için aslında çok önemiydi. Bunu da farkedip bir kez daha gülümsedik. Ve dahası üniversite gibi aslında istesek birbirimizi rahatlıkla bulabileceğimiz bir ortamda, konuyla alakalı kimseler olarak, birbirimizden habersiz ne çok insanmışız meğer. Bir yandan konuyla ilgisi olmayan ancak merak edip elini tüm ekiple toprağa bulayıp aramıza katılan öğrenciler de olmadı değil. Dahası, katılan üniversite mensupları yanısıra, projenin ilk günü gerçekleşen teorik bilgilendirme ve ikinci günü yapılan bahçe uygulamasına üniversite dışından katılım sağlayan kişiler de vardı. Herkesin birbiriyle tanışması önemli bir keyifti. Bu keyfi de gülümsememizin yanına iliştirdik.

33.tohumlar kampüse, mersin, yeşil gazete

Biraraya getirdi bizi bu proje. Dirsek temasımızı sağladı. Ekim için yükseltilmiş yatakları inşa ederken, toprağı taşırken, kompostu hazırlarken, tohumlarımızı paylaşıp ekerken oldukça iyi organize olduk. Ve özellikle öğrencilerin sahiplenme, heyecanlanma ve gayet rahat bir şekilde projeyi sürdürüyor olma halini gözlemlemek oldukça doğru bir adım attığımızı, biz tohum döngüsüne destek olmak, yardımcı olmak isterken aslında bu bahçenin ve tohumların bize ne denli iyi bir yol haritası olacağını gösteriyor. Amacı ve gayesi dışında çok mu anlam ve sorumluluk yüklüyorum bu projeye bilmiyorum ama daha şimdiden bir karış olan mısır, susuz börülce, kabak, domates ve biber fidelerinin gelişme sürecine şahit olduğumuz 3 haftalık zaman söyletiyor bana bunları. Herşeyin bir zamanı var.

Yakında bahçemize gölgelik, rahat bir sulama sistemi ve malzemelerimizi saklayabileceğimiz bir sandık gibi yarar sağlayacak uygulamalar ve bunların kolektif bir şekilde üretilmesi gibi planlarımız var. Bugüne kadar desteğini esirgemeyen hepimize; hocalarımıza, öğrencilerimize, üniversitemize ve katkı sağlayan tüm Mersinli tohumdaşlarımıza çok teşekkürler. En çok da Buğday Derneği ekibine! Bu projeyi yazanlara, bu projeye bağış toplamak için adım adım koşanlara, bize anlatmaya gelen, adım atmamız için cesaret veren sunum ve uygulamayı yürüten Buğdaygillere sevgi, selam ve teşekkürlerimizle…

Facebook sayfamız: facebook.com/meubostan

42.Melike Selin Durmaz

 

Melike Selin Durmaz

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.