2023 KAHRAMANMARAŞ DEPREMİManşetTürkiye

TİHV: Depremzedelerin oy kullanmasının önündeki engel ve külfetler derhal kaldırılsın

0

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) deprem nedeniyle yerinden edilen vatandaşların oy kullanmasının önündeki her türlü engelin ve külfetin kaldırılması gerektiğini vurgulayarak seçim öncesi çağrıda bulundu.

TİHV’in açıklamasında deprem bölgesinden tahliye edilen insanların bir anlamda “zorla” yerinden edilmiş olarak değerlendirilebileceği belirtilerek “Bu insanlar, göç etmek zorunda kaldıkları yerlerde de pek çok ihlal ve sorun ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bunlardan öne çıkan biri de, bu insanların erken bir tarihe çekilmiş seçimlerin sıkışık takviminin de etkisiyle temel bir yurttaşlık hakkı olan oy kullanma haklarının ihlal ediliyor olmasıdır” denildi.

‘Yerinden edilmeye zorlanmış kişi sayısı en az iki milyon’

Açıklamada, “Hep dile getirdiğimiz üzere, depremler sürecinin başından beri sağlıklı veri ve bilgi paylaşımındaki yetersizlikler nedeniyle toplumun bilgi edinme hakkı ciddi bir şekilde ihlal edilmektedir.  Bu konuda da çok farklı sayılardan söz ediliyor olmakla birlikte, resmi açıklamalara göre, uluslararası hukuk tarafından bir insan hakları ihlali olarak değerlendirilen yerinden edilmeye zorlanmış kişi sayısı en az iki milyon civarındadır” ifadeleri kullanıldı.

13 Mart 2023’te İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada “evlerinden taşınmak zorunda kalan depremzede vatandaşlarımızın, oy kullanabilmeleri için taşındıkları diğer il veya ilçelerin yanı sıra aynı il veya ilçe içinde de olsa yurt, otel, pansiyon, konteyner, çadır, huzurevi gibi geçici yerlerde de olsa yeni adres beyanlarının 17 Mart 2023 saat 23.59’a kadar nüfus müdürlüklerinin yanı sıra e-Devlet ve Nüfusmatikler üzerinden yapılabileceği vurgulanarak; 18 Mart 2023’ten itibaren ise adres beyanına dair işlemler ilçe seçim kurullarının kararı ile yapılabileceği” duyurulmuştu.

TİHV’in yaptığı açıklamada bu duyuruya işaret edilerek “Bu sürenin bitiminde, 18 Mart 2023 tarihinde basın organlarında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yapılan ve deprem bölgesinden 345 bin 97 vatandaşın oy kullanmak için ikametgâh değişimi yapmış olduğuna dair bir açıklama yer almıştır” denildi. Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi:

“Her ne kadar oy kullanma hakkına sahip olan kişi sayısını tam olarak öngörmek olanaklı değil ise de milyonlarca yerinden edilmeye zorlanmış insandan sadece 345 bin 97 kişinin bulunduğu yerleşim biriminde oy kullanabilecek olması yurttaşlık haklarının kullanımı bakımından kaygı vericidir. Bu durumda sayısı bilinmemekle birlikte büyük bir seçmen nüfusu, eğer oy hakkını kullanmak isterse,  yaşamakta oldukları ağır travmatik sürece rağmen deprem bölgesindeki seçim çevresine gitmek zorunda kalacaktır.”

Olağanüstü bir travmaya ve pek çok hak ihlaline maruz kalmış ve tamamlan(a)mayan bir yas süreci yaşayan insanların oy haklarını kullanabilmeleri için gerçekleşmesi çok zor ve külfetli “tekliflerde/önerilerde” bulunmanın, bu insanların sahip olduğu yurttaşlığı ellerinden almaktan başka bir şey olmadığının vurgulandığı açıklamada şunlara yer verildi:

“Oy hakkı, yurttaşlara kamusal alana müdahil olabilmelerini, karar vericilerin icraatlarını eleştirebilmeyi, onların hesap verebilirliklerini ve maruz kalınan adaletsizliklerin bir daha tekrar etmemesini sağlayacak en önemli demokratik imkândır.

Bu imkânın tüm yurttaşlar için eşitlik ilkesine uygun olarak tesis edilmesi ise demokrasi ve insan hakları değerlerini referans alan devletlerin yükümlülüğüdür. Bu nedenle de oy hakkının kullanılabilmesi için güncellenen seçmen kütüklerinin güvenliği ile seçmen listelerinin doğru bir şekilde düzenlenmesi yükümlülüğü arasındaki dengenin ön koşulu insan hakları ilke ve değerlerine dayalı yaklaşımdır.”

Fotoğraf: Elif Görgü/Evrensel

‘Oy verebilmelerinin önündeki her türlü engel ve külfet kaldırılmalı’

Bu durumun işlendiği ve Birleşmiş Milletler tarafından 2021’de yayımlanan ‘Seçimlere İlişkin İnsan Hakları Standartları Rehberinde yer alan, “Başta kadınlar, azınlıklar, yerli halklar, ücra bölgelerde yaşayanlar ve ülke içinde yerinden edilmiş kişiler olmak üzere oy kullanma hakkından yararlanmak için gereken belgelere ilişkin ağır, külfetli veya kültürel olarak uygunsuz idari gereksinimler de dahil olmak üzere seçmen kaydının önündeki diğer makul olmayan engeller de ortadan kaldırılmalıdır” ifadelere işaret edilen açıklamada son olarak şu çağrı yapıldı:

“Kısacası toplum olarak yaşamakta olduğumuz bu derin yıkımdan en fazla etkilenen ve yerinden edilmeye zorlanmış yurttaşlarımızın haklarını kullanabilmeleri için halen bulundukları yerleşim yerlerinde oy verebilmelerinin önündeki her türlü engel ve külfetin kaldırılmasına yönelik kolaylaştırıcı yöntem ve tedbirler derhal alınmalıdır. Siyasal iktidar ve muhalefet partileri başta olmak üzere tüm kamuoyunu da eşitlik ilkesine sahip çıkmaya çağırıyoruz.”

You may also like

Comments

Comments are closed.