Son dönemin yeşil kitapları (3)

Arka kapaklarından

Okulöncesi Dönemde Çevre Eğitimi

Bir toplumun kendi geleceği olan çocuklarına bırakacağı en değerli hazinenin üzerinde yaşanabilir bir doğal çevre olduğu, herkesin hemfikir olduğu bir gerçektir. Kimsenin (en azından açıkça) karşı çıkmadığı görüşün bu gereklerini yerine getirmek konusunda ise bazı ülke toplumlarının ne yazık ki ayak diredikleri, gerekenleri yapmak konusunda isteksiz göründükleri de ortadadır. Her konuda olduğu gibi bu yaşamsal konuda da ilk ve yoğun olarak yapılması gereken, toplumdaki bireylerin bilinç düzeylerini ve farkındalıkları artırmaktır. Mümkün olan en erken yaşlardan itibaren doğal çevreyi seven, o çevreyi korumak ve geliştirmek için yapılması gerekenleri kendi düzeyinde bilen ve uygulayan bireyler yetiştirmek önem kazanmaktadır. O halde yapılacak olan, okulöncesi dönem çocuklarına sürdürülebilir çevre ile ilgili duyarlılık ve farkındalık kazandırmak üzere birçok ülkede olduğu gibi çevre eğitimine okulöncesi eğitim kurumlarından başlayarak ağırlık vermektir.
Yukarıdaki görüşlerden hareketle Sürdürülebilir Gelişim İçin Okulöncesi Dönemde Çevre Eğitimi isimli bu kitap, öğretmenlere ve araştırmacılara, okulöncesi dönem çocuklarının çevre konusunda duyarlılık ve farkındalık kazanmaları sürecinde bir yol gösterici olarak hazırlanmıştır. Çevre ile ilgili birçok konuda kuramsal bilgilerin sunulduğu kitap, çevre eğitiminin okulöncesinde nasıl uygulanması gerektiğini, konu ile ilgili uygulama örneklerini ve etkinlikleri de içermektedir.

Okulöncesi Dönemde Çevre Eğitimi -Sürdürülebilir Gelişim İçin-
Hülya Gülay – Alev Önder
Nobel Yayıncılık
2011

 

Çevreleme: Çevre Üzerine Sessiz Tartışmalar

“Çevre sorunu” sayılan oluşumlar yalnızca teknik ve teknolojik sorunlar mıdır?

“Çevre sorunu” sayılan oluşumlar yalnızca kişilerin, kuruluşların, hükümetlerin sorumsuzluklarından, bilgisizlik ve bilinçsizliklerinden mi kaynaklanıyor?

“Çevre sorunu” sayılan oluşumların gündeme gelmesinden “herkes” aynı düzeyde mi sorumludur?

“Çevre sorunu” sayılan oluşumların önlenmesine “herkes” aynı düzeyde mi katkıda bulunmalıdır?

Görünüşe göre herkes “çevrenin” korunmasını, “çevre sorunu” sayılan oluşumların önlenmesini istiyor; bu amaçla konulmuş onlarca anayasal ve yasal yaptırım, etkinlikte bulunan binlerce kişi ve kuruluş var; öyleyse çevre, neden gerektiğince korunamıyor?

“Çevre” yalnızca gönüllü kişi ve kuruluşların, meslek örgütlerinin özverili çabalarıyla korunabilir mi?

Siyasal partiler, sendikalar, üretici kooperatif ve birlikleri “çevre sorunu” sayılan oluşumların önlenmesi ve çözümlenmesini gerektiğince dert ediniyor mu?

“Çevrenin” gerektiğince korunabilmesi için bu türden birçok sorunun yanıtlanması, temelde de tüm yaşama alanlarının bu yanıtlara göre düzenlenmesi gerekiyor. Peki ama bu gereği kimler nasıl yerine getirecek; yine yalnızca “çevreciler” mi? “Hayır!” diyor Yücel Çağlar.  Çevreleme, Yücel Çağlar’ın bu yanıtının gerekçesi olabilecek değini ve tartışmalarından oluşan bir seçki. Bu tartışmaların artık seslice yapılması gerekiyor çünkü.

Çevreleme- Çevre Üzerine Sessiz Tartışmalar
Yücel Çağlar
İmge Kitabevi
2011

 

Dinler ve Çevre

Samimi bir özeleştiri ile, eğitim görmüş görmemiş, aklı başında her insan kendisine şu soruları sormalıdır: Acaba ben bu bozulma ve kirlenmenin neresindeyim? Doğanın bozulmasında doğrudan veya dolaylı olarak bir katkım var mıdır, yok mudur? Doğa bozulurken ben ne yaptım? Doğanın korunup kollanmasına yardımcı mı oldum, yoksa doğayı bozanlara seyirci mi kaldım? Özelde bütün eğitimciler, genelde ise toplum eğitimiyle yükümlü olan bütün aydınlar, aydınlık kafalılar bu soruları kendilerine sormalıdırlar.

Bizi bu çalışmaya iten temel sebep bu sorgulama olmuştur. Böylebir sorgulamadan sonra hasbelkader bir din eğitimcisi olarak”Dinler ve Çevre” konusunda bir çalışma yapmanın uygun olacağıdüşüncesiyle elinizdeki kitabı hazırladık.

Bu kitabı hazırlamaktaki amacım, çevre gibi önemli bir konuya dinî açıdan dikkat çekmektir. Yoksa ekolojinin bir uzmanlık işiolduğunu biliyorum. Bu itibarla yapacağım hatalar için konununuzmanlarından şimdiden bağışlanmamı diliyorum.

Dinler ve Çevre
Yaşar Fersahoğlu
Çamlıca Yayınları
2011

(Yeşil Gazete Kitap)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Bir güvercini sevmekle başlayacak her şey

Maalesef sorun yarattığı var sayılanlara karşı empati yoksunu, sadece kendi refahını gözeten adaletsiz çözümler üretmek yalnızca 'Güvercin Kakası' kitabındaki kasaba halkına mahsus değil. Katliam Yasası'nı unutmadınız değil mi?

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Çocuklar doğanın sözcüsü olunca..

Çocukların da, doğanın da hakları durmadan ihlal ediliyor. Oysa sağlıklı bir ekosistemde yaşamak sadece bütün canlıların hakkı değil; aynı zamanda çocuk haklarının da bir parçası

Güldünya Yayınları’ndan yeni kitap: Bir Özgürleşme Kılavuzu

Alman gazeteci, yazar Katrin Rönicke’nin kaleme aldığı kişisel anlatısı Bir Özgürleşme Kılavuzu’nda feminist olduğu için mutlu olan ve feminist olmanın zorluklarıyla baş etmeye çalışan her kadın için yararlı olabilecek şeyler var.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Pati patiye, el ele Dünyayı tamire: Zaman Yolcusu Kreta

Gülşah Özdemir Koryürek'in 'Zaman Yolcusu Kreta: Tüketme, Tükenme' kitabının ana konusu, içinde yaşadığımız 'iklim krizi". Dünyayı kurtarmak isteyen çocukların öyküsünü anlatan yazar sadece bir edebi eser yaratmakla kalmamış; bütün okurları toz bulutlarından kara deliklere kadar astronomi ile ve dünyamızın jeolojik tarihiyle tanıştırmak istemiş.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Önyargı ejderhalarına karşı karanfil kokulu savaş – Eda Uysal

'Karanfiller ve Domates Suyu', insanın doğayla kurduğu bağı gösteren ve dezavantajları bulunan bireylerin görünür olmalarına dair farkındalık yaratan çarpıcı bir öykü.

EN ÇOK OKUNANLAR