Hafta SonuKitapManşet

Son dönemin Yeşil Kitapları

0

Organik Ötesi Tarım

Nasıl bir tarım istiyoruz?

36 organik ötesiBu sorunun etrafında sürüp giden yoğun tartışmalar var. Bu tartışmalar çoğu zaman makro politikalara kilitleniyor. Oysa küçük köylülerden, büyük ölçekli çiftçilere, şehirde tarım yapan kent bahçecilerinden, balkon bahçecilerine tarımsal faaliyette bulunanlar için ortak değerler ve yöntemler oluşturmak mümkün.

Son yıllarda adını daha fazla duyduğumuz Fukuoka’nın doğal tarımı, organik tarım, ekolojik tarım ya da permakültür gibi kavramlar, tarımsal faaliyetlere daha çok etki ediyor. Hakan Ozan Erzincanlı kendi ziraat deneyiminden yola çıkarak, bütün bu isimlendirmeleri örneklerle ilmik ilmik işleyerek, bütünlüklü bir tarımsal yöntem geliştirmemizin yollarını öğretiyor. Anadolu’nun 10 bin yıllık tarımsal deneyimini hazmetmiş, dünyanın çeşitli kültürlerinde yoğrulmuş yeni yöntemleri çok iyi kavramış ve çarpıcı çözüm önerileri ile bize yeni ufuklar açan Hakan Ozan Erzincanlı bir seri olarak tasarladığı kitaplarının ilkini, iştahla okumanız için hazırladı.

Organik ötesi tarım, yeşil politika kitaplığından yayınlandı. Çünkü yeşil politika özünde, mikro olanı öne çıkartır. Kavramları çok yenidir. Okudukça/içinde yer aldıkça yeni bir dünyanın, yeni bir bakış açısının kapıları coşkulu bir şekilde önümüze açılır.

Yeni İnsan Yayınevi’nin açmaya gayret gösterdiği kapı, işte bu şenlikli kapıdır.(Tanıtım bülteninden)

Organik Ötesi Tarım
Hakan Ozan Erzincanlı
Yeni İnsan Yayınevi
2013

 

Güvenliğin Doğası Doğanın Güvenliği 

37 doğaBu kitap, Taksim Gezi Parkı’nın doğaya ve insana değer vermeyen, “ben yaptım, oldu”cu bir mantıkla dönüştürülmesini engellemeye yönelik protestolarla başlayan, azalıp artan gerilimlerle ve can kayıplarıyla süregelen eylemlerin okunması noktasında farklı bir pencere açma ihtimaline sahip olsa da son zamanlarda raflarda fazlasıyla rastlanan Gezi Parkı kitaplarından bir tanesi değildir. Ama akademik anlamda 2008’e, doğayı dikkate alan bir bakış açısının geliştirilmesi anlamında ise 1990’lara dayandırabilecek bir sürecin ürünü olarak, insanlığın karşı karşıya bulunduğu birçok sorunun kaynağı sosyo-ekonomik düzenden hala memnun olmayışın bir ifadesidir. Ortada, doğaya ve dolayısıyla canlılara yönelmiş bir haksızlık söz konusudur. Bu kitap, bu haksızlığı deşifre etmeye yönelik bir tutumla ilgilidir. (Tanıtım bülteninden) 

Güvenliğin Doğası Doğanın Güvenliği 
Çağdaş Dedeoğlu
Paraf Yayınları 
2013

 

Hadisler ekseninde çevre ahlakı

38 hadisİnsanın, içinde yaşadığı çevreyle ilişkisi nasıl olmalı?
“Doğayı sevelim, yeşili koruyalım” söylemi, doğru ve sağlıklı bir çevre-insan ilişkisi oluşturmak için yeterli mi?
Seküler bir insan ve kâinat anlayışıyla ne kadar yol alınabilir?
Yarattığı çevreyle insana öğüt veren, nimet bahşeden, ibret sunan ve sınav alanı açan bir Yaratıcı inancına odaklanmayan bilgi üretimleri ekolojik krizi çözmede yeterli olabilir mi?
Diğer taraftan, içerdiği anlam boyutu irdelenmeden tabiata dair Kur’an ayetlerini sadece sıralamakla; temizliğe, çevreyi korumaya, ağaç dikmeye ve israfa dair hadis metinlerini sadece derlemekle yetinmek ne ölçüde doğru ve ne ölçüde çözüm üretici?
Elinizdeki kitap, bu sorulardan hareketle ilerliyor ve dinî önceliklerle eşzamanlı biçimde ekolojik buhranı irdeleyen, etik kuramları ve fikrî gelişimleri izleyebilen, aralarında kurduğu bağ sayesinde zenginlikleri artıran ve duyarlılıkları derinleştiren bir çevre ahlakının izini sürüyor.
Çevre deyince hâlâ daha yere çöp atmamak ve ağaç kesmemek dışında birşey düşünemeyen, ekolojik bunalımın boyutları konusunda küresel ısınmadan başka örnek sunamayan bir zihniyet karşısında, Hadisler Ekseninde Çevre Ahlakı’nın söylediği çok şey ve açtığı çok önemli bir ufuk var.. (Tanıtım bülteninden)

Hadisler ekseninde çevre ahlakı
Huriye Martı
Nesil Yayınları
2013

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.