Brezilya‘nın iklim şefi Ana Toni, zenginlere getirlecek yüzde 2’lik bir servet vergisinin iklim kriziyle mücadele için 250 milyar dolarlık bir finansman sağlayabileceğini söyledi.
Bu radikal plan yalnızca 100 milyarder aileyi etkileyecek ancak toplanan para gezegen için dönüştürücü bir etkiye sahip olacak.
Vergiye ‘açıkça’ itiraz eden olmadı
Dünyanın en gelişmiş ve gelişmekte olan 20 ekonomisinden oluşan G20 grubu maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, 25-26 Temmuz’da Rio de Janeiro‘da bir araya geldi.
Gündemin en önemli maddelerinden biri Brezilya’nın 1 milyar dolardan fazla varlığa sahip olanlara yüzde 2 oranında servet vergisi getirilmesi önerisi yer aldı.
Başkan Luiz Inácio Lula de Silva hükümetinin iklim değişikliğinden sorumlu ulusal sekreteri Ana Toni, hiçbir hükümetin vergi aleyhine bir beyanda bulunmadığını ancak bazı ülkelerin diğer ülkelere göre vergi konusunda daha çekimser olduğunu belirtti.
Servet vergisi fikrinin açıkça eleştirilmemesi vergi teklifinin onaylanma olasılığının yüksek olduğu anlamına gelmiyor. Birçok hükümet, iklim acil durumunu ele almak için zenginlerden para toplayacak bir planı halka açık şekilde eleştirme konusunda isteksiz.
Küresel vergi fikri tepki çekebilir
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Hazine Bakanı Janet Yellen, ABD’nin küresel bir girişime ihtiyaç görmediğini belirtti.
“İnsanlar küresel vergilere sıcak bakmıyor ve küresel vergilerin nasıl uygulanacağı konusunda bir sürü soru işareti var” diyen Toni, G7 maliye bakanlarının asgari yüzde 15 kurumlar vergisi koyma anlaşmasını örnek göstererek küresel olarak vergi koymanın mümkün olabileceğine dikkat çekti.
Ancak Toni, zenginlerin farklı ülkelere taşınmasını engellemek için verginin mutlaka küresel olarak uygulanamsı gerektiğini vurguladı.
Servet vergisinin yaklaşık 100 aileyi etkileyeceği etkilemesi hesaplanıyor. Dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesimi, geçen yıl servetlerine 42 trilyon dolar ekledi. Bu da en alt yüzde 50’lik kesimin 36 katına denk geliyor.
Bu tür vergiledirmeyle toplanan fonların nasıl kullanılacağı da önemli sorulardan biri. Bazı ekonomistler gelirin iklim kriziyle mücadeleye harcanmasının küresel eşitsizliklerle mücadele etmek için kullanılmasından daha fazla kabul görebileceği görüşünde. Bazıları ise paranın en azından bir kısmının yoksullukla mücadeleye ayrılması gerektiğini söylüyor.
İngiltere finansman taahhüdüne geri döndü
İngiltere‘nin enerji sekreteri Ed Miliband, geçen hafta COP başkanlarının bir araya geldiği bir etkinlikte İngiltere’nin gelişmekte olan ülkelere 2026 yılına kadar 11,6 milyar sterlin değerinde iklim yardımı taahhüdünü doğruladığını belirtti. Seçimlerden önceki hükümet, bu taahhütten vazgeçeceğini açıklamıştı.
Taahhüdün doğrulanması Küresel Güney’in sivil toplum temsilcileri tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak Toni, İngiltere’nin daha ileri giderek emisyonlarını azaltmak için daha katı planlar sunması gerektiğini belirtti.
İngiltere’nin finansal liderliğinin iklim finansmanı için kritik önem taşıdığına dikkat çeken Toni, “İngiltere hükümetiyle yeni bir finansal mekanizma üzerinde çalışmayı dört gözle bekliyoruz” dedi.