Roboski katliamı için adalet istiyorum!

Sosyal medya yolu ile aktivizm sitesi Change.org’da  Zeynep Tanbay tarafından “Roboski katliamı için adalet istiyorum!” imza kampanyası başlatıldı.

Tanbay’ın Cumhurbaşkanı’na yönelik başlattığı kampanyada geçtiğimiz yıl iha (insansız hava aracı) tarafından atılan bombalarla hayatlarını kaybeden 34 Roboskili gencin ölümünden dolayı devletin resmi olarak özür dilemesi takep ediliyor

Change.org üzerinden imza atılarak katılımın mümkün olduğu kampanyanın çağrı metni şu şekilde

DEVLETİN RESMİ OLARAK ÖZÜR DİLEMESİNİ TALEP EDİYORUM.

Bundan tam 1 yıl önce, 28 Aralık 2011’de, Roboskî’de korkunç bir katliam yaşandı. TSK savaş uçakları ‘sınır ötesi operasyon’la, çoğunluğu çocuk olan 34 sivil yurttaşını bombalayarak katletti.

Şırnak ili, Uludere/Qileban ilçesi Roboskî bölgesi diye biliniyor. Sınırın hemen yanında 150-170 haneli Roboskî (Ortasu) ile 540 haneli Beju (Gülyazı) köyleri koruculuk ve kaçakçılık dışında hiçbir geçim kaynakları olmayan iki köy.

“Dedemizden beri kaçağa gideriz. Zaten köyün yarısı burası, yarısı Irak’ta,  akrabalar da öyle, kız verdik. Orada sınır yok, taş var”, diyor köylüler.

34 yitik can arkalarında iki koca köyün onlarca ailesini acı içinde bırakırken, TC Başbakanı, İçişleri Bakanı ve Genelkurmay Başkanı olayın üstünü örtmeye çabalayarak 34 insana ve ailelerine hakaret etti.

Ölümlerin acısına devletin ahlaksız tutumu ve üstünden tam bir yıl geçmesine rağmen suçluların, bombalama kararını verenlerin ortaya çıkmaması, çıkartılmaması ile, adaletin yerini bulmaması da eklenince çok iyi bildiğimiz; “TC Devleti: katlet, inkâr et” politikası ile yüz yüze gelindi. Yine, yeniden!

15 Kasım 1937’de Sey Rıza’nın idam edilirken söylediği  “Ayvo, zulumo, cinayeto” cümlesinden, 28 Aralık 2011’e ne değişti?

Hâlâ ayıp, hâlâ zulüm, hâlâ cinayet!

Roboskî katliamı ve davası büyük bir kırılma noktası, bir mihenk taşı oldu. Bu ülke artık bir katliam, bir inkâr, bir adaletsizlik daha kaldıramayacak duruma geldi.

Biz Fırat’ın batısında yaşayanlar, Fırat’ın doğusunda olanları biliyor, duyuyor ve görüyoruz artık.

Ve sessiz kalmaya niyetimiz yok.

Roboskî köylüleri yalnız değil demek için,

Ailelerin acısı bizim acımız olduğu için,

Roboskî katliamını unutmadığımızı hatırlatmak için,

Roboskî davasını başlatacağız ve sonuçlandıracağız demek için,

Cumhurbaşkanı ve TBMM’ye,

katliamdan tüm sorumlu ve suçluların ortaya çıkması ve yargılanmaları için, soruşturma ve yargı sürecini derhal ve acilen başlatacak adımları atmalarını;

Hükümete,

resmî olarak Roboskî katliamından özür dilemesini TALEP EDİYORUM.”

(Yeşil Gazete)

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İstanbul’dan Van’a kadar kıyılara eşit ve ücretsiz erişim için eşzamanlı eylemler yapıldı

Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı'nın çağrısıyla, Adalar'dan Van'a kadar ülkenin dört bir noktasında bir araya gelen yurttaşlar, kıyılara ücretsiz ve eşit erişim hakkını, kıyıların korunması gerektiğini dile getirerek hükümete 'Anayasa ve Kıyı Kanunu'nu uygula' diye seslendi.

Kazma Bırak: İklim değişikliğiyle başa çıkabilecek radikal önlemler istiyoruz

Kazma Bırak kampanyası ekibi, Yunanistan'daki yangınlarla ilgili açıklamada bulunarak yangını söndürmenin bir önlem olmadığını, artık bunun için radikal bir çözümün gerektiğini belirtti: 'İklim değişikliğinin etkilerini görmezden gelen, artan orman yangınlarıyla mücadele edebilecek hizmetleri azaltan iktidarlara karşı, iklim değişikliğiyle başa çıkabilecek radikal önlemler istiyoruz.'

Akdeniz foklarının yaşam alanına inşa edilen kaçak iskele sökülüyor

İzmir’in Karaburun ilçesinin Mordoğan Ayıbalığı Mevkii’nde bulunan kaçak iskele, bir yıldan uzun süren yazışmaların ardından nihayet sökülüyor.

ILGA Avrupa: Türkiye’de LGBTİ+’lar hükümetin yasaklarına karşı direniyor

ILGA-Avrupa'nın Türkiye'deki Onur Ayı etkinliklerine ve yürüyüşlerine ilişkin raporunda, Türkiye'deki hükümetin LGBTİ+'lara yönelik nefret söylemlerine, yaptırımlarına, baskılarına ve bunu politikanın bir parçası haline getirerek kurumsallaştırmasına dikkat çekildi. Raporda LGBTİ+'ların direnmeyi sürdürerek yürüyüşleri gerçekleştirdiğine de vurgu yapıldı.

Malatya Çevre Platformu’ndan Vahşi Madencilik, İnsan ve Çevre Sorunları forumuna davet

Malatya Çevre Platformu, tüm duyarlı çevre kurumlarını ve aktivistlerini 27-28 Temmuz’da Arguvan Türkü Festivali’nin yapıldığı Nazım Hikmet Meydanı’nda düzenlenen Vahşi Madencilik, İnsan ve Çevre Sorunları formuna davet etti.

EN ÇOK OKUNANLAR