Mühendisler: Hatay’ı Samandağ sahilinden çekilen tuzlu kum yıktı

Hatay İnşaat Mühendisleri Odası'nın eski başkanı Cihat Mazmanoğlu, kentteki yıkımın göz göre göre geldiğini söyledi: Antakya’nın zemini lapa gibidir. Asıl sorun, Samandağ sahilinden çekilen tuzlu kumun binalarda kullanılmış olmasıdır.

Maraş merkezli iki büyük ve yıkıcı depremin ardından önceki gün de Defne merkezli 6.4’lük depremin vurduğu Hatay’da yıkılan 30-40 yıllık binalarda, Samandağ sahilinden çekilen tuzlu kumun kullanıldığı belirtildi.

Milliyet‘e konuşan Hatay Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Rasim Can, depremin bölgede yol açtığı yıkımın göz göre göre nasıl geldiğini bir kez daha ortaya koydu. “Antakya’nın zemini lapa gibidir” diyen Can, binaların nasıl yapıldığı hakkında da şu bilgileri verdi:

‘Yaşanacak felaketi bir türlü anlatamadık’

Hatay İnşaat Mühendisleri Odası eski Başkanı Cihat Mazmanoğlu da “Bir türlü yaşanacak felaketi anlatamadık” dedi:

“Mühendislik yerine klasik müteahhitlik anlayışla inşa edilen yapıların birçoğu ağır hasarlı veya yıkıma uğradı. Maalesef eski yapıların birçoğunda Samandağ sahilinden alınan tuzlu kum kullanıldı. Deniz kumu kullanılmasa belki bu kadar yıkım olmayacaktı. Nerede hata yaptığımızı oturup düşünmek gerekiyor. İvme değerleri hesaplananın çok üzerinde geldi. İnşaat mühendisi olarak projelerimizi bina yıkılmayacak diye yaparız. Mühendislik hizmeti alınmadığından bu tabloyu yaşadık. Mühendislik hizmeti almış bazı binaların yıkılması malzeme ve denetim eksikliğinden kaynaklanıyor olabilir. Tarım arazilerinin imara açılmaması konusunda uyarılarımız olmuştu. Dağılmış vaziyetteyiz. Kent yerle bir oldu. Hatay zor toplanır.”

‘Tuzlu kum korozyon yaratıyor’ 

İskenderun Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Semir Över ise Antakya başta olmak Hatay’ın birçok ilçesinde özellikle 1999 depremi öncesi yapılan binaların büyük bölümünün deniz kumuyla inşa edildiğini ifade etti:

“Tuzlu kum, inşaatın demir ve donatılarında korozyona neden olduğu gibi yeterli mukavemeti gösterecek sıkılaşmayı sağlayamıyor. Hatay’da yapıların inşasında her şey düzgün olarak ilerlese böylesi bir felaket ve zarar yaşanmazdı. Son 15 yılda yeni imara açılan alanlarda bile zemine bağlı riskler gözetilmedi.”

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR