Haber HattıManşet

Mersin Ayrımcılıkla Mücadele Platformu temsilcilerine savunuculuk ve lobi atölyesi

0

Mersin Ayrımcılıkla Mücadele Platformu’nu (MAYRIP) oluşturan 23 Sivil Toplum Kuruluşundan (STK) temsilciler 24 Mayıs Cumartesi günü Sahil Martı Oteli’nde tüm gün süren Savunuculuk ve Lobi  Atölyesi‘ne katıldı.

Kozmopolit bir şehir olan Mersin’de temel amacını dezavantajlı birey ve gruplara karşı yapılan her türlü ayrımcılıkla mücadele etmek olarak açıklayan MAYRIP 3 Mayıs’ta Mersin Gazeteciler Cemiyeti’ndeki basın açıklamasının ardından Savunuculuk ve Lobi Atölyesi için biraraya geldi.

3 mayrıp

İnsan Hakları Ortak Platformu‘ndan (İHOP) Feray Salman‘ın kolaylaştırıcılığında gerçekleşen atölyenin ardından Eşit Haklar için İzleme Derneğinden (ESHID) Nejat Taştan iki hafta önce kendisi tarafından MAYRIP’ı oluşturan 12 stk temsilcisi ile birebir yaptığı anket çalışmasının sonuçlarını aktardı.

“Savunuculuk Görünmez Olanı Görünü Hale Getirme Çabasıdır”

Atölyeye savunuculuğun tanımı ile başlayan Feray Salman, savunuculuğun asıl olarak görünmez olanı görünür hale getirebilme çabası olduğunu belirterek dezavantajlı grupların karşı karşıya kaldığı hak ihlalleri ve ayrımcılık ile mücadele edebilmenin yegane yolunun bu tutumları görünür hale getirmek, yasal zeminde yapılması elzem tüm hukuki yolları kullanmak ve yurtiçi / yurtdışı platformlara ayrımcılık örneklerini taşımak olduğunu söyledi.

Dezavantajlı grupların sokaktan çekilmek yerine bilakis sokağın içinde daha çok ve daha gür var olabilmesinin önemine değine Salman, bunu sağlamak için de ayrımcılığı görünür hale getirmek ve ortadan kaldırmak gerektiğini sözlerine ekledi.

14 mayrıp

Ölçülemeyen hiçbir şeyin sonucunun meşru olamayacağını bu nedenle de her türlü ayrımcılığın raporlanması, yerel ve/veya ulusal medyada haber olmasının önemine de değine de İHOP’tan Feray Salman, Savunuculuğun örgütlenebilmesi için gerekli aşamaları da Hazırlık, Tanımlama, Haritalama, Harekete Geçme, Yöntem Seçme ve Değerlendirme olarak sıraladı.

Sivil Toplumun Mağdur Edebiyatı Yapma Lüksü Yoktur

Savunuculuk yaparken ayrımcılığa uğrayan mağdurun yanısıra ayrımcılığa ya da hak ihlaline yol açan kurum mensubunu da kimi zaman kendi tarafımıza çekmemiz gereken durumlar ile de karşılaşabilineceğini söyleyen Feray Salman, bu yapılmadığında karşımıza çıkanın “düşmanlar arası çatışma”ya döneceğini ve çözümsüzlüğe yol açabileceğini sözlerine ekledi.

“Sivil Toplumun mağdur edebiyatı yapma lüksü yoktur” diyen ve her ayrımcılığın hak ihlali olduğunu ancak her hak ihlalinin ayrımcılık olmadığını, bu farkın net olarak anlaşılması gerektiğini de vurgulayan Salman, MAYRIP’ın ayrımcılıkla mücadele için yapabileceklerini de, Baro kanalı ile hukuksal temsili harekete geçirmek, raporlama yapmak, şikayet dilekçeleri hazırlayarak idari ya da adli yargıda işlemler başlatmak olarak sıraladı.

Anket Sonucu: Ayrımcılığa En Fazla Uğrayan Kesim LGBTİ Bireyler

15 mayrıp

Savunuculuk ve Lobi Atölyesi’nin ardından MAYRIP’ı oluşruran stk’lardan 12’sinden temsilciler ile yaptığı ankete dair sonuçları paylaşan ESHİD’den Nejat Taştan ise stk temsilcilerinin kendi alanlarında ulusal ve uluslararası mevzuata hakim olamadıklarının gözlemlendiğini söyledi.

12 stk temsilcisine de “Sizce ayrımcılığa en fazla uğrayan kesim hangisi?” sorusunu yönelttiklerini, biri hariç hiçbirinin kendi kesimini listenin başına yerleştirmemesinin MAYRIP’ı meydana getiren stklar arası empati açısından memnuniyet verici olduğunu aktaran Nejat Taştan, hemen hemen tüm sivil toplum kuruluşlarının en fazla ayrımcılığa uğrayan kesim olarak LGBTİ bireyleri göstermiş olmasının da önemine değindi.

Fotoğraflar: Canan Ekinci

Haber: Alper Tolga Akkuş

(Yeşil Gazete)

More in Haber Hattı

You may also like

Comments

Comments are closed.