Küçük ada devletleri iklim krizine karşı ‘acil eylem’ istiyor

İklim krizinin sonuçlarını derinden yaşayan ada devletleri, COP25de zengin ülkeleri mali yardım ve karbon ticareti konusunda gerekli uzlaşmadan kaçmakla suçladı.

Küresel ısınmaya bağlı olarak yükselen deniz seviyesi yüzünden  haritadan silinme riski altındaki ada ülkeleri, zengin ülkeleri iklim krizinin aciliyetini kavrayamamakla suçluyor.

Madrid’de  2 Aralık’ta başlayan BM İklim Zirvesi (COP25) müzakerelerinde, hükümetlerin küresel ısınma ile mücadele kapsamında emisyonlarını azaltmaları adına daha iddialı hedefler açıklamaları bekleniyordu. Ancak normalde bugün (13 Aralık) son bulması planlanan zirvede sel, kuraklık ve kasırgalardan etkilenen ülkeler, sanayileşmiş ülkelerin mali yardım ve karbon ticareti konusundaki karmaşık görüşmeleri ilerletmek için gereken uzlaşmayı reddettiklerini söylüyorlar.

Küçük ada devletleri ittifakının bir parçası olan Grenada’nın Çevre Bakanı Simon Stiell, pek çok ülkenin ifade ettiği endişelerle müzakerelerdeki görüşleri arasında tutarsızlık olduğunu söyledi. Basın toplantısında “COP’ta son saatlere girerken, her ülkeye hedeflerinin ne durumda olduğunu soracağız” diyen Steil, “Paris Anlaşması’nın ruhu ve amaçları sonu gelmeyen tartışmalarla madde madde aşındırıldı” diye konuştu.

Paris Anlaşması, fosil yakıtların yakılmasından kaynaklanan ortalama küresel sıcaklıktaki artışı sınırlayarak iklim bilimcilerin öngördüğü karanlık senaryolardan kaçınmayı amaçlıyor.

Ada ülkeleri, karbon ticareti ile ilgili yeni kuralların, Avustralya gibi ülkelerin önceki programlardan mevcut emisyon hedeflerine yönelik eski kredileri saymalarına izin verecek boşluklar içermediğinden emin olmak istiyorlar. Ayrıca iklim değişikliğinin sonucunda maddi veya fiziksel zarar gören ülkeleri desteklemek için yeni bir fon kurulmasını talep ediyorlar.

Fiji Ekonomi Bakanı Aiyaz Sayed Khaiyum da toplantıda, “Birçok kardeş ulusun hissettiği kayıp ve hasarı gerçekten telafi edebilmemiz için net ve öngörülebilir bir finansmana ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

Diplomatlara göre, Paris Anlaşması’ndan çekilme sürecini resmen başlatan ABD ile birlikte diğer yüksek emisyon salımı yapan ülkeler tazminat taleplerine kapı açma konusunda ihtiyatlı davranıyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR