LGBTİ+ManşetTürkiye

Komisyon görüşmeleri: Cinsel yönelimin bilirkişisi olarak konuşan ürologdan, vekillerin homofobi yarışına…

0
komisyon

AKP’nin başörtüsü düzenlemesini de içeren anayasa değişikliği teklifi, insan hakları açısından tarihe geçecek cinsten bir ‘anlatı’yla TBMM Anayasa Komisyonu‘nda kabul edildi.

“Başörtüsüne anayasal güvence” getiren ve ailenin yeniden tanımlandığı anayasa değişikliği teklifi yalnızca din ile devlet işlerinin bir cümle içerisinde toplandığı bir teklif değil, aynı zamanda LGBTİ+’ları da dışlayan bir yapıya ve maddeye sahip olduğu için zaten oldukça eleştiriliyor. Bunun üzerine Komisyon görüşmeleri sırasında bir ürolog LGBTİ+’lar üzerine açıklamalarda bulunması üzerine bir bilirkişi mahiyetinde dinlenmek üzere davet edildi.

İktidarın Anayasa değişikliği teklifine CHP ve İYİ Parti destek vermeyecek
Başörtüsü teklifi komisyondan geçti: Muhalefet salonu terk etti
İHD’den LGBTİ+ avına karşı açıklama: LGBTİ+ hakları insan haklarıdır 

T24‘ten Eray Görgülü‘nün aktardığına göre; söz konusu ürolog Prof. Dr. Zeki Bayraktar. Prof. Dr. Bayraktar,“Henüz bunun kamuoyu tarafından da algılanabildiğini düşünmüyoruz çünkü bu dip dalga kamuoyunun algılayabileceği şekle gelmemiş. Kamuoyu eşcinsel ve transseksüel bireyleri görür, biz ise bunun öncüllerini görüyoruz şu anda. Eğer biz bu süreci doğru yönetemezsek; önümüzdeki yıllarda eşcinsel ve transeksüel vakalarda bir patlamayla karşı karşıya kalabiliriz” ifadelerini dile getirdi.

‘Burada derin bir cehalet görüyorum’

Eşcinsellik ve transeksüellikten birer ‘vaka’ olarak bahseden Ürolog Bayraktar’a, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, “Sapıklık, sapkınlık diyorsunuz. Cinsel kimlik ürolojinin alanı mı?” diye tepki gösterdi. Emir, konuyla ilgili konuşmak üzere bir üroloğun değil, bir psikiyatristin getirilmesi gerektiğini belirterek şunları aktardı:

“Komisyonun ilk gününde ısrarla Türk Psikiyatri Derneği’nin bir temsilcisini çağırın demiştim. Bilim insanı gelsin, birkaç kişi gelsin, Türk Tabipler Birliği’nden de gelsin ve bu konuda bizi aydınlatsınlar. Ben burada derin bir cehalet görüyorum.”

“Ya, bu yüce Meclis bunlara mahkûm mu? Evet, bakın bu soruların hangisi ürolojinin alanıdır? Hocam, bakın söylediğiniz kelimeler… Ergenlik karmaşası ürolojinin alanı mıdır? Psikolojik sorunlar ürolojinin alanı mıdır? İntihar, depresyon ürolojinin alanı mıdır? Ruh sağlığını korumak, cinsel kimlik ürolojinin alanı mıdır hocam?” sorularını yönelten Emir’e, yanıt veren Ürolog Bayraktar şu ifadeleri kullandı:

“Mesela interseks dediğimiz hasta grubu tamamen ürolojinin alanıdır, psikiyatristler tek bir interseks görmezler, bir. Transeksüeller yani cinsiyet değiştirme ameliyatları…”

Emir’in yanıtı ise şöyle oldu:

“Ya yapmayın, ameliyata son anda size geliyorlar.”

Bakandan da homofobik açıklama

Sputnik’ten Osman Nuri Cerit’in aktardığına göre; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Ankara temsilcileri ile bir araya geldiği bir toplantıda homofobi nefret söylemlerinin üzerine bir tuğla daha koyarak eşcinsellikle mücedelenin yaşam tarzına müdahale algısı olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi.

Bakan Derya Yanık, anayasa değişikliği teklifine ilişkin gelen soruları şöyle yanıtlandırdı:

“Türkiye’de özellikle gençler veya aile değerlerine yönelik bir takım hassasiyetler, çalışmalar maalesef uzun zaman yaşam tarzına müdahale tepkisi ile karşılaştı. Eşcinsel vatandaşlarımız bizim vatandaşlarımız. Haklarını korumak ayrı bir konu. Bu devletin sorumluluğu ve bundan taviz veremezsiniz. Ama öbür taraftan eşcinselliği normalleştirmek, eşcinselliği kamusal alanda hiçbir problem değilmiş gibi kabul edilmesini sağlamayı bizden hiç kimse beklemesin. İkisi birbirinden ayrı şeyler. Dünyada keskin bir LGBT propagandası yürütülüyor. Bunun arkasında büyük bir ekonomik desteğin olduğu, lobi desteğini yürütüldüğü biliniyor. Biz sadece kendi inanç değerlerimiz çerçevesinde değil, öbür taraftan insani değerleri çerçevesinde de eşcinselliğin normalleştirilmesine, yayılmasını göz yumamayız.”

Milletvekillerinin homofobi yarışı

Dün (24 Ocak) komisyon görüşmelerinde söz alan milletvekilleri ise homofobik ifadeleriyle ötekileştirme konusunda adeta birbiriyle yarıştı.

Komisyon görüşmelerinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan konuşurken MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, söz alarak “41’e gel, 41’e” ifadelerini kullandı.

Sözü geçen 41’inci madde “Evlilik birliği ancak kadın ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir” ifadeleriyle bir ailenin tanımını yapıyor.

Konuşmasına devam eden CHP’li Tezcan’a yönelik olarak MHP’li Feti Yıldız, “Yeni bir şey sorayım o zaman. Listelerde yer verecek misiniz LGBT’ye?” diye bir soru yöneltiyor.

Tezcan’ın bu soruya da yanıt vereceğini söylemesinin ardından CHP’li Engin Altay, MHP’li Feti Yıldız’a “LGBT’ye niye bu kadar ilgilisin Feti Bey” sorusunu yönlendiriyor.

CHP’li Bülent Tezcan, “24’üncü madde üzerinden tartışma başladı mı? Çözeriz 24’üncü maddeyi; İYİ Parti’yle beraber geliriz, sizin teklifiniz üzerine bir teklif veririz. Gelin, herkesi kucaklayacak, ayrım yapmayacak, mahzurları… Sizin yapmadığınızı yani bizim kanun teklifimize sizin yapmadığınızı biz yaparız. Ha, 41 ’inci madde meselesine gelince.

Arkadaşlar, sizin oyunun kurallarını koymanızın, hakemi belirlemenizin, sahayı seçmenizin ve böyle önemli bir meseleyi hiç gündemde yokken bir seçim malzemesi hâline getirip gollük pas hâline getirmenizin; hatta daha da ötesinde, bu meselede, toplumda var olmayan yeni çatışma ve yara alanları açmanızın malzemesi olmayız. Ha, öyle bir düşünceniz varsa zaten gideceksiniz, yüz on dört gün sonra yoksunuz; yüz on dört gün sonra Türkiye’de, inşallah, yeni bir iktidar gelecek ve inşallah, o yeni gelen iktidar Türkiye’ye nefes aldıracak, huzur bulduracak bir Anayasa’yı da yapacak milletle beraber ve orada hep beraber bütün bu meseleleri konuşmayacağız “ ifadelerini kullanıyor.

Komisyonun bir sonraki oturumunda ise AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Leyla Şahin Usta, LGBTİ+’lardan bir “dayatma” olarak bahsediyor:

“Ailenin korunması meselesine gelince, tabiiki birtakım lobi faaliyetleri var bu konuda.

Buradaki lobi faaliyetlerine Türkiye’yi terk etmek ve lobicilik üzerinden yaptığımız her türlü kanuni düzenlemeyi kadınları korumakla ilgili, kadına yön elik şiddetle ilgili bu ülkede 2002 ’den sonra yapılan her türlü çalışmayı görmezden gelmek insafsızlık olur.

6284, kadınları koruyan en önemli kanunlarımızdan bir tanesi ve şu anda yürürlükte ve uygulanıyor. Daha da iyisini yapmak için var mıyız? Elbette ki varız ama bunun yolu LGBT lobilerinin bize dayatmalarıyla bu işi, bu ülkeyi yönetmek değil, tam ters ine bu ülkenin millî ve manevi değerlerine bağlı kalarak ve onlara dayanarak bu ülkenin kendi insanının, kendi medeniyetimizin, kültürümüzün bize bıraktığı emanetlere bağlı kalarak biz ailemizi de kadınları da koruma gücüne sahibiz.”

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ise LGBTİ+’lara dışlayan şu cümleleri TBMM Anayasa Komisyonu’nda dile getiriyor:

“41’inci maddede de… Geçenlerde … Biz partimizin genel olarak veya grup olarak yurtdışındaki görevlendirmelerinde bulunuyoruz. Fransa, Lyon Rhone-Alpes Bölgesi’ne gittik, dört gün orayı gezdik. Oradaki hemşehrilerimizin tamamının ısrarla söylediği bir şey var: ’Vekilim Avrupa’da son dönemde LGBT inanılmaz derecede baskıcı. Çocuklarımıza ilkokulda ve ortaokulda bunun dersini veriyorlar. Biz ailede ‘hayır, evladım böyle bir şey yoktur. ’ dediğimizde çocuklarımızı almaya kadar giden bir süreç yaşıyoruz’ Hatta Danimarka‘da gittiğimizde böyle bir olayla karşılaştık.

Şimdi, bu, Avrupa’da çok yaygınlaşmış durumda. Lyon’un Belediyesinin 15 meclis üyesinin, işte, 7’si 8’i açıktan ‘LGBT’yim’ diyor bir kısmı da gizli ‘LGBT’yim’ dediler ve o günkü basına da çok ciddi yansımıştı. Şimdi Avrupa’da ve dünyanın birçok yerinde hem büyük şirketler hem sosyal medya kuruluşlarının sürekli bunları gündeme getirdiği ve bunun la ilgili çok ciddi örgütlenmelerin olduğu bir toplumda 42’inci maddeye ‘Evliliğin erkek ve kadınla olur’ hükmünü yazmanın bence simgesel ve çok önemli bir faydası var. Sorunu çözer mi? Elbetteki her şeyi çözecek diye bir hüküm yok ama çok ciddi şekilde hukuksal normları düzgün dü zenlersek, düzgün düzenlediğimiz hukuksal normlara da ehliyetli ve liyakatli insanlar yönetici olur, süreçleri tamamlarsa bence iyi bir yönetim ve iyi bir sonuç çıkar diyorum. İnşallah bu çalışmanın Meclisimizin hayırlı bir kanunla Anayasa değişikliğini sonlandırmasını diliyorum.”

AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu ise komisyonda 41’inci maddeye ilişkin şunları dile getirdi:

“Aileyle ilgili de: Aile mevhumu gün geçtikçe daha da önemli hâle gelecek. Bugün LGBT üzerinden tartışıyoruz, yarın aileyi daha farklı bir yönden değerlendireceğiz. Onun için de bu 41’inci madde hususunda da hassas davranılması gerektiğini ve bu Anayasa değişikliği in hem muhalefetin hem iktidarın mutabakatıyla mutabakata varılarak çıkarılması gerektiğini burada dile getirmek istiyorum.”

AK Parti milletvekili Hacı Ahmet Özdemir ise şöyle konuştu:

“Şimdi, 41 ’inci maddeyle ilgili farklı bir bakış açısı size sunmak istiyorum. Bakın , Avrupa İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi‘nde ailenin korunmasında hem toplumun hem de devletin yükümlülüğünden bahsediliyor. ‘Aile politikası üreme, bakım, duygusal destek ve nesiller arası dayanışmayı ihtiva eder’ deniyor, üremenin altını çiziyor. Şimdi, biz, LGBT, eşcinsellik ya da nasıl tanımlarsanız tanımlayın, böyle insanların sempati duymadığı ama popüler bir alanda aksine bir konuşma yaptığımızda, şimdi, Twitter‘da LGBT aksine bir konuşma yaptığımda yüzlerce, binlerce saldırı olacak ama insanlarla konuştuğumda insanlar diyor ki: ‘Çocuklarımız için çok büyük tehlike. Buna karşı önlem alınması gerekir. ”Bakın, Avrupa İnsan Hakları Beyannamesi bu konuda ‘Aileyi korumakla ilgili önlem almak gerekir’ diyor. Dolayısıyla bizim bu gelmesi muhtemel tehlikeye karşı aldığımız önlem aslında takdir edilmesi gereken bir önlem çünkü dünyada toplumların kimyasını bozan bir şeydir bu, geçmişte toplumların helak olma sebebidir. Allahüteala Lût Kavmî’ne üç meleğini gönderiyor bu cinsel sapkınlık diye değerlendirilen bu eylemleri durdurmaları için, sonra durdurmayınca helak oluyorlar. Şimdi, demek ki bu, toplumu bozan bir şey.”

 

More in LGBTİ+

You may also like

Comments

Comments are closed.