Kimyasal gaz iddiaları Meclis’te: Etkin soruşturma istendi

Türkiye'nin Kuzey Irak'ta PKK'ye karşı yaptığı operasyonlar sırasında kimyasal gaz kullanıldığı iddiası TBMM'de gündeme getirildi. HDP'li Danış Beştaş ve CHP'li Tanrıkulu bağımsız araştırma istedi; iktidar temsilcilerinden yalanlama geldi.

Irak‘ın kuzeyinde PKK‘ye yönelik yürütülen askeri operasyonlarda kimyasal silah kullanıldığı iddiaları Meclis gündemine taşındı.

HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş, önceki gün TBMM oturumunda şunları söyledi:  “Dünden bu yana sınırötesi operasyonlarda kimyasal kullanıldığına dair görüntüler, iddialar, videolar, açıklamalar peş peşe kamuoyuna yansıyor. Hiçbirimiz bunlar yokmuş gibi davranamayız. Siyaset erki ve Parlamento sorumluluk almak zorunda ve bunun cevabını bulmak zorundayız. Dışişleri Bakanlığı henüz bir açıklama yapmadı. Genelde susmayı tercihe diyorlar. Dış ilişkiler Komisyonu bir araştırma yapmalıdır. Kamuoyunu ikna edici bir açıklama gerekiyor. ”

CHP’li Tanrıkulu: İnsanlığa karşı suç

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin görüntüleri izledim. Kimyasal silah insanlığa karşı bir suçtur. Yarın itibariyle iddialara dayanak olan görüntülerin doğruluğu üzerine soru önergemi Meclis gündemine sunacağım. Bu iddialar karşısında açıklama yapılmamış olması ilginç” paylaşımı yaptı.

TTB Başkanı Fincancı: Bağımsız heyetler incelemeli

Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı ve adli tıp uzmanı doktor Şebnem Korur Fincancı da görüntülerini incelediğini belirterek, “Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış durumda. Her ne kadar kullanılması yasak olsa da çatışmalarda kullanıldığını görüyoruz” dedi.

Bağımsız heyetleri bölgede inceleme yapmasının uluslararası sözleşmeler gereği zorunlu olduğuna dikkat çeken Fincancı, “Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü’nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor” diye konuştu.

Demirtaş: Ağır suç, sessizlikle geçiştirilemez

Edirne F Tipi Cezaevi‘nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlarda, durumun tespiti için bağımsız, uluslararası bir heyetin bölgeye giderek inceleme yapması gerektiğini söyledi: “Bu görüntülere TBMM ve muhalefet sessiz kalamaz. Bunu sessizlikle geçiştirmek suçu onaylamaktır. Gerekçesi ne olursa olsun kimyasal silah kullanmak dünyanın her yerinde ağır bir suçtur. Böyle bir suçun açık sorumlusu, savaş politikasında sınır tanımayan AKP-MHP iktidarı olur”

İktidardan yalanlama

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise bu sabah yaptığı açıklamada, “Türk Silahlı Kuvvetleri’ni kimyasal silah kullanmakla suçlayanlar, alçak bir iftira şebekesinin parçasıdır. Bunlar terör örgütünün cinayetlerini masum göstermeye çalışan odaklardır. PKK’nın cinayetlerini övenler, kirli odakların temsilciliğini yaparak TSK’ya saldırıyorlar” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da, “Kimyasal silah yalanı, terörü aklamaya ve estetize etmeye çalışanların beyhude çabasıdır. Terörle mücadelemiz azim ve kararlılıkla devam edecek” açıklaması yaptı.

Milli Savunma Bakanlığı da bir açıklama yaparak şunları ifade etti:

“TSK’mızın terörle mücadelesi artan bir şiddet ve tempoda azim ve kararlılıkla devam etmektedir. Mehmetçiğin son derece onurlu ve şeffaf bir şekilde sürdürdüğü terörle mücadeleyi lekelemek, TSK’nın başarısına gölge düşürmek isteyen çevrelerce periyodik bir şekilde gündeme getirilen TSK tarafından kimyasal silah kullanıldığına yönelik iddialar tamamen asılsız ve gerçek dışıdır. Daha önce defalarca açıklandığı gibi Silahlı Kuvvetler’imiz tarafından uluslararası hukuk ve anlaşmalarca yasaklanmış mühimmat kullanılmamaktadır. Bu tür mühimmat, TSK envanterinde bulunmamaktadır”

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR