Kaş halkından Likya yolunu da tehdit eden otoban projesine isyan

Kaş-Kalkan arasında yapılmak istenen otobana karşı açılan dava 12 Aralık Pazartesi günü görüldü. Antalya 2. İdare Mahkemesinde görülen davaya çoğunluğu Kaş’tan olmak üzere, çok sayıda kişinin katıldığı duruşmada yurttaşlar bir kez daha otobanı istemediklerini dile getirdi.

Kaş-Kalkan arasındaki sadece 29 kilometrelik otoyol için büyük doğa ve tarih katliamı yapılarak milyonlarca lira harcanacağını öğrenen halkın projenin iptali için açtığı toplu davanın ilk duruşmasına Otobana karşı Kaş Çevre Derneği, Kaş Koruma Platformu , Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği, köy muhtarları ve yurttaşlar katıldı.

Evrensel’den Özer Akdemir’in haberine göre davanın avukatı ve Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Komisyonu üyesi Tuncay Koç, davaya katılım için  3.5 saat uzaklıktaki Kaş’tan 70 kişinin gelmesini Kaşlıların bu davaya verdiği önemi gösterdiğini söyledi.

Duruşmada otobana neden karşı olduklarını mahkemeye anlattıklarını belirten Koç, “Yolun köylülerin yayla alanını ve habitatını ikiye böleceğini, köylülere hiçbir getirisinin olmayacağını anlattık. Endemik Lidya Orkidelerinin yaşam alanından geçen yolun aynı zamanda ikisi “Kırmızı Liste”de yer alan kritik eşikteki 5 canlı türünün de yaşamını tehdit ettiğini söyledik. Proje maliyetinin belirtilenden katbekat fazla olacağını, bu yola yatırılacak paranın bölge halkına dağıtılsa 50 bin lira gibi önemli bir kalem tutacağını ifade ettik.” şeklinde konuştu.

Duruşma sırasında otobanda hiçbir kamu yararının olmadığını, Karayolları Genel Müdürlüğü ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığının böylesi doğa karşıtı bir projeye onay vermesinin rant odaklı bir anlayışa yol vermek olduğunu aktardıklarını da kaydeden avukat Tuncay Koç, Ayrıca Orman Bakanlığının yol için önce olumsuz görüş bildirirken bir anda görüşünü değiştirerek olur verdiğini de mahkeme de dile getirdik. Otobanın yörenin doğasını, köylerini ezip geçeceğini, yaylaları kıyıma uğratarak ve Kaş’ın eşsiz peyzajını  bozacağını belirterek Kaş’ın otobana ihtiyacı olmadığını söyledik” dedi.

Koç son olarak mahkemeye uzmanların görüşlerinin yer aldığı bir rapor da sunduklarını belirterek, “eğer yol için iptal kararı verilmezse yerinde keşif ve gözlem yapılması talebimizi ilettik. Şimdi mahkeme 15 gün içerisinde bir karar verecek” diye konuştu.

Likya Yolunu da yok edecek

Mevcut yoldan on dakika daha az bir yolculuk süresi vadedilen yol için 73 milyon lira kamu parasından harcanacağı belirtilirken bu rakamın çok daha fazla olacağı dile getiriliyor. Projeden 7 köy doğrudan etkilenecek. Yolun geçeceği hat ve çevresi, dünyaca tanınan ve uluslararası literatüre geçmiş Likya yürüyüş yolunun bir parçası.

Otobanın geçeceği güzergâhta 1. derecede korumaya alınmış olan 7 arkeolojik ve 2 doğal sit alanı var. Bu sitler, yolun geçeceği güzergâha çok yakın konumda iken, 4 arkeolojik sit alanı ise doğrudan otoban projesi alanının içinde.

 

(Evrensel)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[COP29] BM Genel Sekreteri: İklim yıkımında ‘ustalık sınıfı’ndayız

Bakü'deki iklim zirvesinin ikinci gününe BM Genel Sekreteri Guterres'in ve kırılgan ülke temsilcilerinin adaletli bir iklim anlaşması ve finansmanı çağrısı damgasını vurdu.

Bakü’deki COP29, Greta Thunberg’in de katılımıyla Tiflis’te protesto edildi

BM İklim Zirvesi'nin petrol ve gaz zengini, otoriter Azerbaycan'da yapılmasına karşı komşu Gürcistan'da düzenlenen eyleme, bu ülkede bulunan Greta Thunberg de katıldı.

Akbelen’i savunurken ‘orman işgaliyle’ yargılanan köylüler beraat etti

Akbelen Ormanı'nı linyit madeni için katleden Limak Holding'e karşı ağaçları savunan İkizköylü Necla Işık ve Ahmet Tatar, yargılandıkları 'ormanı işgal etmek' davasından beraat etti.

Eğitimciler Başkent’te buluşuyor: Eleştirel Pedagoji Kongresi 29 Kasım’da

Eğitimin toplumsal dönüşümdeki rolünü merkeze alan Eleştirel Pedagoji Kongresi'nde dünyaca ünlü eğitim uzmanları konuşmacı olarak yer alacak.

[COP29] Türkiye iklim yol haritasını paylaştı: Kömürden çıkış yine yok

Türkiye'nin BM 'ye ilettiği '2053 Uzun Vadeli İklim Stratejisi" belgesi nde yenilenebilir enerji ve nükleer enerjiye vurgu yapılırken, kömürden çıkışa yine yer verilmiyor.

EN ÇOK OKUNANLAR