ManşetDoğa MücadelesiYerel

Kaş Emek ve Demokrasi Platformu: Saray bahçesine verecek zeytinimiz yok

0

Kaş Emek ve Demokrasi Platformu, Antalya Kaş Cumhuriyet Meydanı‘nda yaptığı basın açıklamasıyla zeytinlik alanların maden faaliyetlerine açılmasına izin veren düzenlemeyi protesto etti. Platform, yurttaşların da katıldığı eylemde, 14 Mart Tıp Bayramı’nı da kutlayarak sağlık emekçilerinin grevlerine destek verdi.

Kaş STK’ları ve parti ilçe teşkilatlarının, insan hakları ihlallerine, emek sömürüsüne, kentlerin, köylerin, kırsal üretim arazileri ve doğanın talanına karşı ortak mücadele vermek üzere bir araya gelmiş bir oluşum olan Kaş Emek ve Demokrasi Platformu, tarafından yapılan açıklamada “Türkiye’nin en önemli üretim ve gelir kaynaklarından olan zeytinliklerimiz Maden Yönetmeliği tehdidi altında” denildi.

Mart başında Resmi Gazete‘de yayımlanan ‘Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik‘le zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasına tepki gösteren Platform tarafından yapılan açıklamada ‘Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Kanun‘ hatırlatıldı:

“Oysa, zeytin ağaçlarının korunması, yetişmesi ve zeytinciliğin teşvikiyle ilgili kanun, değil zeytinlik alanları, çevresinde de zarar verici her tür faaliyeti kesin olarak yasaklar. Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Kanun ve bu kanunla ilgili değişiklikler kapsamında, zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç, zeytinliklerin üreme ve gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez!”

‘Amaç şirketlerin doyumsuz kar hırsının karşılanması’

Söz konusu kanunun, esasına ve Anayasa‘ya aykırı biçimde hiçbir şekilde değiştirilemeyeceğinin de belirtildiği açıklamada “Hele ki maden yönetmeliğiyle, arkadan dolanılarak hiç delinemez! Ancak amaç, maden ve termik santral gibi enerji alanlarındaki özel şirketlerin doyumsuz kar hırslarının karşılanması olunca, hukuka ve kamu yararına aykırı uygulamalardan zeytinliklerimiz de payını almış bulunuyor” denildi.

Zeytincilik yasasına göre, bir zeytin ağacının izinsiz kesilmesi bile cezaya tabi iken milyonlarcasının kökünden sökülmesine izin verilmesini kabul etmediklerinin de vurgulandığı açıklamada Kaş Emek ve Demokrasi Platformu tarafından şu ifadelere yer verildi:

“Çünkü, zeytinlik alanların hiçbir şekilde amacı dışında kullanılamayacağı, miras dahil hiçbir şekilde bölünemeyeceği ve küçültülemeyeceği söz konusu iken, maden ve enerji lobilerinin sınır tanımaz çıkarlarına teslim edilmesini istemiyoruz! Zeytin ağaçlarının kesilmeyip başka alanlara taşınacağı gibi yönetmelikte yer alan akıl ve bilim dışı, uygulanması imkansız olan düzenlemelere de kanmıyoruz!”

‘Bu yıkıcı tehditle dışa bağımlılık artacak’

“Geleceğimizi, gelecek nesilleri düşünüyoruz” ifadelerinin de dile getirildiği açıklamada “Biliyoruz ki; bu değerli mirasımız madenciliğe açıldığında geri dönülmez biçimde kıyıma uğrayacak! Ötesi, yaratacağı tahribat ve kirlilik nedeniyle sadece zeytinlik alanları yok olmayacak, çevrelerindeki tarım arazilerinden, meyve ve yemiş bahçelerinden de mahsul alınamayacak! Ve bu yıkıcı tehdit altında gıdada şirketlere ve dışa bağımlılık artacak, temel besin kaynaklarımızdaki kriz de çok daha fazla derinleşecek” denildi.

Zeytinlikleri maden işletmelerine açan yönetmeliğe dava yağıyor

Bu nedenlerle, yaşam ve üretim alanlarını koruyan köylülerden, barolar, partiler ve sivil toplum örgütlerine, toplumun tüm katmanlarının ülke çapında bu düzenlemeye karşı mücadele vermek üzere harekete geçtiklerine de dikkat çekilen açıklamada, Kaş’taki zeytinlik alanlarının ve üretim yapan köylülerin de bu düzenlemeden doğrudan etkileneceği belirtilerek şunlar aktarıldı:

“Bu nedenle, biz, Kaş Emek ve Demokrasi Platformu olarak bölgemizdeki bu zengin kaynağımızın yok edilmesine göz yummayacağız!”

‘Talana seyirci kalmayacağız’

5 Mart’ta Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle koruma altındaki “nitelikli” ve “sürdürebilir koruma ve kullanım” kapsamındaki doğal sit alanlarında hidroelektrik, jeotermal, rüzgar ve güneş santrallerinin yapımına izin veren karara da değinilen açıklamada “Kalan son özgün değerlerimizin de yine enerji şirketlerinin doymak bilmeyen karı uğruna talanına seyirci kalmayacağız” denildi.

‘Bu yaşamsal kaynaklarımızın yok olması demek’

Kaş Çevre Platformu, Kaş Kadın Platformu, Eğitim-Sen, SES, TİP ve CHP bileşenlerinden oluşan Platformca yapılan açıklamada “Elbette temiz enerjiden yanayız” denilerek şu ifadelere yer verildi:

“Hele ki, dünyamızın hızla ısınmasına neden olan ve önlem alınmadığı takdirde çok daha vahim sonuçlarla yüz yüze kalacağımız petrol ve kömür gibi fosil yakıtların tüketimine karşı, güneş ve rüzgar başat enerji kaynağımız olmalı. Ama bu tehdide karşı aksine titizlikle korumamız gereken zeytinliklerimiz, su havzalarımız, atmosferdeki kirliliği temizleyen ormanlarımız, hassas ve özel değerlere sahip alanlarımızın maden ve enerji santrallerine açılması, bu yaşamsal kaynaklarımızın yok olması demek!”

Kaş Emek ve Demokrasi Platformu Kaş halkına da zeytinlikleri, verimli toprakları, doğal sit alanlarını gelecek adına korumak üzere mücadele çağrısında bulundu.

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.