Sular yükselirken...

Karayip adalarında yükselen deniz seviyeleri nedeniyle ilk zorunlu göç başladı 

Panama'nın küçük mercan adası Gardi Sugdub’da yaşayan 300 aile, yeni konutlara taşınıyor. Adanın ve çevresindeki diğer adaların büyük bir kısmı deniz seviyesinin sadece bir metre üzerinde bulunuyor ve deniz seviyesi her yıl 3.4 milimetre yükseliyor. Steve Paton’a göre, bu adalar yüzyılın sonuna kadar yaşanamaz hale gelecek.

Panama‘nın kuzey kıyısında yer alan küçük mercan adası Gardi Sugdub’da yaşayan 300 aile, hükümet tarafından inşa edilen yeni konutlara taşınıyor.

Haziran ayında başlayan göç, Latin Amerika‘da iklim değişikliğine bağlı olarak gerçekleştirilen ilk planlı tahliye olarak dikkat çekiyor. Adanın ve çevresindeki diğer adaların büyük bir kısmı deniz seviyesinin sadece bir metre üzerinde bulunuyor ve deniz seviyesi her yıl 3.4 milimetre yükseliyor. Smithsonian Tropikal Araştırma Enstitüsü’nden Steve Paton’a göre, bu adalar yüzyılın sonuna kadar yaşanamaz hale gelecek.

Ancak iklim değişikliği yüzünden insanların evlerinden göç etmek zorunda kalması karmaşık bir durum. Gardi Sugdub’un yaşlı sakinleri, yağışlı mevsimdeki sellerin daha sık hale geldiğini ve su seviyesinin yükseldiğini fark etmiş olsalar da, son 20 yıldır en büyük endişeleri hijyen sorunları oldu. Artan nüfus, adadaki yaşam koşullarını daha da zorlaştırdı; çocukların oyun alanı kalmadı, su temini yetersiz hale geldi.

Gardi Sugdub topluluğu, 1990’larda taşınma planları yapmaya başladı ve 2018 yılında İklim Göçü Projesi olarak Inter-Amerikan Kalkınma Bankası‘ndan finansal ve teknik destek aldı. Yeni yerleşim yeri, topluluğa ait bir tarım arazisi üzerinde inşa edilen ve Isber Yala adı verilen köyde, 300 plastik kaplamalı ev bulunuyor. Bu evler, iki yatak odası, banyosu ve geniş bir arka bahçesi ile adadaki dar, kamış duvarlı evlere kıyasla çok daha konforlu.

Ekonomist’in aktardığına göre; yeni yerleşim yerine taşınan sakinler, yaşadıkları zorluklara rağmen, yeni evlerinden memnun görünüyor. Fakat bazı eksiklikler var; henüz elektrik bağlanmamış, çöp toplama sistemi yok ve limana ulaşımı sağlayacak toplu taşıma hizmeti mevcut değil. Ayrıca, planlanan hastanenin inşaatı tamamlanmamış durumda. Ancak yakın zamanda açılacak ve hem İspanyolca hem Guna dilinde eğitim verecek modern bir okul, yeni sakinler için önemli bir çekim noktası oluşturuyor.

İki Kuna kadını, Panama Ulusal Sivil Koruma Sistemi (SINAPROC) üyesiyle Gunayala’daki Niga Kantule iskelesinde konuşuyor. 3 Haziran’da, ilk 50 ailenin Isberyala topluluğuna resmi olarak taşınma süreci başladı. Fotoğraf: Edu Ponces/RUIDO Photo

Guna halkı, bu taşınmanın büyük bir kültürel kopuşa neden olmayacağını düşünüyor. Zira, iki yüz yıl önce İspanyol kolonistlerin baskısından kaçmak için adalara taşınmadan önce anakarada yaşamışlar. Birçok tören şarkısı, anakaranın nehirlerini ve dağlarını anlatıyor. Bu taşınma, aynı zamanda daha iyi konut, hijyen ve eğitim gibi diğer kalkınma hedeflerini de desteklediği için başarılı bir örnek olarak görülüyor.

Ancak, adayı tamamen terk etmekten yana olmayanlar da var. Yeni yerleşim yerine taşınan bazı sakinler, hafta sonları adayı ziyaret etmeyi planlıyor. Hatta adada restore edilen bir binanın sahibi olan 64 yaşındaki Gustavo Denis, diğer dükkanların anakaraya taşınmasıyla rekabetin azalacağını düşünerek, yeni bir dükkan açmak için bunun mükemmel bir zaman olduğunu düşünüyor.

Yeşil NoktaSular Yükselince – Oral Kaya
Yeşil NoktaMozambik’i vuran İdai’den alınacak dersler: Sular yükseliyor, iklim değişiyor
Yeşil Noktaİklim krizi: Sular altında kalacak Panama’nın Gardi Sugdub Adası halkı tahliye ediliyor

Florina Chieri Lopez (60) ve kızı Luzdalia Lopez Bonilla, yeni evlerine giderken Isberyala topluluğunun sokaklarında yürüyorlar. Bu aile, 2 Haziran’da, yetkililerin ilk 50 ailenin resmi taşınmasını organize etmesinden bir gün önce taşınan ilk ailelerden biri oldu. Fotoğraf: Edu Ponces/RUIDO Photo

Birleşmiş Milletler‘e göre, Latin Amerika ve Karayipler‘de yaşamı tehdit eden fırtınalar ve sel riski altındaki kıyı bölgelerinde 41 milyon insan yaşıyor.

Gardi Sugdub’dan başlayan bu planlı tahliye, toplulukları karar alma süreçlerine dahil ederek birçok ihtiyaca yanıt verdiği için başarı şansı yüksek bir model olarak öne çıkıyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

‘Qou vadis-2’: Ülke nüfusu

Geleceği ile ilgili derin kaygılar duymakta olan nüfus kesimlerinin, Türkiye’nin her yerinde giderek artmakta olduğu bir ortamdayız. Ne kent nüfusu kentte kalabilecek uzun erimli bir gelecek görüyor, ne de kır nüfusu kırda kalabilecek bir durum algılıyor.

[Bir şarkının hikayesi] San Francisco/ Scott McKenzie

Scott McKenzie’nin Hippi kültürünü konu alan 'San Francisco (Saçınıza Çiçek Taktığınızdan Emin Olun)' şarkısı, Beatles’ın 'All You Need is Love'ı ile beraber, 'Summer of Love'ın belirleyici şarkılarından biri olarak kabul edilir.

Yandı Çukurova yandı

Türkiye’de tarımın geldiği yer içler acısı. Ülkenin dört bir yanındaki çiftçiler isyan halinde. Diğer taraftan en fazla artış gıda fiyatlarında. Dikkate alınması gereken ciddi bir dengesizlik var.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Bir güvercini sevmekle başlayacak her şey

Maalesef sorun yarattığı var sayılanlara karşı empati yoksunu, sadece kendi refahını gözeten adaletsiz çözümler üretmek yalnızca 'Güvercin Kakası' kitabındaki kasaba halkına mahsus değil. Katliam Yasası'nı unutmadınız değil mi?

EN ÇOK OKUNANLAR