Kanal İstanbulManşetTürkiye

Kanal İstanbul borcu tartışması-Meral Akşener: Bu tiksindirici borcu Erdoğan’dan alacaksınız

0

Partilerinin grup toplantısında konuşan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İYİ Parti lideri Meral Akşener‘in gündeminde Kanal İstanbul vardı.

Cumhurbaşkanı, altyapı deplase çalışmalarının ardından hızla kanalın kazısına başlayacaklarını ifade ederken, İYİ Parti lideri de Erdoğan’a ithafen “Bu ülkenin cumhurbaşkanı mısın yoksa yabancı şirketlerin avukatı mısın?” diye sordu.

‘Bunlar devlet değil zillet’

Kanal İstanbul Projesi üzerinden muhalefete yüklenen Cumhurbaşkanı, muhalefetin projeye destek olacak iş insanlarından bankacılara kadar herkesi tehdit ettiğini ileri sürdü:

İş insanlarından bankacılara kadar herkesi tehdit ettikleri yetmezmiş gibi yatırımlarını Türkiye’ye çekmek için çalıştığımız ülkelere parmak sallayacak kadar muvazeneyi yitirdiler. ‘Kredi verecek olursanız bunları ödemeyiz’ diyorlar. Bunlar daha şimdiden devlet nedir, devlet yönetmek nedir? Bunlardan haberleri bile yok. Uluslararası tahkim mekanizması var. Bundan da haberleri yok. İktidar olduk, bizden önceki borçlanmaları ödemedik mi? Ödedik, ödüyoruz. Ama bunlar devlet değil zillet. Lafa gelince bizi tek adamlıkla itham edenler ama kendileri millete zerre kadar saygılarının olmadığını açıkça ortaya koymaktalar.”

‘Şehrin geleceğini kurtaracak eser olarak görüyoruz’

Kanal İstanbul Projesi’nin hayata geçeceğini bir kez daha yineleyen Cumhurbaşkanı, projeyi şehrin geleceğini kurtaracak bir eser olarak gördüklerini kaydetti:

Biz muhalefetle ülkenin önüne çıkardığı engellerin değil millete kazandıracağımız eserlerin kavgasını yapmak isterdik. Mesela biz Kanal İstanbul dedik, onların daha cazip bir proje önermesini beklerdik. Karşımızda mızıkçı çocuklar gibi ‘yaptırmayız da yaptırmayız’ diyen, proje üretemeyen CHP var. Onun için diyoruz ki biz 19 yıldır kendi kendimizle yarışıyoruz. Türkiye bunca esere nasıl CHP’ye rağmen sahip olmuşsa Kanal İstanbul’a da sahip olacaktır. Bu projeyi şehrin geleceğini kurtaracak bir eser olarak görüyoruz.”

‘Kanal İstanbul’un kazısına süratle başlıyoruz’

Erdoğan, altyapı deplase çalışmalarının ardından hızla kanalın kazısına başlayacaklarını, kanalın her iki tarafından inşa edilecek şehirlerin de depreme hazırlık için kentsel dönüşüm çalışmalarında yaşanacak sıkışıklığı giderme çabası olduğunu iddia etti:

Altyapı deplase çalışmalarının ardından kanalın kazısına da süratle başlıyoruz. Kanalın her iki tarafına inşa edilecek şehirler depreme hazırlık için kentsel dönüşüm çalışmalarında yaşanacak sıkışıklığı giderme çabasıdır. Özellikle şu anlatacaklarımı aziz milletimin dikkatle takibini rica ediyorum. Uzunluğu 45 km. Taban genişliği en dar yerinde 275 metre, derinliği 20.75 metre olan Kanal İstanbul’un şimdiden ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Hedefimiz bu projeyi altı yıl içinde tamamlayarak hizmete sunmaktır. Yalanlara inanmayın. Türkiye Kanal İstanbul’una kavuşacak. Altyapı deplase çalışmalarının ardından Kanal İstanbul’un kazısına da süratle başlıyoruz.”

‘Meğerse tahkimin avukatıymış’

İYİ Parti Genel Başkanı da, Erdoğan’ın Kanal İstanbul Projesi üzerinden muhalefete sarf ettiği sözlere şöyle karşılık verdi:

Sayın Erdoğan, Kanal İstanbul’a karşı durduğumuz için ‘Boş konuşuyorlar, tahkim yoluyla o parayı söke söke alırlar’ dedi. Bunu söyleyen bu ülkenin Cumhurbaşkanı. Meğerse tahkimin avukatıymış. ‘Sizden’ dediği kim? Milletin ta kendisi. Sayın Erdoğan’dan sinyali alan küçük ortak da durmadı. Hiç utanmadan Türk milletinin parasına çökecek firmaları hukuki güvence altına alalım dedi. Sayın Erdoğan tarafını seç. Bu ülkenin cumhurbaşkanı mısın yoksa yabancı şirketlerin avukatı mısın? İlk seçimde yolcu olduğunun farkına daha yeni varmış olabilirsin, ama İsmet Özel’in şiirinde dediği gibi: “Tam düşecekken tutunduğun tuğlayı Rab bellemeyeceksin.”

‘Bizden kapik işlemez’

Kanal İstanbul projesine dahil olmak isteyenleri uyaran Meral Akşener, projenin borcunun milletten değil, Recep Tayyip Erdoğan’dan alınacağını kaydetti:

 Uluslararası hukukta ‘tiksindirici borç’ diye bir kavram var. Bu kavram dış borç alan ve milleti için harcamak yerine kendi için kullanana liderler için kullanılır. Danışmanlar ne yapacak acaba? Bir borcun tiksindirici borç olarak kabul edilmesi için 3 şart var: Bir, borcu veren kişinin bilgilendirilmesi. İki, borcun halkın rızası dahilinde alınmamış olması. Üç, borcun halkın menfaati için kullanılmaması. Kanal İstanbul projesine dahil olmak isteyenleri bir kez daha uyarıyorum. Bu tiksindirici borcu milletimizden değil, Recep Tayyip Erdoğan’dan alacaksınız. Bizden kapik işlemez. Geçmişte Ekvador ve Haiti’de yaşanan benzer süreçlerin nasıl sonuçlandığını incelemenizde fayda var. Onların tek derdi koltuklarını korumak ve 5’li çetenin kasasını doldurmak. Nitekim milletimiz ağır ekonomik krizle mücadele ederken maalesef sayın Erdoğan ve arkadaşları bambaşka hesapların peşinde.”

Akşener, “Adeta bir sömürge valisi edasıyla abuk sabuk konuşarak sana bütün makamları veren bu aziz millete apaçık ihanet ediyorsun. Senin görevin milletin olanı söke söke alacakların yanında saf tutmak değil, bu milletin hakkını hukukunu söke söke almaktır. Aklını başına al, kendine gel” dedi.

You may also like

Comments

Comments are closed.