ManşetSpor

Kadınlar statlarda küfür edemez mi?

0

Statlarda ‘Çiçek açsın’ mantığıyla seyircisiz maçlara ücretsiz alınan kadınlar da küfür etmekten geri durmuyor. Demek ki sorun başkaymış…

Kenan Başaran’ın Radikal’deki haberine göre; Statlardaki erkek taraftarların ettiği küfür ve yarattığı şiddetten ötürü kulüplere verilen seyircisiz maç oynama cezasını ‘fırsat’a çevirmek adına kadın ve çocukları ücretsiz tribünlere alan Türkiye Futbol Federasyonu, bu uygulamaya da son verebilir! Zira, tribünlerde ‘çiçek açsın’ hesabıyla kapıların açıldığı kadınlar da zaman zaman erkek taraftarları aratmıyor küfür konusunda.

Çarşı’yı aratmadılar!

Sadece kadınların izlediği ve TFF’nin alkışlanmasını sağlayan ilk maç Fenerbahçe-Manisaspor karşılaşmasıydı. Şike davasına tepki vermek amacıyla da tribünleri dolduran yaklaşık 45 bin Sarı-Lacivertli kadın ve çocuk, takdire şayan bir performans gösterdi. Maçın 61. dakikasında Trabzonspor’a edilen küfür, dövizlerdeki bazı ifadeler ve objektiflere sobelenen çeşitli el kol figürleri (!) de erkekler tarafından kadınlara yakıştırılamadı(!)

Bursaspor-Galatasaray maçı da yalnızca kadın ve çocuklara oynandı. Timsah’ın kadınlarının yarattığı atmosfere övgü düzmesi için uzatılan mikrofona Fatih Terim, “Bana edilen küfürler de dahil mi? Keşke her maçta yerlerini alsalar ama hepimiz küfürlerden şikâyetçi değil miyiz? Harika bir atmosferde herkes hayret etti herhalde. Bayanlara yakıştıramadım” diyerek, küfürün erkeklere mahsus bir ayrıcalık olduğunu ima etti sanki…

Nihayet son vakıa İnönü’de yaşandı… Küfür yüzünden sık sık İnönü’nün kapanmasına neden olan Çarşı’nın erkeklerini aratmadı Dişi Kartallar, Mersin İdmanyurdu maçında… Daha önce Beşiktaş’ın Gaziantep BB ile oynadığı Türkiye Kupası müsabakasında destek tezahüratlarıyla övgüye mazhar olan Beşiktaşlı kadınlar, 1-0 kaybedilen Mersin İdmanyurdu lig maçında ise maç boyu koro halinde yaptıkları küfürleriyle yadırgandılar… Sorun küfürden ziyade kullanılan dilin bir hayli ‘erkek’ olmasıydı. Kadın spor yazarları, bu şekilde maça giden kadınların ‘erkekleştiğini’ belirtirken, “Küfür bir erkek ayrıcalığı mı?” diye de soruyor…

Küfür sadece erkeğin hakkı mı?

GÜLENGÜL ALTINSAY

Erkeklerin kadınları bir görme biçimi var. Kadınlar tribünde küfür etmesin istiyorlar. Ama bu gerçek değil oysa. Erkeğin kafasında bir kadın modeli var ve onun için sokuyor: Kadın küfür etmez, erkek eder! Küfür etme hakkı erkeğe aittir. Küfürle bir problem varsa da bunu ‘naif kadınlar’ çözer.

Kadınlara normal taraftar mumalesi yapılmıyor. Erkeklerin kendilerine biçtikleri role girmeleri isteniyor. ‘Tribünlerde çiçek açsın’. Kişisel olarak küfür etmem ve hoşlanmam ama bazı insanlar bunu kullanıyorsa kadınların da kullanması doğal. Erkek egemen toplumda kadın hep kendini erkeğe kabul ettirme durumu var ve haliyle tribüne de ‘erkekleşerek’ geliyor.

Seyircisiz maçların kadın ve çocuklara açılmasında özellikle çocuklar açısından itiraz ettiğim bir nokta var: Gece maçlarına çocukların götürülmesi haksızlık. Eve dönmeleri gece 12’yi buluyor.

Diğer yandan ben seyircisiz maça karşıyım. Böyle bir ceza varsa da tribünler boş kalacağına kadınlar olsun.

Erkeğin boşluğu dolduruluyor

EBRU KILIÇOĞLU

Seyircisiz maçlara kadınların davet edilmesi samimi mi, değil mi bende soru işareti yaratıyor. Kadınların gerçekten maça gelmesini istiyorsak, normal günde de onların isteyerek gelmelerini istemeliyiz. “Boş kalacağına kadınlara verelim” deniliyor. Oysa eşi, erkek arkadaşı veya erkek kardeşi nereye oturacaksa bir kadın da oraya oturmadıkça o kadınlara tahsis edilen yerler boş kalacak.

Bu yapılan ‘adet yerini bulsun’ tablosudur. Bunun da doğal sonucu olarak kendilerine ait olmayan bir yere gitmiş oluyorlar. Bu türlü maça gitme bir ‘görev bilinci’ yaratıyor. O nedenle de erkekler ne yapıyorsa, boşluğunu doldurmak amacıyla, kadınlar da o tuhaf tezahüratları yapıyor.

Tek başına tribüne giden biri olarak söylüyorum; futbolu gerçekten severseniz stada gitmekte bir zorluk yok. Fakat bu şekliyle kadınların sevmesine olanak yok. Uygulamanın bu haliyle kadınlar tribünlere ‘erkekleşip’ gidiyor.

Kadın yaratıcılığı nerede?

FERYAL PERE

‘Bizi aratmayın’ diye yollayanlara, ‘Sizi aratmayacağız’ diyen bir motivasyon, yumuşatıcı efekt olarak, algılanmayla inatlaşma, öğrenilmiş desteğin devamını getirme isteğiyle diyelim… İncecik seslerden daha zarif olması gerekmez ama ‘özgün’ destek yakışır. Nerede kadın yaratıcılığı? Tribünler tek bir cümleyi, sevgiyi rakibe baskıyı kadın, erkek çoluk çocuk yapınca güzel.

Ceza gelir mi?

Peki bilet paraları TFF tarafından karşılanarak seyircisiz maçlarda stada alınan kadın ve çocuk taraftarların ettiği küfür veya mahal verecekleri saha olaylarından ötürü kulüplere ceza gelir mi?
Her ne kadar bu taraftarlar TFF davetlisi olsa da ceza verilebileceği savunuluyor. Bunu savunanlar kulübün maçın güvenliğinden sorumluğu olduğu hatırlatılıp, seyircisiz maçlarda stat dışındaki taraftar eylemlerinden ötürü bile kulübe ceza verilebildiği kaydediliyor. Zaten tribünlere özel güvenlik elemanlarını yerleştirmesi de kulübün kadın ve çocuk taraftarların sorumluluğunu üstlendiğini gösteriyor.

Avukat Ali Rıza Dizdar, seyircisiz maçlarda sahaya alınan kadın ve çocukların eylemlerinin kulüpleri bağlayamayacağı görüşünde. Dizdar, “Onlar talimatlardaki seyirci tanımına girmiyor. TFF’nin misafiri olarak maça akredite ediliyorlar ve bu nedenle yapacakları kötü eylemlerden ötürü kulüplere ceza verilemez. TFF, olaylar artarsa bu uygulamayı sonlandırma yoluna gidebilir ancak” diyor.

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.