2023 KAHRAMANMARAŞ DEPREMİEditörün SeçtikleriManşetTürkiyeVideo

Eko Afet Grubu deprem bölgesinde: Yıkımın nedenlerden biri de tarım arazilerinin yapılaşmaya açılması

0

Haber: Fırat BULUT

*

Eko Afet Grubu depremin yıkıma yol açtığı 10 ilde depremin etkileri, yol açacağı ekolojik tahribatları incelemeye başladı. Yıkım yaşayan 10 kentin çevresel ve ekolojik açıdan durumlarını yerinde inceleyecek olan Eko Afet Grubu incelemeler ışığında bir de rapor oluşturacak.

15 Şubat günü ilk olarak Diyarbakır’da çalışmalarına başlayan heyet daha sonra Adıyaman’da incelemelerde bulundu. Grup önceki gün Malatya’ya gelerek burada TMMOB il temsilcileri görüşerek depreme ve depremin tahribatlarına dair bilgiler aldılar.

‣ Eko Afet Grubu deprem bölgesine gidiyor
‣ Eko Afet Grubu Adıyaman’da: Yıkıntı atıkları Atatürk Barajı’nı besleyen derelere dökülüyor
ÇMO Başkanı Kahraman: Deprem bölgesine çözüm diye sunulan her şey yeni bir soruna yol açıyor

Heyette yer alan Çevre Odası Başkanı Ahmet Kahraman şu açıklamalarda bulundu:

“İlk durağımız Adıyaman oldu. Orada arama kurtarma sürecinin nasıl yavaş işlediğine şahit olduk. Tüm acılarımızla birlikte bize kalan süreci iyi yönetebilmek için hızla çalışmalarımıza devam ettik. Çünkü bir salgın hastalık tehdidi var, içme suyu riski var, yapı tesislerinde ne kadar hasar var, kanalizasyon suya karışıyor mudur, tuvalet ihtiyacı ne durumda… Hızlıca bunları da kontrol etmeli ve raporlaştırmalıyız. Adıyaman’da şahit olduk; molozlar dere yatağına vahşice boşaltılıyor. Bu çözüm olarak kabul edilecek bir şey değildir.”

afet, eko

‘Karşılaştığımız tablo deprem sürecinin siyasi irade tarafından yönetilememesi’

Bölgeye Ekoloji Birliği adına gelen bir diğer isim ise Ekoloji Birliği Eşsözcüsü Halime Şaman.

Şaman, “Amacımız dayanışmayı sağlamak çünkü depremin ilk olduğu andan itibaren elimizdeki tüm imkanla buraya yetişmeye çalıştık. Taziye ziyaretlerimiz ve bölgede yapacağımız analizler sonucunda ekolojik yapılanmanın nasıl mümkün olabileceğine dair bir rapor hazırlayacağız. Bölgeyi ziyaret ederken şaşkınlıkla karşılaştığımız şey Pazarcık’a kayyum atanmasıydı. Adıyaman’da karşılaştığımız şey, hızlı bir enkaz kaldırma faaliyeti. Bir hak arayışını olabilmesi için oradaki kanıtların önemi çok yüksek. Çok önemli bir sulak alana hemen deprem gecesinde asbest yüklü binaların molozlarının döküldüğünü gürdük. Bir an önce bu işlemin durdurulması ve yok edici unsurlara izin verilmemesi şart. Deprem doğal bir süreç ama şu an karşılaştığımız tablo bu sürecin siyasi irade tarafından yönetilememesi” dedi.

afet, eko

Tarım arazilerin imara açılması ile yüksek katlı binaların inşa edildiği Bostanbaşı Mahallesi. Enkaz yanında mısır tarlasından kalanlar… Bostanbaşı Mahallesi, 30 Aralık 1992 tarihinde belediye statüsü alarak beldeye dönüştü. 12 Kasım 2012’de TBMM’de kabul edilen 6360 sayılı kanun ile mahalle oldu.
İsmini bölgedeki verimli arazilerde yetişen bostanlardan alan Bostanbaşı’nda henüz 3- 5 yıl önce yapılan yeni yapılar bile yıkıldı. Fotoğraf: Fırat Bulut

‘Tarım arazilerinin yapılaşmaya açılması nedenlerden biri’

Malatya’daki yıkımın boyutuna ilişkin konuşan Şaman “Malatya üzerinde hem dikili mimari hem de daha alçak binalarda tahribatın olduğunu görüyoruz. Bunun da temel nedeni sulak alanların yoğun olduğu tarım arazilerinin yapılaşmaya açılmasıdır. Aynı afet Japonya‘daki olunca neden etkisi az oluyor da bizde farklı oluyor? Bir mesele var demek ki, bir fıtrattan bahsedemeyiz bir kaderden bahsedemeyiz. Parayla sermayeyle yakın ilişkiye girişmiş, para kazancını insan hayatının önüne koyan bir anlayış enkaz altında kaldı” şeklinde konuştu.

afet, eko

Fotoğraf: Fırat Bulut

‘Deprem öldürmez ama bu tarz yapılaşmalar öldürür’

İklim Adaleti Koalisyonu’ndan Melis Tantan ise şunları kaydetti:

“Türkiye’deki ekoloji hareketleri olarak bölgedeyiz. Depremin olduğu günden beri 10 gün geçti ama ekoloji bakış açısıyla çok fazla söz söylenmiş değildir. Halk sağlık sorunu, teknik ekipler açısından mühendislik boyutu çok önemli ama bir de ekolojik boyutu vardır. Bu bir afet ama kentlerdeki ağır beton yapılaşmanın bir sonucu olduğunu biliyoruz. Bu depremlerde depremin kendisi bir yıkım getirmiyor. Deprem öldürmez ama bu tarz yapılaşmalar öldürür, diyoruz biz.”

afet, eko

Fotoğraf: Fırat Bulut

Doğayla bağımızı her koparıldığı an yeni felaketlere kapı aralıyoruz. Bu deprem aslında bugün bize bunu gösterdi. Bölgede de birazcık bunu irdelemeye çalışıyoruz. Özellikle Malatya ve Adıyaman bölgeleri kömür olsun, termik santraller olsun, taş ocakların mermer ocaklarının yoğun olduğu bölgeler.”

Depremin yaşandığı illerde ve Malatya’da maden ocakları , termik santral ve HES gibi yapıların olduğuna dikkat çeken Tantan, şunları aktardı:

“Depremin büyük yıkıma yol açtığı bölgeler aynı zamanda HES ve barajların da yoğun olduğu bölgeler. Deprem aynı zamanda buradaki riskleri de arttırıyor.”

‘Ekolojik yaşam mümkün’

“Deprem bölgesi üzerinde her türlü canlı yaşamını tehlikeye sokan faaliyetler yatırımlar projeler yapamazsınız. Ne yazık ki bu deprem bunu da gösterdi” diyen Melis Tantan, son olarak şu ifadeleri kullandı:

“Birkaç HES’de çatlaklar olduğunu biliyoruz. Termik santrallerle ilgili bir bilgimiz yok ama gerçekten büyük bir risk. Bu riskler kamuoyunun önünde şeffafça denetlenmesi gereken süreçler. Tekrarlayalım bu coğrafyalarda bu tarz bir projenin olmaması gerekiyor. Hiçbir coğrafyada olmaması gerekiyor zaten. Bu gezimiz bu boyutlarla ilgili bir ön rapor hazırlamak için yaptığımız bir gezi. Bugün de yarın da devam edecek bir iş. Ekolojik yaşam mümkün, diyoruz. Toplumsal hayatın örülerek tekrardan kurulması için bizde elimizden geleni yapacağız ekoloji örgütleri olarak.”

Eko Afet Grubu’nda Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ahmet Kahraman, Ekoloji Birliği eşsözcüleri Halime Şaman ve Güner Yanlıç, İklim Adaleti Koalisyonu’ndan Melis Tantan ve Çiğdem Özbaş, Mezopotamya Ekoloji Hareketi eşsözcüsü Mirad Bilgiç, Ekoloji Derneği’nden Leyla Çite yer alıyor.

You may also like

Comments

Comments are closed.