Köşe YazılarıManşet

Derelerin Islahı ve Geliyorum Diyen Sel Felaketi

0

selg3Rana Arıbaş

Akşamdan itibaren sel felaketini izlerken sanki bir şovu izler gibi durağan öylece, insanın doğa karşısında gerçekten bu kadar çaresiz olup olamayacağını  yeniden sorguladım, Ben ki yaşamı her türlü inat isyan ve inadına yaşamış biri olarak üç yaşında beş yaşında ,on yaşındaki üç kız çocuğunun bunu hak etmelerinin kader olup olmadığını sorguladım ve bir anne olarak kızıma sarılıp saatlerce düşündüm, bu kader olmamalıydı. Kader seçimlerimiz sonucumuz oluşmazmıydı, onlar Erzurum’dan kalkmış, ancak çobanlık yaşayarak yaşamını idame ettirebilen bir aile. Tek suçları ne? Dere kenarında oturmak. Neden ordalar, en ucuz yer orası. Adam çocuklarına iyi biir gelecek sağlamak için gelmiş, bir derenin sularına kurban vereceğini düşünerek değil.

Uzun dönemlerdir hazırladığım projelere dayanarak şunu iyi biliyorum. Derelerin bu ülkede acilen ıslah edilmesi gerekiyor.Ordu Ünye’de, Bulancık’ta, Selendi’de şimdiye kadar bariz yapılan ıslah çalışmaları mevcut. İstanbul ve İzmir’de yapılacağı söylenerek yığınla çalışma olduğu söyleniyor ama Çatalca’da durum aynı değil. Olmayıncada  sonuç ortada. Evet maliyetli bir iş, evet ciddi bir çalışma gerektiriyor ama imkansız değil, Belediyeler öyle projeler yapmak istediklerinde sıkı projelerle ciddi AB’den hibe alabiliyorlar.Dolayısıyla ceplerinden para çıkmıyor. Eğer dereler islah edilirse he taşınlar önleniyor. He denizler nefes alıyor. Yapılmadığında ise sonuç ortada.

Tabi olayın bir başka boyutu ise, selin geleceğinin bilinmesine rağmen dere kenarında oturan insanlara bu bilginin ulaşmaması, nitekim bölge belediye başkanı kendisine ilgili birimlerden bilgi gelmediğini söylüyor, bu da oldukça düşündürücü, günler öncesinden bilinen sel felaketi var, ortada analize gerek olmayan bir risk var ve biz sadece izliyor, vicdanlarımızı rahatlatmaya çalışıyoruz.

Şuna yeniden göz atmakta fayda var. Belediyelerin acilen sel, deprem vb doğal afetlere karşı üzrine düşmesi yapası gerekiyor. Bu noktada bölgedeki ekolojistlere oldukça iş düşüyor neden derseniz, ekolojist olmak muhalif bir duruştur ve insanı ilgilendiren heryerde egosundan aırınıp uhalif duruşunu göstermesi gerekmektedir. Halktan her şeyi bilmesini beklemek değil, onu yönlendirmek, belediyeleri bu konularda yönlendirmek, iletişimle bu konuda yaptırımlara yönlendirmek gerekir. Ekolojistler sadece nükleere, siyanürle altın işletmeye değil içinde insana risk taşıyan her duruma tepki koymalı çözüm üretmelidir. Yoksa şu ana dek ölü sayısının 10 olduğu sölenirken yarın bu sayıların artması kaçnılmaz olacak ve vicdan arsızca ruhumuzu kemirecektir. O yüzden şimdi dünkünden daha çok işimiz mevcuttur.

Saygılarımla.

You may also like

Comments

Comments are closed.