Suudilerin sabotajı aşılabilecek mi?
Birleşik Arap Emirliklerinin bu çağrısı, küresel taahhüdü bozmaya çalışan komşusu ve yakın müttefiki Suudi Arabistan’a “sert bir azarlama” olarak nitelendiriliyor. Guardian‘a konuşan gözlemciler BAE’nin yakın müttefiki ve “kardeş ülke” Suudi Arabistan’a yönelik müdahalesinin oldukça önemli olduğunu söyledi.
Cop28’in ardından BAE, BM zirve örgütlenmesi için “üçlü” bir sistem başlatmıştı. Buna göre mevcut, bir önceki ve gelecekteki ev sahibi olan üç ülke, görüşmelerin sorunsuz bir şekilde yürütülmesini sağlamak için iş birliği yapmayı kabul etti.
Müzakere odalarından alınan bilgilere göre, Suudi Arabistan bu görüşmelerde oldukça engelleyici oldu. Ülkenin bir sözcüsü, Cop’un genel oturumunda, Suudi Arabistan’ın “fosil yakıtlar da dahil olmak üzere belirli sektörleri hedef alan hiçbir metni kabul etmeyeceğini” söyledi.
Kanada’nın eski iklim bakanı ve BM’nin net sıfır emisyon taahhütleri grubunun başkanı olan Catherine McKenna ise bu duruma “Suudi Arabistan’ın fosil yakıtlardan uzaklaşma yönündeki her türlü öneriye karşı çıkmasından bıktım. Fosil yakıt iklim krizi içindeyiz. Lütfen #Cop29’daki herkes elinden geleni yapsın ve bunu başarsın” diye tepki gösterdi.
Bakü’de son saatlerine giren COP29’dan fosil yakıtlardan uzaklaşma geçişinin yeniden teyit edilmesinin yanı sıra iklim finansmanı konusunda yeni bir küresel uzlaşma üretmesi, gelişmekte olan ülkelere yılda en az 1 trilyon dolarlık fon aktarması, bu ülkelerin sera gazı emisyonlarını azaltmalarına ve aşırı hava koşullarının etkisiyle başa çıkmalarına yardımcı olması bekleniyor.
Gelişmekte olan ülkeler paranın çoğunun kamusal fonlardan gelmesini ve kredi yerine hibe şeklinde olmasını istiyor.