Günün Manşetiİklim Krizi

[Bonn 2017] “İklim değişikliği farkındalığının” babası uyardı: Trump’a bakarken asıl tehlike atlanmamalı

0

Pazartesi günü (6 Kasım) Almanya’nın Bonn kentinde başlayan ve iki hafta sürecek olan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği 23. Taraflar Konferansı’nın (COP23) ilk gününde söz alan isimlerden biri de 76 yaşındaki eski NASA Goddard Enstitüsü Müdürü ve dünyaca tanınmış iklim bilimcilerinden Dr. James Hansen’dı. ABD’de 1988 yılında Kongre’de yaptığı sunumla, dünyanın dikkatini küresel ısınmaya çeken ilk isimlerden biri olarak tarihe geçen 76 yaşındaki bilim insanı Hansen, ciddi uyarılarda bulundu.

Deutsche Welle Türkçe’den Cengiz Özbek’in sorularını yanıtlayan Hansen, kamuoyunun “Trump tipi hükümetlerden” ziyade, küresel ısınma konusunda duyarlı görünüp perde arkasında iş çeviren ülkelere dikkat etmesi gerektiğini söyledi.

Asıl tehlike küresel ısınma tehdidini üçkağıt olarak niteleyen hükümetler

Küresel ısınma tehdidini “üçkâğıt” olarak niteleyen ve ABD’yi Paris İklim Değişikliği Anlaşması’ndan çekmekte kararlı olan Donald Trump’ı eleştiren Hansen, buna karşın Obama yönetiminin politikalarının da gözden kaçmaması gerektiğini hatırlatarak, asıl tehlikenin bu tip hükümetler olduğunu belirtti.

Yenilenebilir enerjiye geçiş planları yapan ve sera gazı salınımını 2020’ye kadar yüzde 40 azaltma hedefi koymasına rağmen halen kömürle çalışan 77 madeni bulunan Almanya’nın tutumunu değerlendiren Hansen, “Almanya bir sorun. Bunun sebebi de gerçekçi olmayan bir zaman çizelgesi belirlemiş olmaları. Bu sorunun çözülmesi gerek. Kahverengi kömür yani linyitle çalışan yeni enerji santralleri açamayız. Karbon salınımlarını, aşamalı olarak ama hızla durdurmalıyız. Aslında Almanya tamamen yenilenebilir elektriğe geçişin ne kadar zor ve pahalı olduğunu göstermesi bakımından faydalı oldu. Almanya’nın çıkarımı bu oldu. Bu bulgulara da çok yavaş erişiyorlar. Almanya’nın nükleer enerjiyi terk etme kararını verirken hata yaptığını düşünüyorum. Çünkü aslında tüm nükleer enerji ve hafif sulu reaktörlerin elden çıkarılmasını istediğimizi sanmıyorum. Ve yine aslında onlarca yıldır, daha güvenli olan ve silah yapımında kullanılması çok daha zor olan, daha iyi teknolojiler üretmeyi biliyoruz.” dedi.

Hansen’in torunu Sophie Kivlehan (18), Obama yönetimi döneminde iklim değişikliği konusunda gerekli adımları atmadığı suçlamasıyla federal hükümete dava açan 21 çocuk ve gençten biri. Kivlehan ve dedesi, Bonn’daki konferansta düzenlenen bir basın toplantısına birlikte katıldı.

“Karbon ücreti ve temettü” yöntemine ihtiyaç var”

Dr. Hansen küresel sera gazı salınımının azaltılmasıyla ilgili nasıl bir formülün uygulanabileceği sorusuna ise şu sözlerle yanıt verdi:

“Şu basit gerçeği kabul edecek birini iktidara getirmemiz şart: Fosil yakıtların ucuz tutulmasına müsaade ettiğiniz sürece, bu sorunu çözemezsiniz. Güneş panellerini sübvanse ederek ya da benzeri yollarla ancak yüzde 2 ya da yüzde 3 enerji elde edersin. Ama fosil yakıt kullanımı, ciddi bir azalma olmadan devam eder. Bu yüzden fosil yakıtların fiyatını adil hâle getirmemiz lazım. Bu da giderek artan bir karbon ücretlendirmesi, karbon vergisinin şart olduğu anlamına geliyor.

Ancak vergiden kazanılan paranın hükümete kalmaması önemli. Aksi takdirde, örneğin ABD gibi demokratik bir ülkede, karbon vergisi sistemini gerçekleştirmekte zorlanırsın. Bu yüzden “karbon ücreti ve temettü” yöntemine ihtiyaç var. Söz konusu yöntemde, fosil yakıt şirketlerinden toplanan para, herkesin eşit miktarda alacağı şekilde halka dağıtılıyor.

Bu uygulama, girişimcileri temiz enerjilere ve enerji verimliliğine yönelmeye teşvik ederken; insanların da karbon ayak izini daha fazla önemsemelerini sağlayacaktır. Dolayısıyla bu sorunu, karbon fiyatlandırması dışında çözebileceğimiz bir yol görmüyorum.

 

(DW Türkçe)

You may also like

Comments

Comments are closed.