İzmir Büyükşehir Belediyesi Veteriner İşleri Halk Sağlığı Dairesi Başkanlığı‘na bağlı İzmir Doğal Yaşam Parkı‘na 40 gün önce getirilen altı yavru peçeli baykuş, bakıcılar tarafından büyütülerek doğaya bırakıldı.
15 yıldır 126 türde bin 336 hayvana ev sahipliği yapan İzmir Doğal Yaşam Parkı yaralı, hasta ve tedaviye muhtaç halde getirilen yaban hayvanlarına kucak açıyor. Parkta bugüne kadar bin 300 yaban hayvanı iyileştirilip yeniden doğaya salındı.
Doğal Yaşam Parkı’nda görüntülü tanı, operasyon ve tedavi hizmeti verilen kliniğin yanı sıra karantina bölümleri, 24 adet farklı boyutlarda kafes, 3 adet sürüngen terraryumu, yoğun bakım kabinleri, akuatik (suda yaşayan) hayvanlar için 3 geçici barındırma tankı alanları bulunuyor. Bu alanlarda yaralı ve hasta yaban hayvanlara bakım ve tedavi imkanı sunuluyor.

Annesiz baykuşlar doğaya hazırlandı
Peçeli baykuşlar da parkta bakılıp büyütülen onlarca türden biri. Yurttaşların ihbarı üzerine İzmir Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü tarafından 40 gün önce İzmir Doğal Yaşam Parkı’na getirilen annesiz altı yavru peçeli baykuş Doğal Yaşam Parkı’nda özenle bakıldı ve büyütüldü.
Yavrular, bakıcıların desteğiyle doğal yaşama uyum sağlayacak hale getirildi. Ardından veteriner hekimlerce doğaya salınabilir raporu alan baykuşlar, Menemen Tuzçullu Mahallesi yakınlarında doğaya bırakıldı.
Doğal Yaşam Parkı Şube Müdürü Serkan Eğrilmez, bugüne kadar tedavi için İzmir Doğal Yaşam Parkı’na 6 binden fazla hayvanın getirildiğini ve bunların bin 300’ünün tedavi edildikten sonra doğal hayata yeniden döndüğünü belirtti.
Sıranın peçeli baykuşlara geldiğini söyleyen Serkan Eğrilmez, “6 peçeli baykuş yavrusu bize getirildi. Klinikte özel bir bakıma aldık. Bakıcıları tarafından özverili şekilde bakıldılar, beslendiler. Zor bir süreçti. Anneleri olmadığı için o bakımı biz yaptık. Bakıcılarımız anne rolünü üstlenerek 40 gün boyunca baykuşlara baktı. Doğaya salınmaya hazır hale geldiler” dedi.

İnsanlara en yakın baykuş türü
İnsanlara en yakın baykuş türü olan peçeli baykuşların yıkılmış damlar, terk edilmiş ağıllar, terk edilmiş evlerin çatılarında yaşadığını belirten Eğrilmez, baykuşları yerleşim yerlerine yakın bir noktada doğaya bıraktıklarını söyledi:
“Bu canlılar gece aktifler. Oyukların içerisinde, çatıların altında gündüzü geçiriyorlar. Gün batımında aktif hale gelerek avlanıyorlar. Biz karanlıkta hiçbir şey görmüyoruz. Ama bu hayvanlar, rahatlıkla görebiliyor. Böcek, kertenkele, fare ile besleniyorlar. Doğal döngü için faydalı canlılar. İnsanlara hiçbir zararı yok ve birçok ülkede baykuşun bir eve gelip yuva yapmasının, oraya uğur getirdiğine inanılıyor.”