Birliği yasama organı olan Avrupa Parlamentosu‘nun Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, Twitter’dan yaptığı paylaşımda kararın Türkiye’de “hükûmetin gerçek yüzünü gösterdiği” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye’nin cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiği haberini alarak uyanınca perişan oldum. Bu mevcut Türkiye hükûmetinin gerçek yüzü: Hukukun üstünlüğünü umursamamak, insan hakları konusunda tamamıyla yanlış yönde gitmek. Umarım (AB Komisyonu Başkanı) von der Leyen ve Avrupa Komisyonu Başkanı (Charles Michel) başka bir yergiden önce bunu görür.
Dismayed to wake up to news of #Turkey's withdrawal from #IstanbulConvention (by presidential decree!!) This is current ?? Gov's real face: complete disregard to #Ruleoflaw, full #backsliding in #HumanRights. Hope @vonderleyen, @eucopresident can see it before another ridicule
— Nacho Sánchez Amor (@NachoSAmor) March 20, 2021
‘Kahredici bir adım’
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marija Pejcinovic Buric, Cumhurbaşkanı Kararnamesi’nin Türkiye’de, Avrupa ve ötesinde, kadınların korunmasını tehlikeye attığını belirtti. Buric, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:
“Türkiye’nin kadına yönelik şiddete karşı İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğini duyurması kahredici bir haberdir. İstanbul Sözleşmesi, 34 Avrupa ülkesini kapsar ve kadınları her gün karşılaştıkları şiddetten koruma konusunda altın değerinde uluslararası bir çaba olarak kabul edilir. Bu adım, Türkiye, Avrupa ve ötesinde kadınların korunmasını tehlikeye atan büyük bir geri adımdır” ifadesini kullandı.
Secretary General Marija Pejčinović Burić:
“Turkey‘s announced withdrawal from the Council of Europe’s Istanbul Convention on violence against women is a huge setback, compromising the protection of women in Turkey, across Europe and beyond.” pic.twitter.com/FaNCE7uunm— Daniel Holtgen (@CoESpokesperson) March 20, 2021
‘Türkiye, AB’den maraton koşar gibi uzaklaştı’
AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eş Başkanı, AP üyesi, Yeşiller grubundan Sergey Lagodinsky de Ankara’nın gelecek hafta yapılacak Avrupa Birliği Konseyi zirvesinden önce İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini “provokasyon” olarak nitelendirdi.
Twitter üzerinden bir paylaşımında bulunan Lagodinsky, “Son 24 saatte Türkiye hükûmeti AB ile olan son ortak duruşlarından maraton koşar gibi uzaklaştı” yazdı.
Within last 24 hours the government of Turkey ?? ran a marathon away from the remaining common positions with the EU. Leaving the #IstanbulConvention is the culmination and a provocation before @EUCouncil next week. No good.
— Sergey Lagodinsky (@SLagodinsky) March 20, 2021
Lagodinsky, “İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmak bunun doruk noktasıdır ve gelecek hafta yapılacak AB Konseyi zirvesinden önce bir provokasyondur. İyi değil” dedi.
Dünya basını: Muhafazakarların son zaferi
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı dünya basınında da geniş yer buldou.
Finansial Times, çekilme haberini “Hak grupları, yüksek oranlarda aile içi istismar ve kadın cinayetine maruz kalan bir ülkede onları daha büyük riske atacağını söylüyor” diyerek verdi.
Geçen yıl Türkiye’de en az 200 kadının cinsiyetleri nedeniyle öldürdüğünü hatırlatan gazete, “Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, Türkiye’deki kadınların neredeyse yüzde 40’ı partnerlerinin elinde şiddete maruz kalıyor, bu oran Avrupa’da yüzde 25” dedi.
Al Jazeera, “Erdoğan’ın iktidar partisindeki muhafazakarların son zaferinde Türkiye, kadına yönelik şiddeti önleme ve bunlarla mücadele amaçlı dünyanın ilk bağlayıcı anlaşmasından çekildi” ifadelerini kullandı.
ABD merkezli ABC, “Türkiye, 10 yıl önce ilk imzaladığı ve en büyük şehrinin adını taşıyan, kadınları şiddetten koruyan bir Avrupa anlaşmasından çekildi” ifadelerini kullanırken, kadınların eylem çağrılarına yer verdi.
Reuters haber ajansı ise kararın Erdoğan’ın hak ve özgürlükleri iyileştireceğini ve AB standartlarının karşılanmasına yardımcı olacağını söylediği yargı reformlarını açıklamasından hemen sonra geldiğine işaret etti.
Comments