ManşetTürkiyeUncategorized

AB’den art arda ‘kayyım’ açıklamaları: Endişeliyiz

0

Diyarbakır, Van ve Mardin’in belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasına Avrupa Birliği ve organlarından da tepki geldi. Brüksel, kayyum atamalarının demokrasi açısından endişe verici olduğunu vurguladı.

 Avrupa Birliği (AB) Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilciliği sözcüsü Maja Kocijancic tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Diyarbakır, Van ve Mardin belediye başkanları Selçuk Mızraklı, Bedia Özgökçe Ertan ve Ahmet Türk’ün görevlerinden alınmasının, 31 Mart seçimlerinin demokratik sonuçlarına saygıyı tartışmaya açması nedeniyle ciddi bir endişe kaynağı olduğu” vurgulandı.

Açıklamada yerel politikacıların görevden uzaklaştırılmalarının, gözaltına alınmalarının ve kayyum atamalarının seçmenleri yerel düzeyde siyasi temsiliyetten yoksun bıraktığı ve bunun yerel demokrasiye de zarar verdiği kaydedildi. Türk hükümetinin terörle mücadele konusunda meşru bir hakka sahip olduğu ifade edilen açıklamada, ancak bunun Anayasa ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalardaki temel hak ve özgürlüklere uygun olması gerektiği belirtildi.

AB sözcüsü Kocijancic, Türkiye’nin Venedik Komisyonu’nun önerileri ve taraf olduğu Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı‘na bağlılığı doğrultusunda yerel demokrasinin işlemesi için gerekli önlemleri almasının şart olduğuna da işaret etti. AB’nin Türkiye’deki terör saldırılarını kınayan açıklamalar yaptığına dikkat çekilen metinde, barışçıl ve sürdürülebilir bir çözüm için güvenilir siyasi bir sürecin acil olarak başlatılması çağrısında da bulunuldu.

 AP ve Almanya’dan tepki

Avrupa Parlamentosu’nda Sosyal Demokrat grubun başkan vekillerinden Hollandalı siyasetçi Kati Piri de kayyum atamaları ile ilgili bir açıklama yaptı. Piri, Twitter mesajında “Diyarbakır, Mardin ve Van belediye başkanları seçimden beş ay sonra ‘terör gerekçesiyle’ görevlerinden alındı. İnsanların iradesine sıfır saygı. Peki, şimdi sırada ne var? Ankara ve İstanbul’un belediye başkanlarının alınması mı?” ifadelerini kullandı.

Alman Federal Meclisi’nin Sol Partili milletvekili Gökay Akbulut da Twitter hesabından yaptığı açıklamada HDP ile dayanışma çağrısında bulundu. “Avrupa anti-demokratik Türk hükümeti ile işbirliğini dondurmalı” diyen Akbulut, Türk hükümetinin demokrasiden ne kadar uzak olduğunu bir kez daha gösterdiği mesajını paylaştı.

Alman Federal Meclisi Başkanvekili Claudia Roth ise Alman Yazı İşleri Ağı’na (RND) yaptığı açıklamada kayyum atamalarını eleştirdi. Yeşiller milletvekili Roth, “Bu karar, Türkiye’deki demokrasi ve hukuk devletinin son unsurlarının da yok edildiğini bir kez daha gösteriyor” değerlendirmesini yaptı.

 Avrupa Konseyi: Kaygı verici

Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi de (Kongre) konuyu  11 Eylül’de Strasbourg’daki Başkanlık Divanı toplantısı gündemine aldı. Kongre Başkanı Anders Knape, konuya ilişkin yazılı açıklamasında, üç belediye başkanının görevden alınıp, yerlerine valilerin atanması kararını “kaygı verici” bulduğunu ifade etti.Açıklamada, görevden alınan belediye başkanlarının Kongre’nin de gözlemlediği 31 Mart seçimlerinde “halkın hür iradesiyle” seçildiğine vurgu yapıldı.

Kongre’nin, Türkiye’de yerel yöneticilere karşı aşırı yargı prosedürüne başvurulması ve yerel yöneticilerin yerine devlet memurlarının atanmasını geçmişte aldığı kararlarla eleştirdiğine hatırlatma yapılan açıklamada, bu uygulamaların “yerel demokrasinin iyi işleyişini ciddi biçimde zedelediği” görüşü dile getirildi.

Kongre, 2017’de aldığı bir kararda, görevlerini icra edemeyecek durumda olan belediye başkanlarının yerine bürokrat atanmasına alternatif olarak, belediye meclislerine belediye başkanı seçme hakkı tanınması önerisinde bulunmuştu.

Knape, Kongre’nin, Avrupa Yerel Özerklik Şartı ilkelerinin uygulanmasıyla ilgili olarak 1-4 Ekim 2019 tarihlerinde Türkiye’ye düzenleyeceği planlanmış ziyaret sırasında konuyu resmi makamların gündemine taşıyacaklarını da söyledi.

 Türkiye  18 yerel yöneticiyle temsil ediliyor

Öte yandan, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, sözcüsü aracılığıyla üç belediye başkanının durumuyla ilgili bir mesaj yayımladı. Sözcü Daniel Höltgen, üç belediye başkanının yerine devlet valilerinin getirilmesinin “31 Mart seçimleri ve yerel demokrasinin işleyişini baltaladığını” söyledi. Bu durumu “Ciddi kaygı” olarak tanımlayan Höltgen, “Konuyu yakından takip etmekteyiz” ifadelerini kullandı.

HRW: Derhal göreve iade edilmeliler

New Yorkmerkezli  İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) de bir açıklama yaparak HDP’li belediye başkanlarının görevden alınmalarının halk iradesinin gaspı ve bölgede demokrasinin devre dışı bırakılması anlamına geldiği belirtildi. Açıklamada, Kürt belediye başkanlarının derhal görevlerine iade edilmeleri talep edildi.

Gül, Davutoğlu ve SP de eleştirdi  

Diyarbakır, Van ve Mardin belediye başkanlarının görevlerinden alınarak yerlerine kayyum atanmasına eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın da tepki gösterdi. Gül Twitter hesabından, “Daha yeni seçilmiş belediye başkanlarının ‘bu şekilde’ görevden alınmaları demokrasimiz için doğru olmamıştır” ifadesini kullanırken, Davutoğlu üç belediye başkanının “idari tasarrufla” görevden alınmasının demokratik sistemin ruhuna aykırı olduğu değerlendirmesini yaptı.

“Seçimle gelenlerin seçimle ayrılması milli irade ilkesinin gereğidir” diyen Davutoğlu, sözlerini “Adayların seçime girmesi kanuna aykırı ise Yüksek Seçim Kurulu bunu seçim öncesinde değerlendirmelidir. Elbette seçim sonrasında işlenen suçlara ilişkin de gerekli tedbirler alınabilir. Ancak bunun öncelikle yargı nezdinde hukuki şartları oluşmalıdır” dedi.

Saadet Partisi’nden de kayyum atamalarına tepki geldi. Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın, “Diyarbakır, Mardin ve Van halkının iradesine ipotek konmuştur” diyerek alınan kararın Türkiye’nin ve bölgenin geleceği açısından sağduyu ve aklıselimden uzak olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanlığından açıklama

Türkiye Cumhurbaşkanlığı da kayyum atamaları ile ilgili açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yapılan açıklamada kayyum atamalarının terör gerekçesi ile yapıldığı savunularak “Belediye imkanlarının eli kanlı terör örgütü lehine kullanıldığı adli ve idari soruşturmalarla tespit edilmiş ve gereken yapılmıştır. Millet iradesi asla terörün vesayetine terk edilemez. Demokrasi mücadelemiz çerçevesinde teröre destek veren belediyelere müdahale kaçınılmazdır” ifadeleri kullanıldı.

 

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.