Gezi İçin Refeferandum Mümkün mü?

Gezi parkı direnişlerinin ardından, hükümetin  kamuoyuna sunduğu referandum seçeneğine ilişkin tartışmalar devem ediyor. Biz de Yeşil Gazete adına Anayasa Hukukcusu akademisyen Serkan Köybaşı’ndan görüş aldık.

Serkan Köybaşı, Türkiye’de referandumun ancak anayasa değişiklikleri için mümkün olduğunu bunun da ancak iki halde uygulanabileceğini söyledi.

”Bu koşullar ise;

1) Anayasa değişikliği teklifi TBMM’de 3/5 ila 2/3 arasında oy almalı ki bu durumda referandum zorunludur

2) Anayasa değişikliği teklifi TBMM’de 2/3’ten fazla oy aldıysa da Cumhurbaşkanı kendi isteğiyle kanunu Resmî Gazete’de yayınlatmak yerine referanduma sunabilir.

Bu nedenle de Gezi Parkı’yla ilgili yapılması planlanan halk oylamasının referandum olamayacağını anlatan Köybaşı, bu gerçeğin ortaya çıkmasının ardından ortaya atılan “plebisit” kelimesinin ise, yurt dışında olumlu anlamda kullanılabilmekle beraber, Türkiye’deki hukukçuların tümü tarafından olumsuz anlamıyla kullanılmaktadır görüşünü dile getirdi.

Köybaşı günlük  dilimize yeni giren plebisit konusunda da şu bilgileri bizimle paylaştı.  Üç halde plebisitten söz ederiz diyen Köybaşı bu halleri de şu sekilde tarif etti.

”1) Plebisit, bir halkoylamasında bir konudan çok bir kişinin veya partinin politikasının oylanması halidir. Örneğin Gezi Parkı örneğinde oylar ağaçların kesilip kesilmemesi yerine Erdoğan’ın desteklenip desteklenmemesine göre verilirse bu artık bir plebisittir.

2) Aynı şekilde iktidarın halkoylamasında taraf tutması ve halkı yönlendirmesi halinde de plebisitten bahsederiz. Çünkü iktidar, iktidar olanaklarından faydalanarak muhalif kesimlere göre vatandaşları daha fazla etkileme kapasitesine ve araçlarına sahiptir ve bu da taraflar arasında dengesizliğe neden olur.

3) Son olarak, iktidarın, tartışmalı bir konuyu popülist söylemlerle halka kabul ettirerek zaten almış olduğu kararı meşruymuş gibi göstermesine de plebisit denir. Özellikle azınlık haklarını ihlal etmek isteyen iktidarların bunu tek başına yapmamak ve “bakın çoğunluk, yani demokrasi böyle istiyor” demek için başvurdukları yönteme de halkoylaması veya referandum değil, plebisit denir. En son örneğini İsviçre’deki minare oylamasında gördük.”

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR