Su krizi yaklaşırken: Kâr mı yaşam mı?

Dünya hızla bir su krizine doğru ilerliyor. Yakın gelecekte tarihte eşi benzeri görülmemiş büyüklükte su krizleri yaşayacağı bilimsel verilerle ortaya konuyor. "Yaşam için su" yaklaşımını savunan Su Hakkı Kampanyası düzenleyicileri de bu haftasonu gerçekleştirecekleri "Kâr İçin Değil, Yaşam İçin Su Paneli"yle bu konuları tartışmaya açıyorlar.

Dünya hızla bir su krizine doğru ilerliyor. Özellikle Afrika kıtasının güneyi, Güney Asya ve Akdeniz Havzası’yla ABD’nin “Büyük Ovaları” kesimlerinin yakın gelecekte tarihte eşi benzeri görülmemiş büyüklükte su krizleri yaşayacağı bilimsel verilerle ortaya konuyor.

İklim Değişikliği, konvansiyonel tarımın aşırı sulama ihtiyacı, sulak alanların kirletilmesi ya da başka amaçlarla kullanılması ve deniz seviyesinin yükselerek yer altı sularını tuzlandırması gibi insan kaynaklı ekolojik krizin semptomları nedeniyle hızla ağırlaşan su krizinin çözüm yollarının tartışılması için uluslararası ve ulus-ötesi çalışmalar da devam ediyor.

Bunlardan biri, iki yıl önce de İstanbul’da düzenlenmiş olan “Dünya Su Forumu“. Bu sene de Fransa’nın Marsilya kentinde toplanan Forum dün akşam başladı. Forumun düzenleyicileri çoğunlukla şehir ve belediye yönetimleri, uluslararası “kalkınma” kurumları, büyük şirketler ve özel sektör birlikleriyle bazı hükümetlerarası komisyonlar. Forum başlamadan önce ulaşan haberlerde BM ve OECD’nin su krizi hakkında yakın zamanda hazırlanan raporunun ele alınacağı ve çözüm önerisi olarak da suya vergilendirme, limitlendirmeler ve maliyetli altyapılarla havzalar arası transfer gibi çözümler düşünülüyor.

“Ekolojik krizi ve su krizini azaltmak bir yana daha da arttıracağı” belirtilen ve “suyun bir meta haline getirilerek ekonomik anlamda yönetilmesi” yaklaşımını benimseyen Dünya Su Forumu’yla aynı anda düzenlenen “Alternatif Dünya Su Forumu” ise konuya “Su bir yaşam meselesidir, kâr amacıyla ele alınamaz” yaklaşımını getiriyor.

Alternatif Su Forumu’nda  “kadın ve su, su ve tarım, su hakkı, iklim değişikliği ve su, su ve sağlık, kamusal su yönetimi, neoliberal politikalara karşı direniş, suyun paylaşımı ve çatışmalar, barajlar” başlıklarında toplantılar düzenlenecek.

“Yaşam için su” yaklaşımını savunan Su Hakkı Kampanyası düzenleyicileri de bu haftasonu gerçekleştirecekleri “Kâr İçin Değil, Yaşam İçin Su Paneli”yle bu konuları tartışmaya açıyorlar. 17 Mart Cumartesi günü saat 14:00-17:15 arasında Taksim Hill Otel’de gerçekleştirilecek panele katılım ücretsiz

Paneli düzenleyen Su Hakkı Kampanyası koordinatörlerinin yaptığı açıklamada “Su Hakkı Kampanyası, Alternatif Su Forumu’nun katılımcıları arasında yer alıyor. Kampanyamız adına Dr. Akgün İlhan ve Serhat Resul, alternatif forumda konuşmacı olarak yer alacaklar. 17 Mart tarihinde İstanbul’da düzenleyeceğimiz “Kâr İçin Değil, Yaşam İçin Su” adlı etkinlikte, hem Alternatif Dünya Su Forumu’nu ve suyun özelleştirilmesine karşı uluslararası direnişi değerlendireceğiz, hem de Türkiye’de alternatif katılımcı su yönetimi modellerini tartışacağız. Suyun bir insan hakkı olduğunu düşünen ve suyun özelleştirilmesine karşı mücadele eden herkesi etkinliğimize bekliyoruz.” denildi.

Panelin program ve detayli bilgileri www.suhakki.org sitesinden ulaşabilirsiniz.

Panelin programı ve konuşmacıları ise şöyle:

14.00-15.30 I.Oturum: “6.Dünya Su Forumu’nun Ardından- Suyun Uluslararası Çapta Özelleştirilmesi ve Karşı Mücadeleler”

Konuşmacılar:

Dr. Akgün İlhan (Barcelona Otonom Unv. ICTA)

Serhat Resul (Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi)

Dicle Tuğba Kılıç (Doğa Derneği)

Moderatör: Erkin Erdoğan (Su Hakkı Kampanyası)

15.30-15.45 Ara

15.45-17.15 II. Oturum: “Yerel Yönetimlerde Katılımcı Su Politikaları”

Konuşmacılar:

Osman Özgüven (Dikili Belediye Başkanı)

Abdullah Demirbaş (Sur Belediye Başkanı)

Erdal Balsak (Güneydoğu Anadolu Belediyeler Birliği)

Av. Arif Ali Cangı (İzmir EDP İl Başkanı)

Moderatör: Nuran Yüce (Su Hakkı Kampanyası)

 

Durukan Dudu
Durukan Dudu

Ekoloji editörü, haberci.

Olduğundan yaşlı gösterir (Sakalı var, ondan). Blues’a aşık. İsveç’te Kırsal Kalkınma yüksek lisansının ardından TEMA ve Buğday gibi STK’larda çalıştı, bu süreç içinde Ormanevi Kolektifi’yle kırsala göçtü, bi’ ekoköy kurmaya çabalıyorlar. Çiftçilik, marangozluk ve ekolojik restorasyon denemelerinden kalan boş zamanlarında koordinatörlük, eğitmenlik, proje yönetimi falan yapıyor. Yaşlanıp emekli olunca bir şehre yerleşmeyi düşünüyor. Mektep, 136.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR