132 aydın, sanatçı, gazeteci ve yazar, Cizre’deki yaralılar için yayınladıkları deklarasyonda, “Cizre’de insanlık ölüyor” diyerek, devletin sorumluluğunu yerine getirmediği takdirde yaralıları kurtarmak için hazır olduklarını açıkladı.
Cizre’de bir binanın bodrum katında 9 gündür mahsur kalan yaralılardan uzun bir süredir haber alınamazken, aralarında Kadir İnanır, Vedat Türkali, Rakel Dink, Murathan Mungan, Lale Mansur, Ayşegül Doğan, Ümit Kıvanç, Baskın Oran, Osman Kavala, Oya Baydar ve Levent Gültekin gibi aydın, gazeteci ve yazarın da bulunduğu 132 kişi, “Cizre’de insanlık ölüyor” diyerek, devletin sorumluluğunu yerine getirmediği takdirde yaralıları kurtarmak için hazır olduklarını açıkladı.
Aydınların imzalarının bulunduğu deklarasyonda, çatışmalardan bu yana Cizre’de 66 sivilin tamamının devlet güçlerinin saldırılarından kaynaklanan sebeplerle hayatlarını kaybettiklerine dair güçlü bulguların olduğu kaydedilerek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) tedbir kararlarına rağmen hastaneye kaldırılmalarına izin verilmeyen Cihan Karaman, Serhat Altun ve Hüseyin Paksoy’un yaşamlarını yitirdiği hatırlatıldı.
Cizre’deki yaralıların günlerdir hastaneye sevk edilememesinden dolayı durumu ağır olan 7 kişinin yaşamını yitirdiği vurgulanan deklarasyonda, diğer yaralılardan da herhangi bir bilgi alınamadığı gibi her an yaşamını yitirebilecekleri kaygısı taşındığı kaydedildi.
Deklarasyonda, devamla şunlar vurgulandı:
“Bu kişilerin bulunduğu sokak ve binanın sürekli top atışlarına tabi tutulduğu görgü tanıkları tarafından basına anlatılmaktadır. Başta HDP milletvekili Faysal Sarıyıldız olmak üzere HDP grubunun, İnsan hakları örgütlerinin, demokratik kamuoyunun olağanca gayretleri ile bu kişileri kurtarmak için çaba göstermelerine rağmen çabalarının sonuç vermediği, bu kişileri kurtarmak için giden heyetlerin ve gönüllülerin önünün kesildiği anlaşılmaktadır. Öyle ki canlı yayında bu kişilerin ölümlerine tanık kılınmak isteniyoruz.
“Korkunç bir trajedi ile karşı karşıyayız. Bu kişilerin ambulansla hastaneye sevk edilebilmeleri için operasyonların durdurulması konusunda AYM tedbir talebini kabul etmemiş, AİHM ise konuyu 2 Şubat gününe ertelemiştir. İnsanlığın ölümü ile birlikte hukuk ve devlet kurumları da birlikte ölmeye başlamıştır.”
‘Siz onları kurtarmazsanız biz kurtarmaya hazırız’
Yaralıların kurtarılarak hastaneye nakillerinin insani ve devletin bir zorunluluğu olduğuna vurgu yapılan deklarasyonda, şunlar söylendi:
“Biz aşağıda imzası bulunanlar, yüreğinde azıcık dahi insan sevgisi olanlara sesleniyoruz. Yaralı halde kurtarılmayı bekleyen her kim olursa olsun ona yardım eli uzatmak insan olmanın bir gereğidir. Kanun ve hukuk devletlerinde ise bu bir zorunluluktur. Silahlı çatışmanın çılgınlık halini aldığı zamanlarda ise insanlık vicdanına seslenmekten başka bir yol bulamıyoruz. Ölmek ve öldürmek aynı zamanda insanlığı öldürmektir. Toplumsal barışımızın yok olmaması ve insani değerlerimizi yitirmememiz için acilen Cizre’deki 15’i yaralı 24 kişinin ambulansla hastaneye sevki için devlet yetkililerine sesleniyoruz. Siz onları kurtarmazsanız biz kurtarmaya hazırız.”
(IMC.tv)