Yurttaşlar Dikmece’de buluştu: Zeytin kardeşliği kazanacak

Dikmece'de toprağa, yaşam alanlarına sahip çıkmak için, yüz binlerce zeytin ağacı için yüzlerce vatandaş bir araya geldi. Dikmece'deki büyük buluşmadan yükselen ortak ses ise 'Zeytin kardeşliği kazanacak' oldu.

Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı olan Dikmece mahallesinde zeytinlik alana yapılması planlanan Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) konutlarına karşı Dikmece halkının direnişi 29 gündür sürüyor. Dikmece’deki direniş alanı, dün (26 Ağustos’ta) vatandaşlar için bir buluşma noktası oldu. Türkiye’nin dör bir yanından doğa savunucuları, direnişe destek vermek adına Dikmecelilerle bir araya geldi. Buluşmadan yükselen ortak ses ise “Zeytin kardeşliği kazanacak” oldu.

Toprağa ve yaşam alanlarına sahip çıkmak ve binlerce zeytin ağacı için bir araya gelen vatandaşlar, Büyük Dikmece Buluşması’nda “Akbelen‘den Dikmece’ye sürüyor mücadele”, “Sermaye defol bu topraklar bizim” ve “Faşizme karşı omuz omuza” ve “Ma rıhna nıhna hon” sloganlarıyla yürüdü.

Fotoğraf: Diyar Saraçoğlu

Bianet’ten Diyar Saraçoğlu’nun aktardığına göre; sürecin başından beri Dikmece’de olan Mor Dayanışma‘dan Selver Büyükkeleş, direnişin başlangıcını ve evrildiği süreci şöyle anlattı:

“Gülderen mahallesine hastane yapmak için geldiklerinde önce Gülderen‘de avukatların da katıldığı bir halk toplantısı yaptık. Sonrasında köyden arkadaşlar bize ulaştı. İlk toplantımız beş-altı kişiyle gerçekleşti. Hızlıca yine Yukarı Dikmece‘de Çağdaş Hukukçular Derneği‘yle (ÇHD) bir bilgilendirme toplantısı yaptık. Yine süreçten etkilenen buralı ve Hatay Barosu’ndan bir avukat arkadaşımızla görüştük. Ve hızlıca bunu yerel ve ulusal basına duyurmamız gerektiğini düşünerek 22 Mayıs’ta ilk yürüyüşümüzü gerçekleştirdik.

Sonrasında tüm kurumlar, belediyele ve partiler buraya gelmeye başladı. Bizler ise düzenli bir şekilde her hafta buraya geldik. Hem kadın hem çocuk etkinlikleri üzerinden buradaki halkla bağ kurduk. Daha hızlı ve daha güvenilir bir ilişki kurduk. Evvel Temmuz sürecinde istimlaklara dair bir panel yaptık ve bu da gayet yüksek katılımlı gerçekleşti. Festivalin son gününde Dikmeceliler, Serinyol‘daki festivalimize katıldı.

24 Temmuz’da festival değerlendirmemizi alırken, Akbelen’le aynı anda köye saldırdıklarını öğrendik. Arkadaşımız Perihan Koca da buradaydı. İnsanları tarlaya almadılar. Hızlıca basına duyurduk. Ertesi gün ise bir duyuru yaptık: Gelseler de gelmeseler de biz bu köyde toplantı alıp yürüyüş yapacağız ya da arsaya ineceğiz, dedik. Yani direnişi başlatıyoruz, dedik.

Direnişi başlattığımız gün dışarıdan dayanışma için gelen kurumlara ve mahalleden arkadaşlara orantısız bir güçle saldırıldı ve bir işkence uygulandı. Ardından biz hızlıca çadırımızı kurduk ve forumlara başladık. İlk gün hem müzik yapan Serinyollu gençler hem de CHP ve Yeşil Sol‘dan milletvekili arkadaşlar vardı. Tabii Hatay Barosu da. Direniş çadırımızı her gün dışarıdan ve şehirden gelen kurumlarla birlikte devam ettirdik.”

‘Kazanacağımızı biliyoruz’

“Bugün direnişimizin 29. günü. Bu süreci de şöyle örgütlüyoruz: Süreçle ilgili bir etkinlik ya da eylem, röportaj talebi, belgesel gösterimi varsa ortak karar alarak ilerliyoruz. Şu an 400 küsur kişilik hem basın emekçisi arkadaşların hem de köyden arkadaşların ve temsili olarak dışarıdan bazı kurumların olduğu bir grubumuz var. Oradan duyurumuzu yapıyoruz. Süreci bir mahalle meclisi tarzında devam ettiriyoruz. Ve bunun örgütlenmesini de yine mahalleden arkadaşlarla birlikte yürütüyoruz.

Zaten burada görev alan sloganından tutalım da konuşmasına kadar hepsi köyden arkadaşlar. Dört aydan beri direnişin içerisindeyiz. Şunu da gördük: Altı kişiyle başladığımız direniş şu an binlere ulaştı. Şehir dışından gelen; Amed, Adana, Mersin, İstanbul ve Akbelen’den gelen dostlarımızla ilerliyor süreç. Nasıl ilerler bilmiyoruz ama her şeyi düşünerek ilerliyoruz. Direnişte hemfikir olduğumuz için artık direnişimizin formüllerini konuşuyoruz.

Kazanacağımızı da şuradan biliyoruz. Buradaki maden direnişlerinde ve direnişin ilk gününden beri vardık ve kazandık. Türkiye’deki diğer direnişlerden de gördüğümüz üzere geçmiş bir mücadele deneyimimiz var ve kazanacağımıza eminim. Sadece kamuoyuna daha çok duyurulmasını ve direnişe dışarıdan daha çok destek gelmesini istiyoruz.”

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

KIYIDA’dan kıyıların kiralanmasına karşı mücadele çağrısı

Kıyıda Hareketleri Ağı, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri, kıyıların özel şirketlerce işgaline karşı Anayasa hatırlatması: Kıyılar hepimizin, kiralayamazsınız!

Marmara Gölü’nü tarım alanına çeviren protokol iptal edildi, sıra restorasyonda

Çevre örgütleri ve bölge halkının açtığı dava sonucunda kurutulan Marmara Gölü'nü tarım alanına çeviren protokol ve sınır revizyonu iptal edildi.

Deştin’de çimento fabrikası için iki kez iptal edilen ÇED yine gündemde

Muğla Deştin'de binlerce dönümlük ormanlık alan ve tarım alanını yok edecek çimento fabrikası için yeniden başlatılan ÇED sürecinin dayanağı, 2009'da çıkarılan genelge.

25 Kasım eylemleri: Kadınlara yine yasak, yine şiddet, yine gözaltı

25 Kasım Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde kadınlar Türkiye'nin dört bir yanında meydanları doldurdu. İstanbul'da ise Valiliğin yasağını dinlemeyen kadınlar gözaltına alındı, darp edildi.

Küresel Plastik Anlaşması için görüşmeler Busan’da başladı

'Küresel Plastik Anlaşması' görüşmelerinin beşinci turunda görüş ayrılıkları derin. Plastik lobisi ise üretimi azaltmak yerine atık yönetimine odaklanması için bastırıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR