Yirmi yıllık araştırma bitki bazlı beslenmenin faydalarını ortaya koyuyor

İşlenmiş etler ve şekerler bakımından zengin olan yetersiz beslenme şekilleri, çeşitli hastalıkların hızla artmasının başlıca sebeplerinden biri. Buna karşılık, sebzeler, meyveler, baklagiller ve tam tahıllarla zenginleştirilmiş bitki bazlı beslenme şekli, bu hastalıklara karşı koruyucu bir kalkan oluşturabilir.

Kardiyovasküler hastalıklar ve kanser, küresel sağlık için en büyük tehditlerden ikisi olarak öne çıkıyor. Bu hastalıklar sadece ölümlere neden olmakla kalmıyor, aynı zamanda milyonlarca insanın yaşam kalitesini de düşürüyor. Genetik ve diğer faktörler rol oynasa da, uzmanlar beslenmenin bu tür hastalıklarla mücadelede kullanabilecek güçlü bir silah olduğu görüşünde. Giderek artan sayıda kanıt, özellikle vejetaryen ve vegan seçeneklerin, daha sağlıklı bir geleceğin anahtarı olabileceğini öne sürüyor.

Bitki bazlı beslenme kolesterolü dengeliyor

Brezilya’da yapılan ve 20 yıllık verilerden yararlanan araştırmada bitki bazlı diyetlerin çeşitli sağlık göstergeleri üzerindeki etkileri analiz edildi. İncelenen kolesterol ve lipid profilleri, bitki bazlı diyetlerin sağlığı önemli ölçüde iyileştirdiğini doğruladı.

Vejetaryen ve vegan diyetler uygulayan kişilerin toplam kolesterol (TK) ve düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (LDL-K) seviyelerinin daha düşük olduğu görülüyor. TK ve LDL-K’daki bu düşüşler, kalp hastalığı için kritik olan bu göstergelerde ‘tutarlı ve belirgin’ olarak nitelendiriliyor.

Bitki bazlı diyetler ayrıca daha düşük enflamasyon (iltihap) seviyeleri ve dengeli vücut ağırlığını da dengeleyerek kardiyovasküler sağlığı destekliyor. Vejetaryen ve veganlarda daha düşük C-reaktif protein (CRP) seviyeleri, enflamasyonun azaldığını gösterirken, bu bireylerin genellikle daha düşük vücut kitle indeksine (BMI) sahip olmaları, daha sağlıklı bir vücut ağırlığı profili anlamına geliyor. Kan basıncı üzerindeki etkisi karışık olsa da, bazı çalışmalar, bitki bazlı diyetleri takip edenlerde sistolik ve diyastolik kan basıncında da önemli düşüşler olduğunu vurguluyor.

Hayır, bitki bazlı beslenme endüstrisine geçmek büyük iş kaybına yol açmayacak
Akdeniz diyeti sadece sağlık için değil, çevre için de en iyisi
Gıdaların soframıza gelişinin maliyeti: Karayolu kaynaklı doğrudan emisyonların neredeyse yarısı

Bitki bazlı diyetlerin kanser üzerindeki koruyucu etkilerine de ışık tutan inceleme, bitkilerde bulunan yüksek lif, antioksidanlar ve fitonütrientlerin çeşitli kanser riskini azaltmaya katkıda bulunduğunu belirtiyor. Bu bağlantı, özellikle sindirim sistemi kanserlerinde dikkat çekici. Bitki bazlı diyetler, kolorektal kanser riskini azaltmada özellikle etkili. Araştırmalar, bu diyetlerin kolorektal kanser riskini yüzde sekiz ila on beş arasında azalttığını gösteriyor. Bu azalma, bitkisel gıdalardaki yüksek lif içeriğine bağlanıyor.

Bitki bazlı beslenme zararlı olabilir mi?

Bitki bazlı diyetlerin açık avantajlarına rağmen, bazı grupların bu diyetlerden daha fazla yararlandığı da ortada. Coğrafi farklılıklar, diyetin uygulanma derecesi ve yaşam tarzı alışkanlıkları gibi faktörler, sonuçları etkileyebilir. Örneğin, hamile kadınlar arasında, vejetaryen diyetlerin gebelik diyabeti ve hipertansiyon riskinde bitki bazlı olmayan diyetlere göre fark göstermediği belirtiliyor.

Ayrıca, iyi planlanmamış bitki bazlı diyetlerin beslenme eksikliklerine yol açabileceği de uzmanların vurguladığı noktalar arasında. B12 vitamini, demir ve Omega-üç yağ asitleri gibi besinler, daha sınırlı diyetlerde eksik olabilir. Hamile kadınlar, çocuklar ve diğer hassas grupların, sağlık komplikasyonlarından kaçınmak için yeterli beslenmeyi sağladıklarından emin olmaları öneriliyor.

Bitki bazlı diyetlerin belirli sağlık göstergeleri üzerindeki etkilerini keşfetmek ve olası besin eksikliklerini ele almak için daha fazla araştırma gerektiği belirtiliyor. Ancak mevcut kanıtlar, bitki bazlı diyetlerin sağlık üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu güçlü bir şekilde gösteriyor. Et tüketimini azaltmak ve bitki bazlı gıdaların alımını artırmak bile sağlığı önemli ölçüde iyileştirebilir, bu da küçük ve yönetilebilir diyet değişikliklerinin büyük bir fark yaratabileceğinin göstergesi olarak kabul ediliyor.

Paylaş
Yazar:
Yeşil Gazete