ManşetYeşillerden

Yeşiller/Sol’un Gençleri: “Önce Dicle, Şimdi İstanbul, Bir daha olmasın!”

0

Yeşiller ve Sol Gelecek’in Gençleri yaşamakta olduğumuz barış sürecine sekte vurmak amaçlı üniversite olayları hakkında yazılı bir açıklama yayınladı.

“Barışı ve demokrasiyi isteyen “Yeşiller ve Sol Gelecek”li gençler olarak biliyoruz ki bu saldırılar 3-5 gencin organize ettiği münferit saldırılar değildir. Barışa giden süreçte bizlere yönelen tehditlere inat, mücadelemizden vazgeçmeyip bu tip saldırılara karşı daha da sükunetle ve kararlılıkla yolumuzda yürümeliyiz” denilen basın açıklamasının tam metni şu şekilde

“Önce Dicle,  Şimdi İstanbul; Bir Daha Olmasın!

Dicle Provokasyonu hepimizi tedirgin etti

Geçen hafta, Dicle Üniversitesi’nde yaşanan olayları kaygıyla izledik. Hizbullahçı/Mustazaflar’dan gençlerin, polisin işbirliği ve görmezden gelmesiyle “Yaşasın şeriat!/Kahrolsun PKK!’’ eşliğinde Yurtsever öğrencilere kalaslarla ve satırlarla saldırmaları hepimizi tedirgin etti.

Son zamanlarda suskunluğunu koruyan Mustazaflar’ın çözüm süreci devam ederken, Yurtsever gençlere bu sloganlarla saldırması manidardır.  Bu saldırılar medyada karşıt görüşlü öğrencilerin kavgası olarak geçiştirilirken bizlerde ise “Birileri PKK-Hizbullah çatışmasını yeniden alevlendirmek mi istiyor?” endişesini de oluşturdu.

İstanbul Üniversitesinde de Saldırdılar

Dicle Üniversitesindeki olaylar devam ederken 11 Nisan Perşembe günü Müslüman Gençlik adlı Hizbullah taraftarı grup İstanbul Üniversitesinde Dicle’de yaşananları protesto eden Devrimci/Yurtsever öğrencilere saldırdı. Perşembe gününden itibaren kampüste gerilim giderek yükseldi. Bütün bunlar yaşarken öğrencilere yönelik bu saldırılara polisin hiçbir önlem almaması sonucu dün Müslüman Gençlik ve yüzü maskeli bir grup Devrimci/Yurtsever öğrencilere sis bombaları ve sopalarla saldırdı. Polisin saldıran guruba müdahale etmek yerine saldırıya uğrayan öğrencilere saldırması sonucu birçok öğrenci yaralandı. Olaylar sonrası polis derslikleri basarak 56 öğrenciyi gözaltına aldı. 1 öğrenci ise sivil polisler tarafından nereye götürüldüğü söylenmeyerek sivil bir araca bindirilerek götürüldü.

Saldırılar Önlensin ve Polisin Saldırılardaki Rolü Araştırılsın

Kürt sorununda barış umutlarının yeşerdiği bu günlerde yıllardır kampüslerde barış mücadelesi veren Devrimci/Yurtsever öğrencilere bu saldırılar olurken polisin saldırıların önüne geçmesi gerekirken saldırganların yanında yer alması ister istemez polisin bu süreçteki rolünü sorgulatır hale getiriyor. AKP üniversitelerde çözüm sürecine ve barış ortamına gölge düşürmeyi amaçlayan bu provokasyonları görmezden gelmemelidir. Polis teşkilatının yaptıklarının ve “Mustazaf/Hizbullahçı/Müslüman Genç­lik” in provokasyonlarının görmezden gelinmesi, süreci destekleyen biz “Yeşiller ve Sol Gelecek”li gençler açısından son derece kaygı vericidir. Bizler çözüm sürecine yönelik üniversitelerdeki bu tür olaylara karşı dikkatli olunması gerektiğini düşünüyoruz. Polisin bu saldırılarda oynadığı rollerin araştırılmasını ve sürece yöne­len bu tür saldırıların önlenmesini istiyoruz.

Öğrenciler Serbest Bırakılmalı, Polis Hesap Vermeli

İstanbul Üniversitesi’nde derslikler basılarak gözaltına alınan 56 Devrimci/Yurtsever öğrencinin serbest bırakılmasını, sivil polisler tarafından alıkonulan bir arkadaşımızın da akıbetinin ortaya çıkarılmasını talep ediyoruz. Arkadaşlarımıza karşı her zaman olduğu gibi “orantısız güç” kullanan polisin, bu şiddetin hesabını vermesi gerektiğini bir kez daha bıkmadan vurguluyoruz.

Provokasyonları Boşa Çıkaracağız; Diyalog içinde ve barıştan yana olmakta kararlıyız.

Barışı ve demokrasiyi isteyen “Yeşiller ve Sol Gelecek”li gençler olarak biliyoruz ki bu saldırılar 3-5 gencin organize ettiği münferit saldırılar değildir. Bu saldırıları planlayanların engellemek istediği şeylerden biri de kampüsleri provoke ederek gençlerin sürece katılımının önüne set çekmek, üniversite öğrencileri ile olan diyaloğu kesmektir. Unutulmamalıdır ki çözüme giden yolda en önemli köşe taşlarından biri toplumun tüm kesimlerinin diyalog içinde olmasıdır. Bu saldırıları planlayanlar göreceklerdir ki üniversite öğrencileri çözüm için kararlılıklarını bütün bu provokasyon çabalarını boşa çıkararak gösterecektir. Barışa giden süreçte bizlere yönelen tehditlere inat, mücadelemizden vazgeçmeyip bu tip saldırılara karşı daha da sükunetle ve kararlılıkla yolumuzda yürümeliyiz.

Mücadele Türkiye’nin neresinde olursa olsun; ister Dicle Üniversitesi’nde ister İstanbul Üniversitesi’nde, barışı savunan Devrimci/Yurtsever arkadaşlarımızın yanında olacağız. Birbirimizin sesine ses katarak barışın sağlanmasındaki görevimizi yerine getireceğiz.

Yeşiller ve Sol Gelecek – Gençlik

 

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.