Anlık çevrimiçi mesajlaşma uygulaması WhatsApp, yeni gizlilik sözleşmesini ve veri paylaşımı koşullarının onayı için kullanıcılara 8 Şubat’a kadar süre verdi. Bu süreye kadar onay vermeyenlerin ise uygulamayı kullanamayacağını açıkladı.
Bu durum hem Türkiye’de hem de dünyanın dört bir yanındaki WhatsApp kullanıcılarının Telegram, BiP ve Signal gibi farklı uygulamalara yönelmesine sebep oldu.
Peki yeni koşullar ne anlama geliyor? Ne değişti? Hangi uygulama daha güvenli? Hükümetler verilerimizi korumakla ne kadar sorumlu? Soruların yanıtlarını bulmak için Hacker1 isimli şirkette Siber Güvenlik Analisti olan Utku Şen ile konuştuk.
WhatsApp’ın mesajlara ulaşması mümkün mü?
Yenilenen gizlilik sözleşmesinin ne anlama geldiğini sorduğumuz Utku Şen, “Aslında WhatsApp’ta değişen çok bir şey olmadı. Eskiden de uygulama mesajların ve gönderilen dosyaların içeriğine ulaşamıyordu, şimdi de ulaşamayacak” ifadelerini kullandı.
Mesaj içeriklerine ulaşılamamasının başlıca sebebi ise uygulamanın 2016 yılından bu yana bütün konuşmalarda uçtan uca şifreleme yöntemi kullanması. Şirket bu tarihte Moxie Marlinspike tarafından geliştirilen ‘Signal Protocol’ isimli şifreleme yöntemini kendi sistemine adapte etti.
Bu da mesaj içeriklerinin üçüncü partilerle paylaşılmasının önüne geçiyor. Çünkü bu verilere WhatsApp da ulaşamıyor. Yeni düzenlemede de şifreleme sistemi değişmediği için bu durum geçerliliğini koruyor.
Konuşulanlar reklam olarak karşıma çıkar mı?
Öte yandan birçok kullanıcı ise WhatsApp’ta bir arkadaşıyla konuştuğu konuların daha sonra reklam olarak önüne düştüğü endişesini getiriyor. Bu yorumları değerlendiren Şen, “Bu bir şehir efsanesi ve bunun olması mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Bu durumun algıda seçicilikten kaynaklandığını belirten Şen, “Örneğin internette kamerayla ilgili bir arama yapıyorsunuz. Daha sonra bir arkadaşınız ile kamera ile ilgili konuşuyorsunuz. Karşınıza kamera reklamı çıktığında ise bunun konuşmadan dolayı olduğunu düşünüyorsunuz. Halbuki sebep daha önce arama yapmış olmanız. Kullanıcı çoğu zaman bu bağlantıyı kuramıyor” açıklamasında bulundu.
Paylaşılmak istenen meta datalar neleri kapsıyor?
Peki o zaman yeni kullanım koşulları neyi içeriyor? WhatsApp’ın şu anda meta dataları üçüncü partilerle paylaşmak istediğini söyleyen Şen, “Meta datalar içerisinde kimlerle ne zaman konuştuğunuz, hangi sıklıkta konuştuğunuz, hangi Wifi ağlarına bağlandığınız ve hangi konumlarda konuştuğunuz gibi bilgiler yer alıyor” ifadelerini kullandı. Bu durumun da kullanıcı açısından sıkıntı yaratabileceğini belirten Şen şunları söyledi:
Bu bilgilerin nasıl kullanılabileğini tam olarak bilemiyoruz. Çok fazla işe yarayabilir. Örneğin bir e-ticaret sitesi sahibisiniz ve bir kullanıcı X ürününü satın aldı ve sonrasında 10 kişiyle mesajlaştı. Y ürününü satın aldığında ise 1 kişiyle mesajlaştı gibi bilgilere sahip olunabilir. Veya insanların hangi konumlarda daha çok mesajlaşma eğiliminde olduğu gibi bilgiler edinilebilir. Bu verilerle neler yapılabileceği hayal gücümüze bağlı.”
Hangi uygulama daha güvenli?
Meta datalarının Facebook’a bağlı şirketlerle paylaşılmasına karşı çıkan milyonlarca insan alternatif mesajlaşma uygulamalarını yöneldi. En fazla indirilen uygulamalar arasında ilk sırada Telegram, ikinci sırada Signal yer aldı. BiP ise 24 saat içerisinde 1,3 milyon kez indirildi.
WhatsApp’a gösterilen tepkinin ne kadar mantıklı olduğunu sorduğumuz Utku Şen, “Açıkçası çıkıp nereye gittikleri önemli. Signal’e gidiyorlarsa mantıklı. Hem şifreleme var hem de çok az bilgi talep ediyor WhatsApp’ın aksine” ifadelerini kullandı.
‘Telegram’da gizli konuşma açmak gerekiyor’
Utku Şen Telegram hakkında ise çekinceleri olduğunu belirtti. Bu çekincelerin en başında ise şifreli konuşma imkanının kullanıcılar tarafından yapılan özel bir ayar sonrası mümkün hale gelmesi.
Şen, “Telegram’da gizli konuşma başlatmak gerekiyor. Konuşmalar otomatik olarak şifrelenmiyor. Yeni kullanıcıların yüzde 90’ı bunu bilmiyor. Bu da mesajların içeriklerine ulaşılması gibi bir risk barındırıyor” ifadelerini kullandı.
‘Telegram şeffaf değil’
İkinci bir çekincesinin de Telegram’ın yönetiminin şeffaf olmaması olduğunu söyleyen Şen, Rusya ve İran’la yapılan anlaşmaları hatırlatarak şu açıklamayı yaptı:
Telegram İran’da uzun süre yasaklandı. Sonra devlet ile masaya oturup konuyu şeffaf olmayan bir şekilde çözdüler. Rusya’da da yasaklıydı. Burada da kapalı kapılar arkasında konuşarak anlaşmaya vardılar. Bu şeffaf olmayan tutum endişe yaratıyor.”
‘Telegram’ın güvenli olduğu algısı var’
Bütün bu duruma rağmen Signal’e kıyasla Telegram’a gösterilen ilgi ise çok daha fazla görünüyor. Utku Şen bu durumun Telegram’ın geçmişte yürüttüğü başarılı reklamcılık kampanyasıyla ilgili olduğunu söyledi.
Şen, “Telegram’ın toplumda yerleşmiş bir ‘güvenli’ algısı var. Telegram ilk çıktığı zaman ‘WhatsApp sizi izliyor biz izlemiyoruz’ diyerek zamanında güzel reklam yaptı. Bu da yıllar içerisinde bu algının gelişmesine sebep oldu” ifadelerini kullandı.
BiP ne kadar güvenli?
Öte yandan yeni birçok kazanan uygulamalardan biri ise Turkcell’in mesajlaşma uygulaması BiP oldu. Cumhurbaşkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı bilgi paylaşımlarını artık bu uygulama üzerinden yapacağını duyurdu.
Signal, Telegram ve WhatsApp gibi uygulamaların konuşmaları teknik olarak görüntüleyemediği için devletle paylaşamayacağını belirten Şen, “BiP’in ise çıkarılan mahkeme kararı sonrasında bu bilgileri paylaşma konusunda bir engeli yok” değerlendirmesinde bulundu.
WhatsApp geri adım atar mı?
WhatsApp yeni kullanım koşullarıyla birlikte şimdiden birçok kullanıcıyı kaybetmiş durumda. Ancak Utku Şen’e göre bu durum WhatsApp’ı geri adım atmaya zorlamaya yeterli olmayabilir.
Şen, WhatsApp tarafından gelen tepkiler ardından açıklama yaparak yeni kuralların Avrupa Birliği’ni kapsamayacağını duyurmasının bunda rolü olduğunu söyledi. Geri adım atmasının verilecek maddi zarara bağlı olduğunu belirten Şen, “AB işin içinde olsaydı bunu yapamayacaklardı. Biz biraz daha Facebook için kafasına vurulması daha kolay ülkeleriz” dedi.
Will Catchart’tan açıklama
Keza, Facebook’un WhatsApp yöneticisi Will Cathcart, gelen tepkilerin ardından bir açıklama yayınlayarak geri adım atılmayacağının sinyalini verdi. Catchart yaptığı açıklamada WhatsApp’ın Facebook ile veri paylaşımı uygulamalarını değiştirmeyeceğini hatırlattı.
Cathcart, WhatsApp ve Facebook’un uçtan uça şifreleme yöntemiyle özel mesajları göremediğini hatırlattı ve söz konusu güncellemenin şirketlerin iletişimi açısından ele alınması gerektiğini ifade etti.