Mongabay.com’da yayımlanan yazıyı, Yeşil Gazete gönüllü çevirmenlerinden İnci Bilgiç‘in çevirisiyle sunuyoruz.
***
Biyolojik çeşitilik açısından dünyadaki ilk on ülkeden biri olan Venezuela geniş yağmur ormanlarına ev sahipliği yapıyor. Ancak bu ormanlar kalkınma planları nedeniyle artan bir tehdit altındalar. Her yıl yaklaşık 287,600 hektarlık orman alanı kalıcı olarak yok olurken diğer alanlar da kerestecilik, madencilik ve petrol çıkarımı nedeniyle tahrip oluyor. Resmi kayıtlara göre 1999 ile 2005 yılları arasında Venezuela, orman örtüsünün %8.3’ünü (yaklaşık 4,313,000 hektar) kaybetti.
Enerji, Venezuela’nın en önemli ihraç malı ve Başkan Hugo Chavez, iktidarının etkisini Latin Amerika’nın diğer bölgelerine doğru yayabilmek için politik bir araç olarak petrolü kullandı. 2006’da Chavez, doğal gazı petrolce zengin eyaletlerden 5000 mil güneye taşıyacak devasa büyüklükte bir boru hattının inşa edilmesinin planlandığını açıkladı.
Çevreciler, projenin hem suyollarını kirleterek hem de imarcıları ve fakir çiftçileri cezbedecek yollar açarak Amazon yağmur ormanına zarar vereceğinden endişeleniyorlar. Analiz uzmanları ise tahmini maliyetlerin 20 ile 50 milyar dolar arasında değiştiği böyle bir projenin akla yatkınlığını ve başarıyla yürütülüp yürütülemeyeceğini sorguluyor.
Üstelik Venezuela, Brezilya’ya doğru bir elekritik aktarım hattının inşasını ilerletmeye devam ediyor. Hat tamamlandığında gücü, devasa Guri hidroelektrik projesinden Brezilya’nın Roraima eyaletindeki duyarlı orman alanlarına taşıyacak. Guri projesi ise 1980lerin başında hatırı sayılır miktarda toprağı sel altında bıraktığı için ekolojik bir felaket olarak değerlendirilmişti.
Çevreciler bu yeni hattın kolonicilere ve imarcılara uzak orman alanlarına erişim sağlayacağından endişeleniyorlar.
Maden endüstrisi de Venezuela yağmur ormanları için belli başlı tehditlerden biri. Gayriresmi veya yasadışı altın ve elmas madenleri özellikle Bolivar’ın güney eyaletlerinde etkin. Bu bölgenin tarihinde, Yanomani yerlilerinin de dahil olduğu yerel halk ile şiddetli çatışmalar ve bölgedeki nehirlerin kirletilmesi ile ormanların yokedilmesi nedeniyle yörede meydana gelen çevre tahribatı var. Geçen yıllar boyunca, Venezuela hükümetleri bölgedeki madenciliği denetleyebilmek için adımlar attılarsa da uzun vadede önemli bir gelişme gösteremediler. Ayrıca 1997’de, 3.4 milyon-hektarlık Imacata Rezervi’nin %40’ını endüstriyel madenciliğe ve keresteciliğe hibe etmek gibi sorgulanması gereken kararlar aldılar.
2005 yılının raporları Başkan Chavez’in orduyu, bölgede düzeni yeniden sağlamak üzere göreve çağırdını gösteriyor. Ülkenin diğer bölgelerindeki sorunlar ise kömür ve boksit madenciliği.
Ülkedeki kereste sektörü, sağlanan yoğun ödeneğe rağmen hala çok gelişmiş değil. Tarih boyunca, keresteciliğin çoğu Venezuela’nın güneybatısında yürütüldü ancak Venezuelanalysis.com’dan Jeroen Kuiper’in belirttiğne göre aşırı hasata bağlı olarak, kereste şirketleri şimdi ülkenin kuzey ve doğu bölgelerine odaklanıyorlar.
Venezuela’nın %35’i park ve rezerv bölgesi olarak korunuyor görünse de bunun çoğu yalnızca kağıt üstünde kalıyor. Koruma altındaki alanların bir kısmı madencilik, kerestecilik ve çeşitli kalkınma faaliyetleri için -hem yasadışı hem de hükümet onayıyla- kullanılırken diğer bir kısmı da yıllar önce bu tür faaliyetlerden arındırılmış olmalarına rağmen kullanıma sunuldu. Örneğin, dünyanın en yüksek şelalesi olan “Angel Falls” ile ünlü Cainama Milli Parkı son yıllarda yasal ve yasadışı keresteciler ile madencilerin istilası ile karşı karşıya.
Tüm bunlara rağmen Venezuela hala doğaya yönelen gezginlere çok şey sunuyor. Yaklaşık 1400 kuş türüne ev sahipliği yapan ülke, dünyanın en iyi kuş gözlem yerlerinden biri. Ayrıca Venezuela’da 21000 bitki, 353 memeli, 323 sürüngen, 288 amfibi türü bulunuyor. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olsalar da, ülkenin bulut ormanları da özellikle biyoçeşitlilikleri ile ünlüler. Güney Venezuela’daki Tepui oluşumları (tarihöncesi çağdan kalma ormanlık yüksek ovalar) ise bu yazarın gördüğü en güzel manzaralar arasında…
Yeşil Gazete için çeviren: İnci Bilgiç
Yazının özgün halini (ingilizce) okumak için tıklayınız.
(Mongabay, Yeşil Gazete)