Türkiye-Irak arasındaki Ilısu Barajı sıkıntısı: “Dicle’nin debisindeki düşüşün nedeni kuraklık”

Irak’taki su krizi Bağdat-Ankara yönetimini karşı karşıya getirdi.

Türkiye’nin Dicle Nehri üzerine yaptığı Ilısu Barajı’nı İngiliz The Times gazetesi “Irak Türkiye’yi Ilısu Barajı gölünü doldurmakla suçluyor” başlığıyla gündeme taşıdı.

Bu yıl doldurulmaya başlanan Ilısu Barajı gölü nedeniyle Dicle Nehri’ndeki su seviyesinin aniden azalmasında Türkiye suçlu olarak gösteriliyor.

Binlerce yıl önce Mezopotamya uygarlığının doğmasına neden olan iki nehir Dicle ve Fırat’tan beslenen Irak’taki su seviyesindeki ani düşüş, Bağdat yönetiminin başarısızlığı olarak görülüyor.

Ülkesinde yaşanan su sıkıntısından Türkiye’yi sorumlu tutan Irak Su Bakanı Hasan El Canabi, konuyla ilgili mecliste bir toplantı düzenledi.

Ilısu Barajı’na Türkiye’de tarihi Hasankeyf ilçesini sular altında bırakacağı için itiraz ediliyor.

“Türkiye baraj gölünü 1 Haziran’dan itibaren doldurmalıydı”

Hükümetin sorunun farkında olduğunu ve sorunla başa çıkabilmek için 24 adımlık bir plan hazırlandığını ifade eden Bakan El Canabi, “Irak ve Türkiye arasında baraj gölünün doldurulmasının koordine edilmesi için bir anlaşma yapıldı. Ancak Türkiye baraj gölünü 1 Mart’tan itibaren doldurmaya başladı” açıklamasında bulundu.

Irak Meclisi’nde yapılan toplantının ardından Ankara’yla görüşme yapma ve baraj gölünün doldurulmasının üç ay ertelenmesinin istenmesi kararı alındı.

Barajın, tarım ürünleri için gereken suyun sağlanması için 1 Haziran’dan itibaren doldurulması gerektiği belirtiliyor.

“Suyun önemli bir kısmı halen Irak’a verilmeye devam ediyor”

Konuyla ilgili ilk açıklama Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız’dan geldi.

Türkiye’nin Irak Büyükelçisi Ankara’nın politikasını savunarak, Türkiye’nin de son 40 yılın en kötü kuraklığından etkilendiğini söyledi.

Bağdat’ta büyükelçilik binasında basın toplantısı düzenleyen Yıldız, Irak tarafıyla geçen mayıs ayında, 1 Haziran-1 Kasım tarihlerinde Ilısu Barajı’nda su tutulmasına ilişkin nasıl bir yol izleneceğine dair  mutabakata vardıklarını söyledi.

“Ilısu Barajı’nda su tutmaya başladığımız zaman suyu tamamen keseceğimiz anlamına gelmiyor. 15 Mayıs’ta üzerinde mutabık kalınan husus da suyun akış düzeninin nasıl olacağına dair. Dolayısıyla su kesilmiyor, akmaya devam ediyor. Suyun önemli bir kısmı halen Irak’a verilmeye devam ediyor.

“Dicle’nin debisindeki düşüşün nedeni kuraklık”

Barajın dolumunun 5 yıl süreceği yönündeki haberleri yalanlayan Yıldız, bir yıl içinde barajın hidroelektrik santrali olarak tam çalışabilmesini sağlayacak suyun depolanacağı ve su seviyesi türbinlerin düzeyine gelmeye başladığı zaman da barajdan elektrik üretilmeye başlanacağı  bilgisini verdi.

Dicle Nehri’nin debisindeki düşüşün yeni bir durum olmadığını ve geçen yılın son derece kurak geçtiğini vurgulayan Yıldız, “Dicle’nin debisindeki düşüşü daha cuma günü başlayan su tutmaya bağlamak, çok makul değil. Bu yıl içinde gördüğümüz bir trendi doğrudan Ilısu’yla ilişkilendirmek adil değil” ifadesini kullandı.

Geçtiğimiz ay kamuoyuyla paylaşılan İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) 2017 yılını kapsayan faaliyet raporuna göre Türkiye genelinde son 44 yılın en kurak döneminde olmamıza rağmen 765 milyon metreküplük bir su rezervimiz var.

Ortalama günlük su tüketimimiz ise 2 milyon 800 bin metreküp.

 

(Yeşil Gazete, The Times, Milliyet)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Türkiye’de kömür yatırımlardan tamamen çıkan banka sayısı 4

Türkiye’nin en büyük 17 bankasından sadece dördünün kömür yatırımlarından tamamen çıkma kararı aldı. Temiz enerji projelerine yönelmeyi taahhüt eden banka sayısı ise 12.

[COP29] Zirvenin sonuç metni taslağına tepki yağıyor: Boş kağıda imza istiyorlar

Bakü'deki iklim zirvesinde sona yaklaşılırken COP29 Başkanlığı'nın yayımladığı nihai metnin taslağında iklim finansmanı'nın karşısına 'X' ifadesinin konulması büyük tepki topladı.

[İklim Masası] Toplumun yüzde 79’u iklim değişikliği ile daha güçlü mücadele istiyor

Türkiye halkının yüzde 64'ü iklim değişikliğini günümüzün en önemli sorunu olarak tanımlıyor. Toplumun büyük kesimine göre ise Ankara’nın iklim politikaları yetersiz.

350 hak aktivisti ve sanatçıdan AYM’ye mektup: Katliam Yasası’nı bir an önce iptal edin!

Katliam Yasası'nı esastan görüşecek AYM'ye açık bir mektup yayımlayan 350 hak savunucusu, yasanın bir an önce gündeme alınmasını ve iptalini talep etti.

[COP29] Türkiye’nin iklim politikaları performansı bu yıl da ‘düşük’

Bu yılki İklim Değişikliği Performans Endeksi'nde 53'üncü sırada yer alan Türkiye’de yenilenebilir enerji kapasitesi artarken, bunun fosil yakıtları ikame etmediği vurgulanıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR