Ekolojik YaşamManşet

“Tohumlar Kampüse” projesine destek için koşuyor ve desteklerinizi bekliyor

0
Adım Adım ve Buğday Derneği adına Tohumlar Kampüse projesi için koşyorum

Yeşil Gazete yazarı ve muhabiri Ceylan Yurdakuler, İstanbul Maratonu’nda “Tohumlar Kampüse” projesine destek sağlamak için koşuyor bu haftasonu. Gerisini kendisinden öğrenelim

***

15 Kasım Pazar günü, İstanbul Maratonu’nda Adım Adım ile, Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin Doğa Dostu Kent Bahçeleri-Tohumlar Kampüse projesi için 10 kilometre koşacağım.

Adım Adım ve Buğday Derneği adına Tohumlar Kampüse projesi için koşyorum

Adım Adım ve Buğday Derneği adına Tohumlar Kampüse projesi için koşuyorum

Başlıktan yanlış anlaşılmasın, aslında düzenli koşmuyorum. Ama söz konusu Buğday Derneği ve Doğa Dostu Kent Bahçeleri olunca, antrenmanlara katılabildiğim yerden kaynak yapıp koşmaya başladım tekrar. Üstelik de neredeyse her gün yaptığım yogayla oldukça zıt kas gruplarını çalıştırmasına rağmen. Her antrenman sonrası soğumak ve kısalan kasları uzatmak için yoga hareketleri yapıyoruz. Ben de evde ‘Burada uzatılmışı var’ diyerek, koşuyla çektiriyorum.

Koşuyorum çünkü vücudumun her noktasının bir göreve adanmış şekilde aynı anda çalışmasını seviyorum. Enerjik ve özgür hissediyorum. Vücudumda dolaşan adrenalin, ‘yapabilme’ güdümü tetikliyor.

Şimdi bütün bu duygularla, çok inandığım bir proje için koşmanın tadı başka olacak. Şu ana kadar 4 okulda bahçe kuruldu, toplam 20 okulda kurulması hedefleniyor. Adımlarımla yerel tohumların korunmasına ve dağılmasına vesile olacağımı düşünmek beni heyecanlandırıyor.

Çanakkale'nin çilekleri

Çanakkale’nin çilekleri

Dayım, bahçesini sularken, bu işi çok sevdiğini anlatmak için ‘Zerzevat mutlu, ben mutlu…’ derdi. Aynı şekilde; bu alışveriş hoşuma gidiyor. Tohumlar mutlu olunca toprak mutlu, topraktaki canlı, zerzevata konan canlı mutlu, nasiplenen herkes ve her şey mutlu.

Tadı ve kokusu olan gerçek gıda için tohumlar kampüse!

Kent bahçeleri için harekete geçmemi sağlayan bir itici unsur da yazın Çanakkale’de yediğim, yerel üreticiden gelen o çilekti. En son 80’li yıllarda öyle güzelini yemiştim. Kokusu gerçek çilek kokusunda ve tadı tarif edilemez bir güzellikteydi. Kendisini ayrı, kurusunu ayrı, reçelini ayrı, gözüm dönerek tükettim.

Çanakkale’de yediğim, yerel üreticiden gelen o çilek !

Çanakkale’de yediğim, yerel üreticiden gelen o çilek !

Yerel tohumun, sağlıklı gıdanın korunması ve yaygınlaşması için en ufak bir katkımız olursa ne mutlu bize. Yoksa yakın bir tarihte hiç bir gıda eskiden bildiğimiz tadıyla kalmayacak.

Projeyle ilgili bilgi için: bugday.org/

Projeyi desteklemek için kampanya sayfamı ziyaret etmek isterseniz: ipk.adimadim.org/kampanya/

 

Ceylan Yurdakuler

(Yeşil Gazete)

You may also like

Comments

Comments are closed.