Köşe YazılarıManşet

Şarlatanlar Pusuda Ayşe Teyze Ne Yapsın?

0

Korku ve kaygılar hem bireylerin hem de toplumların davranışlarınıgrip belirleyen en temel duygulardan sayılır. Ne yazik ki endüstriyalizm ve modernizm eleştirilerinin toplumca duyulabilmesi için ya bir biri ardına gelen iklim felaketlerini ya da domuz gribi gibi salgınları yaşamamız gerekiyor. Evet yaşanan felaketleri önemli bir bölümü doğal değil, çoğumuzun taviz vermek istemediği ”yaşam biçimimiz ve standartlarımızla” ilgili…Bütün bunlar yıllardır tartıştığımız ve ne yazik ki toplumun çoğunluğu tarafından duyulmayan duyulsa bile anlaşılmayan konular.

Domuz gribi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bir salgın hastalık olarak vardır. ”Mevsimsel grip aşısı  asla domuz gribi aşısı yerine kullanılamaz.”

-Gelelim domuz gribi konusuna, öncelikle gerçekleri teslim edip, olup biteni doğru tanimlamak gerekir. Hükümetin bir çok konudaki yanlış politikaları gözümüzü karartmasın, en azından bu güne kadar bu salgınla ilgili yanlış bir şey yaptıklarını söylemek doğru olmaz. Domuz gribi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bir salgın hastalık olarak vardır. H1N1 isimli bir virüs tarafından bu salgının oluştuğu tespit edilmiştir. Domuz gribi virüsü mevsimsel grip virüsleri ile aynı aileden olduğu için hep onlarla karıştırılmaktadır. Mevsimsel gripler de her yıl salgın yaparlar aşısı da olmasına rağmen bazı insanlar aşı olur bazıları olmaz. Bazi insanların aşı olmasına hekimler karar verir ya da önerir bazı insanlar da kendi tercihleriyle aşı olup olmamaya karar verirler.Virus çeşidi ve genetiği ile ilgili karmaşık mekanizmalardan dolayı mevsimsel grip aşısı %60 civarında etkili bir aşıdır. Mevsimsel grip aşısı  asla domuz gribi aşısı yerine kullanılamaz.

Salgın Türkiyede de yayılıyor ne yapalım diyorsanız size şunları söyliyelim:

Testlerin hiçbir anlamı yok!

Mevsimsel grip de olsanız domuz gribi de olsaniz başlangıçta yapacaklarınız değişmiyor. Her grip olduğunuzda ne yapıyorsanız onu yapın. Kendi başınıza alıp kullanacağınız hiçbir özel ilacı olmadığı gibi bu konuda herhangi bir test falan da yaptırmaniz gerekmiyor. Kamu hastaneleri dışında yapılan ”ben domuz gribi oldum mu olmadım mı” testlerinin hiçbir anlamı yok. Hepsi para tuzağı. Hem gerekli de değil. Her zaman bildiğiniz mevsimsel griple ilgili şikayetleriniz artar ve beklenen zamanda iyileşmezse bir sağlık kuruluşuna müracat edin.Hastalığın bulaşmaması için alınacak tedbirler için de mevsimsel gripteki kurallar gecerli. H1N1 virüsü insan dışında cansız ortamda 2-3 satten fazla yaşayamadığı için şu ya da bu kimyasalla yapılan ortam ve el temizliğinin etkinliğinin pratikte değeri tartışmalıdır. Ellerinizi sabunlu suyla yıkayın hastalığın solunum yoluyla bulaştığını bilin ve hasta insanlarla temas etmemeye çalışın. Ama sakın ha kendinizi eve kapatmayın.

Aşılama bir hastalığın ya da salgının önlenmesinde uygulanacak, hem en ekonomik hem de en etkili yoldur.

-Tıbbı uygulamalarda ve sağlık politikalarında herşeyi eleştirebilirsiniz. Ancak koruyucu sağlık hizmetlerini, (yani hastalıkların ortaya çıkmadan önlenmesi) ve bu hizmetler içinde en  onemli uygulamalardan biri olan aşılamanın eleştirilmesi o kadar kolay ve akıllıca değildir. Aşılama bir hastalığın ya da salgının önlenmesinde uygulanacak, hem en ekonomik hem de en etkili yoldur. Tıbbi uygulamalar ve ilaçların güvenirliği diğer pozitif bilim dallarındaki kesinliklerle ve yöntemlerle tarif edilemez. Bu yüzden de doktorların söylede olur böyle de olur deyişleri sizi kaygılandırmasın. Domuz gribi aşısı H1N1 virüsüne karşı geliştirilmiş spesifik bir aşıdır. Bu yüzden de etkinliğinin  %90 a yakın olduğu otoriteler tarafından bildirilmektedir.Ömür boyu da bağışıklık sağlamaktadır. Bu oldukca iyi bir rakamdır. İki türlü aşı olduğu söylenmektedir. Aslında aşı tektir ama etken madde birinde saf olarak bulunmakta, digerinde de adjuvant denilen yardımcı kimyasallar ile birlikte bulunmaktadır. Bu güne kadar hiç hesabını yapmadığımız bu adjuvantlar, çokca kullandığımız bir çok ilaçta olduğu gibi, en çok sözü edilen civa ağır metalinin soluduğumuz eksoz dumanından, yediğimiz deniz ürünlerine kadar bir çok yerde de bulunduğunu anımsatmak isterim.

Sağlıklı insanların çok azını mevsimsel gripten daha çok etkileyecek olan bu H1 N1 grip salgınının en çok risk gruplarını (morbid obezler, gebeler, iki yaşın altındakiler, kronik kalp ve akciğer hastalığı bulunanlar, 18 yaş altında olup sürekli aspirin kullanması gerekenler ve 65 yaş üstündekiler) ciddi derecede etkilemesi bekleniyor. Aşı olup olmamakta karar sizin ancak bir salgın bekleniyor ve neler olabilceğini çok fazla bilemiyoruz. Deprem modellerinde olduğu gibi iyi ve kötü senaryolarla olacakları tahmin edebiliyoruz.

H1N1 viruslerine karşı hazırlanan aşıların ne kadar güvenli olduğu ne tür yan etkilere neden olacağı ile ilgili tartışmalarda da fazladan spekülasyon yapıldığını düşünüyorum. Her ilacın yan etkileri vardır ve bunların bir kısmı öngörülemez. Domuz gribi aşısı ile ilgili de bu güne kadar kullanılan ilaç ve aşılardakine benzer yan etkiler oluşabilir. Bu aşıya özel bir yan etki bu güne kadar bildirilmedi. Bu tür ilaçların güvenilirliğini test eden çalışmalardan ilk üç faz tamamlanmış olup  faz 4 çalışmaları domuz gribi aşısı için tamamlanamamıştır. Ancak bu calışmanın tamamlanması icin dört yıla gereksinim vardır ve bu süre domuz gribi salgını söz konusu iken beklenebilecek bir zaman değildir.

-Domuz gribi aşısı eczanelerde satılmadığı gibi özel sağlık kuruluşlarında da uygulanmamaktadır. Ücretsiz olarak kamuya ait sağlık kuruluşlarında öncelik sırasına göre uygulanmaktadır.

-Siz olacak mısınız diye soruyorsanız, evet sıram gelince ben de aşı olacağım.

Yeşil Gazete Muhabiri

Dr. Savaş Çömlek

You may also like

Comments

Comments are closed.